17.Bölüm

176K 6.3K 2.4K
                                    

Model / Değmesin Ellerimiz

Model / Değmesin Ellerimiz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

17.Bölüm

Uzattığı kaskı almayı redderek kafamı iki yana doğru olumsuz anlamda salladım. Korkuyordum. O şeyin üzerinde asla dengede duramazdık. Kaza yapma ihtimalimiz de çok yüksekti. Ben korkuyordum ve onu da bu şekilde paniğe sokma olasılığım yüksekti. Üstelik bu motorlar çok gıcık bir ses çıkarıyordu. Hiç sevmezdim. Genelde mal olan erkekler bir kızın yanından geçerken motordan o sesi çıkartıyorlardı.

Bir dakika.

Acaba Yavuz da bir kızın yanından geçerken böyle bir şey yapmış olabilir miydi?

Yok canım. Daha neler.

Ama ya yaptıysa? Bana ne? Evet, beni ilgilendirmezdi. Ama çok itici bir şeydi.

"Sahra," diyerek karşımda durdu ve eliyle saçlarımı omzumun arkasına ittirdi. "Gidiyoruz değil mi?"

"Korkuyorum." Dedim ama bunu ne için dedim bilmiyordum.

Uzatmasa mıydım acaba? Bineceksem binecektim. Binmeyeceksem binmeyecektim. Bu kadar uzatmaya gerek yoktu.

"Tamam," diyerek başımı kararsız bir şekilde salladım. "Gidelim ama yavaş süreceksin."

Gülümsedi ve "Tamam,"  diyerek kaskı yavaş ve temkinli bir şekilde kafama taktı. Neyse ki kaskın önü açıktı. İlk defa kask taktığım gerçeğini görmezden gelecektim. Eğer kaskın önü açık olmasa büyük ihtimalle kaskın içinde daralır ve nefessiz kalırdım. Kendimde o potansiyeli görüyordum.

Kaskın önünü bağladıktan sonra önümden çekilde ve kendi kaskını çıkartıp onu da taktıktan sonra ellerine siyah bir eldiven geçirip motora bindi. "Hadi gel," diyerek bana döndüğünde onu ilk defa o şekilde gördüğüm için afalladım. Çok... Nasıl desem? Havalı gözüküyordu. Normalde motor binicileri, daha doğrusu motorla ilgili olan her şey bana itici gelirdi ama şimdi...

ALTINDAĞ MAHALLESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin