MELEZ ALFA

29. Bölüm

Odamdan gelen gürültüyle Uyandım.

Kapıya baktığımda kırılmıştı, kapının üzerinde duran Fenrys'e baktım sırıtıyordu.

"Sen ciddimisin?" "Sana söylemiştim, seni görmek için herşeyi yaparım" "gerçekten sana inanamıyorum" pencereye baktım, hava kararmıştı, "sabahta olmamış niye şimdi geldin" "senden ses çıkmayınca merak ettim, bi bakiyim dedim geldiğimde kapı kilitliydi bende kırdım, tamirci çağırdım merak etme birazdan gelir" dediği an, Luc çağırdı.

"Lordum tamirci gelmiş" "tamam buraya getir" tamirci gelince, Fenrys kapıyı tamir etmesini söyledi, kapı tamir edilmeye başlayınca, Fenrys yanıma geldi ve yatağa oturdu. Ona baktım, istemsizce güldüm "niye gülüyorsun güzelim?" "Senin gerçekten bunu yapacağına inanmamıştım. Gözümü açtığımda gördüğüm o manzara ahh. Kapı kırık ve kapının üzerinde havalı havalı sırıtan bir adet Fenrys, gerçekten mükemmel" dediğimde o da güldü. "Yaparım dediysem yaparım" "böylece görmüş olduk" dedim.

Tamirci kapıyı tamir edip gitti, Fenrys te onunla gitti, belli bir süre sonra tekrar geldi, "yanında kalmamı istermisin yoksa gideyimmi?" "Sen bilirsin" dedim, koltuğu önüme çekip oturdu bende uzandım.

"Hadi uyu" dedi, "uyicam zaten, sende uyu yarın güçsüz olmanı istemem" "tamam sen uyu ben sonra giderim" "tamam"...

Gözlerimi açtığımda Fenrys beni dürtüyordu "Meri, Meri, kalk büyük gün geldi" hemen kalkıp hazırlandım. Dövüş sanatları odasına gittik, Fenrys kılıcını ve yayını aldı, banada en iyi kılıcı verdi, duvarda etrafı camla sarılı olan yaya yaklaştı, camın kilidini açıp içindeki yayı aldı ve bana getirdi.

"Meri bu annemin yayı, al bunu bu anneme hep şans getirmişti sanada getirir" dedi, "F-Fenrys, b-ben bunu alamam" "al dedim" dedi elime tıkıştırarak. Başımı tamam der gibi salladım.

Atlara binip hızla birliğe gittik, hemen atlardan indik, "herkes hazırmı?" Dedim bağırarak, "hazırlanıyoruz efendim" kalkanlar, mızraklar, kılıçlar, yaylar, oklar bir bir sahiplerine veriliyordu. Fenrys kulübeye gitti bana ve kendisine kalkan getirdi, "teşekkürler" dedim, ciddiyetliğini hiç bozmadan önüne döndü, "tamammıyız?" "EVET LORDUM" dediler bağırarak, "bu savaşı alacakmıyız?" "Evet lordum" dediler bağırarak.

"Fenrys Rowan ve Teresa yerleştilermi?" Evet onalar yoldalar, bizde gidip onlara yetişicez" "tamam" "GİDİYORUZ" dedim bağırarak. Tüm ordu birleşip savaş alanına gittik. Benim ordum karşıda bekliyordu bende en öndeydim, atın üzerinde bekliyordum, Fenrys ve Rowan ın ordusu gerçekten çok iyi yerleşmişlardi. Teresa da onlarla birlikteydi.

Karşıda gelenler vardı, sayıca bizden çok fazlalardı, ve hepsi yaratıktı ama bizimde zekamız var.

Karşı karşıyaydık, haber borusu ötünce iki tarafta saldırıya geçti, hücum ettik, herkesi kılıcımla kesip geçiyordum, bizim Teresa için haber borusu öttü, 1-2-3 "KALKANLAR!" diyince tüm ordum kalkanlarla siper aldı, ben öyle diyince etrafı büyük ve iri canavarlarla sarılı olanlar kalkanlarını birleştirdi, çokğu yaratığı bu sayede yere yığımıştık.

Yazarın ağzından:

Meridia nın planı işe yarıyor gibiydi, ikinci haber borusu ötünce Fenrys ve Rowan ın ordusu saldırıya geçti, bu arada Teresa nın ordusu da arka taraftan birleşmiş saldırıya hazırlanıyordu, Kara Lord Lorys in planı eğer mümkünse hiç zarar görmeden direk saraya gitmekti, böylece krallık onun elinin altında olacaktı ve doğal olarak onlar galip gelecekti.

Meridia, etrafı sarılı olan kişinin Lorys olduğundan emindi, Lorys i korumak için etrafını saran aynı türden birçok yaratık her an tetikteydi.

Meridia Lorys in planını az çok anlamış gibiydi, ve Lorys e doğru gitmeye başladı.

İntikam duygusu ona o kadar işlemişti ki kızgınlıktan temposunu hiç bozmadan önüne gelen tüm yaratıkları kesip geçiyordu.

Lorys in yaratıklarına iyice yaklaşmış gibiydi. Birden önüne Skeyri çıktı, "merhaba güzelim, sana yine karşılaşacağız demiştim" "Ah Skeyri, bi düşündümde seninle dövüşmek istemiyorum, sen kuvvetli ve akıllı birine benziyorsun, iyi tarafa katılmaya ne dersin?" "Ah gerek yok güzellik ben kötüyken iyim" dedi gülerek, Lorys yaratıklar aralanırken Skeyri ve Meridia yı gülerken ve birbirlerine saldırmadıklarını görünce yanlış anladı.

Lorys istediğini elde etmek ve önünde duran küçük bir engelin bile kalmaması için sağ kolunu bile gözden çıkarabilecek bir karakterdi.

Lorys, Skeyri nin ona ihanet ettiğini düşünüyordu ve hiç düşünmeden yanındaki yaratığa ikisininde işini bitirmesini söyledi, yaratık Skeyri nin arkasından koşarak havaya sıçrayıp kılıcını kaldırdı tam Skeyri yi öldürecekken Meridia hiç düşünmeden arkasından oku alıp yaratığın tam alnının ortasından vurdu, Skeyri Meridia nın onu öldüreceğini zannederek aniden kendini yere eğdi, arkasına baktığında yaratık yerde seriliydi.

"Bunu neden yaptın?" Dedi ayağa kalkarak, "sana bize katılmanı söyledim ve 2 kişi konuşurken 3. Sünün araya girmesini hiç sevmem, farkındamısın o lordum dediğin kişi seni benimle gülerek gördüğü anda yanlış anlayıp yaratığa ikimizinde işini pitirmesini söyledi" dedi, Meridia nın bu davranışı Skeyri yi etkilemişti, Skeyri aklı karışık şekilde hiçbirşey demeden koşup gitti, Meridia yoluna devam etti, koşarak Lorys in önünü kesti, yaratıklar göründüğündende fazla lardı.

Bi yaratık elinde baltayla Meridia ya doğru koştu, Meridia sırtındaki kemerden baltayı çıkartıp bekledi, yaratık Meridia nın üzerinde doğu koşunca Meridia hamle yaptı kendini yana çekerek baltayla yaratığın boynunu kesi.

Lorys bunu görünce korktu "bitirin işini yoksa sizin işiniz biter" dedi bağırarak, yaratıklar bir bir Meridia nın üzerine koşuyordu, Meridia hepsini katletti, Lorys korumasız kalmıştı, "Ah demek çok güçlüsün iğrenç velet" dedi Lorys, kılıcını çekerek "bunu senmi bana söylüyorsun?" Dedi Meridia.

Meridia kılıcını çekip kendini hazırladı, Lorys Meridia ya saldırdı, Meridia da tepki verdi.

Uzun bir süre dövüştüler, Lorys kılıcını dikey olarak Meridia ya hamle yapınca Meridia kendini korumak için kılıcını yatay yaptı ve kılıcın ona deymesini engelledi.

Tam o sırada Meridia nın arkasından bir yaratık koşarak geliyordu, tam Meridia ya kılıcı saplayacakken Skeyri baltasını fırlatıp yaptığı yere serdi, Meridia bunu farkedip Skeyri ye baktı, Skeyri ona gülümsedi, "BİTİR İŞİNİ MERİDİA" diye bağırdı, Meridia ona gülümsedi, tam önüne dönecekken Lorys Meridia nın göğsüne tekme attı Meridia yere düştü.

Tekme o kadar şiddetliydi ki Meridia nın göğsü sızladı, "Ah seni velet, Ah" "Sen beni öldurmeyemi çalıştın ha, sen kimsin ha, SEN KİM KÖPEK SİNDE KOCA KARA LORD LORYS İ ÖLDÜRECEKSİN" dedi bağırarak, bu sözü Meridia nın çok ağırına gitmişti, Meridia Lorys e çelme takıp onu yere düşürdü, kılıcını alıp aniden ayağa kalktı.

"Gerçekten merak ediyormusun ha?, merak ediyormusun?
Ozaman söyleyeyim, daha büyümeyen 3 küçük kız kardeşin melek gibi olan anne ve babasını nasık öldürdüğünü hatırlıyormusun ha, onları öksüz bıraktığını hatırlıyormusun? Peki 14 yaşındaki, daha lordu olmaya hazır olamayan ve daha annesine ihtiyacı olan, gözünün önünde öldürüp annesini o küçük çocuğun kucağında ölüme terk ettiğini hatırlıyormusun? Ve kim bilir daha ne pislikler yaptığını hatırlıyormusun, işte ben o 3 küçük kızdan biriyim, yaptığın tüm pisliklerin intikamını alan kızım, senin korkulu rüyalarına giren Melez Alfayım" dedim.

Lorys in gözleri büyümüştü, korkudan ne yapacağını bilememişti şu an sadece kaçmak istiyordu, "s-s-se-sen o-o-osun" "evet ben o yum" dedi Meridia, Lorys hemen ayağa kalkıp hiç düşünmeden kaçmaya çalıştı, Fenrys Meridia nın dediklerini duymuştu ve Lorys in kaçtığını görünce oku alıp bacağına fırlattı, Lorys acı içinde yere yıkıldı.

Meridia Lorys e yaklaştı, "y-ya-yapma" diye yalvarıyordu Lorys, "seni pislik adi herif, ben 12 yaşımdan beri bunu hayal ediyorum" dedi sırıtarak, ve hiç düşünmeden Lorys in kellesini koparttı.