15. bölüm

918 61 7
                                    

...

Bi gürültüyle Uyandım gözlerimi sıvaslayıp etrafa bakındım. Fenrys yerde bacağını tutuyordu, ve küfür ediyordu. "Hey ne oldu sana? Ve odamda ne işin var?" Dedim sinirle. "Bacağımı çarptım" dedi, "dün sabahta odama gelmiştin" dedim, "Ah ne ara gördün" , "Ne? Ne dedin?" Dedim bi kaşımı kaldırarak. "Şey hiç, kaç gündür geç uyanıyorsun," dedi. "Bununla ne ilgisi var?, Ah herneyse çok mu acıyor?" Dedim, yataktan inip yanına gittim "Evet ama sorun değil kendim hallederim" dedi, "seni yemiyorum, sadece yardım etmeye çalışıyorum" dedim, "kendim hallederim dedim" dedi "bak bu gün tersimden kalktım ona göre" dedim öfkeyle, güldü " E tamam" dedi.

Kolundan tutup kalkması için yardım ettim, onu revir odasına kadar götürdüm yatağa oturttum, "merhem  nerde?" Dedim, "sağdaki en sonda olan küçük çekmecede" dedi. Bulduktan sonra canını yakmadan paçasını katladım baçağı morarmıştı, "gerçekten gerek yok, birazdan geçer o" dedi, "okadar çabuk geçeceğini sanmıyorum" dedim merhemi sürerken, "tamam bitti" dedim, bacağına baktım morarma geçmişti "bu morarmamışmıydı?" Dedim şaşırarak, gülümsedi, "güçlerimden birisi işte" dedi, "haa, malum yüce lord Fenrys olunca" dedim, kahkayı patlattı, "seni sevdim küçük fani" dedi, "iyi ne güzel, alışıyoruz birbirimize" dedim sırıtarak. "Tamam ben gidiyorum" dedim, "bu gün boşmusun?" Dedi, "soruyormusun" dedim, gülümsedi, "kahvaltıda görüşürüz" dedi, tamam der gibi başımı salladım.

Odaya çıkıp duşa girdim, duş aldıktan  sonra kıyafetlerimi giyip saçımı taradım, aşağı indim. Yemek odasına girdiğimde beni bekliyorlarmış gibi bir halleri vardı, "nerde kaldın sen? Açlıktan ölüyorum" dedi Rowan, "geldim dostum sakin ol" dedim sırıtarak, "neden beni beklediniz ki? Siz bensiz başlasaydınız" dedim, "evde herkes sofraya oturduktan  sonra yemek yeriz genelde" dedi Teresa, "anladım" dedim, "geç otur" dedi Fenrys. Ona gülümsedim, gidip yerime oturdum. "Herkese afiyet olsun" dedi Fenrys. "Afiyet olsun" dedim, ardımdan Teresa ve Rowan de söyledi. Kahvaltı yaptıktan sonra diğerleri kalkıp bir yere gittiler. "İkisini birbirine yakıştırıyorum aslında" dedim onlara bakarak.

"Evet tatlılar" dedi Fenrys. "Gel benimle" dedi, "Nereye?"dedim, "arka bahçeye" dedi, "tamam".
Arka bahçeye gittiğimizde gözlerime inanamadım. Bunu benim için düzenlemişti. Farklı düzeylerde olan pars tahtaları, ve havada asılı olanlar hareket ediyordu. Toplam 25 pars tahtası vardı, hemen yanımızda masa vardı, masanın üzerinde mızrak, yay, ok ve sapları kısa baltalar vardı. "Bunlarda ne böyle?" "Daha iyi çalışman için yaptırdım, evet başlayalım hadi"   "Sen ciddimisin?, A çok teşekkür ederim" dedim gülümseyerek, ani bir refleksle sarıldım, ay neden sarıldım'ki? Hemen geri çekildim, Fenrys'e baktığımda kizarmıştı.

"Bu kadar sevineceğini bilsem çok önceden yapardım"  "nedense ben bunları görünce çıldırasım geliyor, hatırlıyorumda bunların hepsi babamda vardı babam bu konuda ustaydı"  "babana çekmişsin desene" güldüm, "asla onun kadar olamam"  "Hadi başlayalım" dedim.

Önce elime gelen ilk şeyi yani mızrağı aldım, yerimi aldım ve derin nefes alıp fırlattım, tam isabet ettirdim, "etkileyici" dedi Fenrys. Bitane daha alıp fırlattım, sonra yayı aldım elime ard arda okları fırlattım sadece bir tanesini ıskaladım, bu işte gerçekten iyiymişim galiba, son olarak baltayı aldım birincide olmadı, hırs yaptım ve bi tane daha elime aldım derin nefes aldım gözlerimi açtım ve fırlattım, havada asılı olan pars tahtasını ortadan ikiye böldüm, Fenrys alkışladı "vay, sandığımdanda iyimişsin"  elimdeki yedek olarak tuttuğum baltayı omzumun üzerine dayadım, "e yani bizdede var bir şeyler" ikimizde güldük. "Bu günlük bu kadar yeter herhalde" dedi, "evet, eeee başka cennet sığınakların yokmu?" Dedim sırıtarak, "gel ozaman" ön bahçeye gittik.

Fenrys parmaklarını şıplatır şıplatmaz atlar geldi, Darya direk yanıma geldi, Fenrys in atıda onun yanına gitti, "bakıyorum, hemen alışmışsınız birbirinize" dedi Fenrys, Daryayı okşadım, "artık benim atım olduğuna göre, dimi Darya" Darya ses çıkarttı, atlarımıza binip yola koyulduk, "birşey diyicem ama kızma" "söyleyeceğin şeye bağlı" dedi sırıtarak, "tamam, sizin burası cennet gibi"  "evet öyle" dedi gülümseyerek, "ama içindeki yaratıklar bu cennete layık değil gibi"  Fenrys bana baktı, "hayır sizi kastetmiyorum"  "hepsi aynı değiller" dedi, "yani bu zamana kadar gördüğüm, tabi sizin dışınızda gördüğüm tüm yaratıklar beni ve seni öldürmek istediler"

"Onları hizmet ettikleri kişi yönetir"  "Anladım, dün neden o kadar geç geldin, ve o canavarın evde olduğunu nereden anladın?"  "Dün seferdeydim, ilkbahar krallığını n ormanlarına yabancı ve tehlikeli yaratıklar sızmış, yani bu aralar fazlasıyla yoğun olacağım"  "peki canavarın evde olduğunu nasıl anladın"  "o canavar senin peşindeydi zaten, geçenki ormanda öldürdüğümüz canavarlar varya, işte onun adamlarıydı, eve gelen canavarda askerlerin başı dır  kendisi"  "anladım" dedim.

" daha ne kadar kaldı?" Dedim, "az kaldı" dedi, aradan belli bir zaman geçti, "işte" dedi atdan inerek bende indim atları  bağladık. Biraz yürüdük, "işte burası" dedi, başımı kaldırdığım zaman gözlerim kamaştı burası inanılmazdı, etrafımız ağaçlarla sarılmış, koca çember kayalıkların tam ortasında yeşilimsi renginde küçük bir göl.

"İşte bi cennet parçası daha" dedim, "daha çok var" dedi, "gel oturalım" dedi, " tamam" çimlerin üstüne oturduk, biraz orada keyif çıkardıktan sonra aklıma bir şey geldi, sormadan duramayacaktım, "şey, dün ve bugün sabah, neden benim odamdaydın?"  "Geç uyanıyorsun dedim ya, öyle merak ettim bakayım dedim"  "Ne alakası var, hadi dün merak ettin bu gündemi merak ettin?"  "Evet"  "tamam" dedim. "Bak, bana, bize güvenebilirsin, sana asla zarar vermeyiz, kimsenin zarar vermesine de izin vermicem, tamamı, o yüzden gönlün rahat olsun tabi bizden yana"  "tamam, insan olduğum için benden nefret etmeyin, ben geçmişte neler olduğunu bile bilmeyen biriyim, yani bi zararım dokunmaz size, ve geyik içinde gerçekten çok ama çok özür dilerim, bilseydim asla yapmazdım" dedim, "biliyorum" , "sürekli olarak gördüğüm şu rüya, Annemi görüyorum, o öldüğünden beri ilk kez gördüm ve buraya gelmemle başladı.

Yine aynı yerimdeyim, aynı günü yaşıyorum, geyik tam önümde duruyor yağmur yağıyor hava buz gibi, nefes alıp okumu fırlatıyor ve geyik oracıkta yere seriliyor kanlar heryeri kaplıyor, rüzgar şiddetleniyor, yağmur dahada şiddetleniyor sonra ağaçlar devriliyor, geyiğin arkasında birisini görüyorum, annemi, sarışın, yeşil gözlü, beyaz tenli birini, prenses gibi olan annemi görüyorum. Bana birşeyler anlatmaya çalışıyor Meridia tekrar sesleniyor Meridia, sen tam cümlesini bitiricekken, annemin arkasından koskocaman siyah bir gölge annemi alıp götürüyor. Bunu sürekli görüyorum" dedim, "ben, çok üzgünüm"  "senin üzülmen için bir sebep yok Fenrys"  "annen sana ne söylemek istiyor olabilir sence?"  "Bilmiyorum, ama önemli birşey olduğunu biliyorum" ,  "Anneme benziyorsun" dedi Fenrys durup dururken, "Ne? Nasıl yani?"  "Gözlerin, bakışların, huyların, yüzün ona çok benziyorsun" dedi

"Ah ben bunu bilmiyordum"  "aranızda tek bir fark var, o periydi sen ise insansın" dedi, "seni görünce annem gözümün önüne geliyor"   "o yüzdenmi sabah ben uyurken odama geliyorsun" dedim, güldü "olabilir de, olmayabilir de" "ben ne çok kişiye benziyormuş ya, annem beni kardeşi gibi bildiği sürekli anlattığı arkadaşına benzetirdi" dedim, güldü "biliyormusun, kasabadaki tüm çocukları dövmüş olabilirim" dedim konuyu değiştirerek, "Sen ciddimisin?" Dedi gülerek, "evet, kasabaya her inişimizde, tabi o zamanlar küçüğüm, her inişimizde ya bana laf atıyorlardı yada Beta ya e tabi bende dayanamayıp tekme tokat girişiyordum" dedim, Fenrys güldü, "Sen hiç dururmusun"  "yok, durmam" dedim gülerek, "Sen özel birisin Meri" dedi, bu bana annemi hatırlattı, Fenrys baktım, "bu bana annemi hatırlattı"  "nasıl yani?"  "Annem bana hem sen özel birisin Meri derdi" dedim, Fenrys kaşlarını çattı. "S-sen, hayır hayır, saçmalama Fenrys o bir insan"  dedi Fenrys, "Ne oluyor sana?" Dedim, "Hadi eve gidelim" dedi, "ama"  "hava kararmaya başladı aynı olayı tekrar yaşamak istemiyorum" Ne oldu birden bire buna.

Fenrys neden öyle yapmış olabilir sizce, oy verin ve diğer bölümü bekleyin canlarım. :)

MELEZ ALFAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin