Hayırsızlar

1.5K 162 32
                                    

Aceleyle taksiden indiğinde evin bahçe avlusuna gözlerini gezdirdi Baran.

"Hassiktir.."diye mırıldandı sıkıntıyla.

Esrigün yorgunca taksiden inip gözlerini ovalarken bahçeden gelen seslere bakınıp sinirle devirdi menekşe denizlerini. " Biz hariç herkes burada..."

"Biz de buradayız bak yetiştik."diye mırıldandı taksiciden bavulları alarak tek eliyle kavrayan Baran yutkunup.

"BARAN!"diye çınladı bahçede elinde çaylarla dikilen annesi. Bu ses tonunu biliyordu Baran. "Baran kediyi rahat bırak ! Baran sakın komşunun damına tırmanma ! Baran sakın..."aynı tınıyı içeriyordu İnci Hanım'ın öfkeden çatallanan sesi.

Tüm aile bir arada iki hayırsıza sitem ve asık yüzlerle bakarken Esrigün yutkunup fısıldadı Baran'a. "Özür dilerim."dedi kırgınca. "Seni de hayırsız konumuna düşürdüğüm için kendim gibi."

"Ben özür dilerim sevgilim.."dedi Baran gözleri dolarken. "Sen yalan söylemek zorunda bu yükü sırtlarken bu muameleyi sana ben de yaptığım için."

"Artık suç ortağıyız ,ha?"dedi Esrigün sırıtırken.

"Varsın abla ve ağabeyinin düğününe zor yetişen iki hayırsız serseri olalım."dedi Baran oğlanın yeni yeni uzayan kıvrıklarına bakınıp iç geçirirken. "Sen sağ salim yanımda ol da..."

"Bu niye burada?"dedi Esrigün bavulu ayak ucuyla itelerken.

"Kim."dedi Baran merakla kalabalığa bakınıp.

"Patlıcan kebabı !"diye homurdandı Esrigün ters bir ifadeyle Baran'ın eski nişanlısı Elçin'i süzüp.

Neticede bu gece ağabeyinin bekarlığa veda gecesi eğlencesi vardı. Peyker'in ise kına gecesi eğlencesi olacaktı. Ucu ucuna uçak bulup yetişen ikili daha soluklanamadan akşam için hazırlanmak zorundaydı aceleyle. Doğal olarak yakın akrabalar ve komşular şimdiden bahçeye doluşmuştu. Esrigün'ün akrabaları da en geç yarın sabah düğün için burada olacaktı. Ve Peyker'in akrabaları buraya gelene dek muhtemelen Baran'ın ve Birol'un kuzenleri komşuları kadına eşlik edecekti kuaföre gitmek üzere.

"Evin yolunu biliyor muydunuz siz?"dedi Birol kırgınca ikiliye bakınırken.

"Esrigün abam,kendine benzetirsin Baran'ı da."diye mırıldandı Peyker çayına şeker atıp oğlanların yüzüne dahi bakmadan karıştırırken.

"Bunu sonra konuşacağız."dedi İnci Hanım sinirle oğlunu süzerken. "Senin ne işin var Kıbrıs'ta! Bir gece çekiyor gidiyor beyimiz yazlığa sonra gidiyor...Hadi çocuğun okulu vardı ! Sen ne yapmaya gittin Baran! Yusuf Amcanların oğulları olmasa ev taşımaya kimse..."

Baran ev taşı.

Baran komşular taşınıyor hadi onların evlerini taşı.

Baran tınının tının akrabası hastalanmış hadi hastaneye götürelim.

Baran tınının tınının tınının düğünü var benimle gel de altın yollayalım!

Baran aşağı!

Baran yukarı...

Baran sessizce annesine bakınsa da Esrigün sinirden titreyen sesiyle yanıtladı.
"Ben çağırdım Baran Ağabey'i. "diye mırıldandı Esrigün yutkunup.
"Okulla ilgili problemler çıktı sizi rahatsız etmek..."

"Çerezler ve kınalar getirilecek hadi o zaman gidin kuruyemişçiden onları getirin..."diye mırıldandı İnci Hanım.
"Ablanız abiniz için yaparsınız o kadar."

"Yaparız oncacık."dedi Esrigün sinirle eve adımlarken Baran da peşine adımladı.

"Sakin ol güzelim."dedi Baran evin içi bile kalabalıkla dolup taşarken.

"Olamam."dedi Esrigün.
"Benim yüzümden herkes seni de sorumsuz biliyor. Benim kahrımı çekip benim yüzümden....Benim yüzümden hastane ve otel odalarında perişan olan sensin. Benim yüzümden gamsız ve sorumsuz aylak ilan edilen yine sen...."

"Kim ne derse desin."diye mırıldandı Baran kaş çatıp.
"Her saniyesi özeldi ve güzeldi seninle olmanın."

"Kesin o evden ayrılmamı isteyecek abam ! Gel bizle yaşa diye..."diye mırıldandı Esrigün.

"Ee zaten yarramı gidersin o eve o arkadaşlara..."diye sinirle mırıldandı Baran valizini yere atarken.

"Ne yapacağız Baran seninle mi annenlerle mi kalacağım !"diye mırıldandı Esrigün.
"Kusura bakma ben sikişmek isterim annen dolma yapıp getirirken sevişemeyiz!"

"Şu düğün telaşı bitsin."diye homurdandı Baran.
"Benimle beraber yaşarsın."

"Nerede?"dedi Esrigün göz devirip.
"Bunlar yakamızı bırakmaz.
Ya öğrenirlerse bizi?"

"Kayınço ayağı göt ayağı."diye sırıttı Baran.
"Alacam ben seni Kıprislıı."

"Bekar evi yemeksiz olur ayağına günde üç öğün bizde bitmezlerse ven de Esrigün değilim."diye homurdandı Esrigün sinirle.

"Değilsin sen zaten..."diye sırıttı Baran hazla.
"Bebeğimsin sen..."

"Bekarlığa vedaya dansöz çağırmışlardır !"dedi Esrigün kendi kendine mırıldanırken.
"Gözüne karga gaga atası Baran!"

"Ne yaptım ben şimdi!"

"Yaparsın sen!"diye homurdandı oğlan menekşelerini devirip.
"Patlıcan kebabı niye burada !"

"Ya sanane kızdan oğlum geçmiş bitmiş."dedi Baran göz devirip.

"O patlıcan kebabı yapar getirir ama..."dedi Esrigün sinirle.

"Sen güzel patlıcan yiyorsun..."diye fısıldadı Baran kapıyı kilitleyip.
"Hadi ye azıcık."

Oğlanın gövdesi yatakla buluşurken ne evdeki yüzlerce akraba ne de bahçedeki insan sürüsünü gözleri görüyordu.

Kıbrıs Rüyası Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin