Beğenin lütfen 🔪
"Eve neyle döneceğiz?"
Osamu çantasına eşyalarını koyarken mırıldandı, "Takım otobüsü."
Atsumu çantasını çoktan omuzuna atmıştı, "Otobüsle İnarizaki'ye, oradan eve gideceğiz."
Oflayarak duvara yaslandım, "Çok uğraştırıcı."
O sırada Fukurōdani takımı yanımızdan geçerken en önde duran beyazlı siyahlı saçlı çocuk gülerek bağırdı. "İyi maçtı! Görüşürüz!"
Onun arkasından da daha önce bana baktığını gördüğüm çocuk geçerken sakin bir ses tonuyla konuştu. "Tebrikler, iyi maçtı."
Yürümeye devam ederken sanki bir saniseliğine bana bakmış gibi hissettim ama emin olamadım.
Atsumu kolunu omuzuma attı ve sol elinin işaret parmağı ile otobüsü gösterdi. "Haydi, yolcu kalmasın!"
Herkes otobüse bindiğinde en arkada ben kalmıştım. Önce valizimi koydum ve daha sonra gitarıma dikkat ederek çıkmaya çalışırken birinin valizimi eline aldığını fark ettim. Otobüse binip karşımdaki kişiye baktığımda Aran olduğunu gördüm.
"Aran!"
"Mao, uzun zaman oldu!"
Aran liseden de önce Atsumular ile arkadaş olduğu için onunla çok yakın olmasam bile tanışıyorduk.
"Mao, buraya gel!"
Kafamı otobüsün arka tarafına çevirdiğimde Osamu ve Atsumu'nun en arkadaki dörtlü koltukta oturduklarını ve bana yer tuttuklarını gördüm.
Koltuklara tutunarak o tarafa ilerledim ve gitarı önüme alarak oturdum.
Yanımda hafif çekik gözlü, telefona bakan bir çocuk oturuyordu. Ona baktığımı fark edince bana baktı. "Gerçekten de Osamu'nun kız hâlisin."
"Saçını sarı yapsa benim kız hâlim olur!" Atsumu hemen yanımda bağırmaya başlayınca bir elimle ağzını kapattım.
Öndeki ikili koltukta oturan ve takım kaptanı olduğunu bildiğim çocuk bize bakıyordu. "Vay be... Herkesten saklanan, üçüzlerin üçüncüsü ortaya çıktı."
"Aslında saklanmıyordum...?" sorar gözlerle Osamu'ya döndüğümde Aran cevap verdi.
"Seni neredeyse kimseye göstermiyorlardı, bir tek bizim takım fotoğrafını görmüştü."
~~~~~~~~~~~~~~~
"LAN!"
Atsumu kollarını esneterek odama -en azından eskiden odam olan odaya- girdi. "Ne oldu?"
Kendisini duvar kenarındaki yatağa fırlatırken şok içinde ona bakıyordum. "Odama ne yaptın lan sen?!"
"Osamu ile kalamıyordum. Kafayı yedirtiyor."
Osamu yan odadan bağırdı, "Dedikodumu yapma! Kafayı yedirten sendin!"
Atsumu resmen yatağını odama taşımıştı. Ayrıca eşyalarının çoğu da odamdaydı. Benim yatağım ve eşyalarım ise odanın diğer tarafındaydı.
"Atsumu, odamdan siktirip git."
"Ayıp olmuyor mu ama, canım kardeşim?"
"Burası benim odam!"
"Her sinirlendiğinde ingilizce konuşma huyun hâlâ geçmemiş demek ki..."
"Ne saçmalıyorsun lan? Çık git odamdan!"
"Aa, Japonca'ya döndü."
"OSAMU! AL ŞUNU!"
~~~~~~~~~~~~~~~
Günün sonunda Atsumu'yu ikna edememiş ve onunla aynı odada kalmaya karar vermiştim. Gidip salondaki koltukta yatarak sırtımı ağrıtamazdım. Artık burada yaşıyordum.
"Mao."
Tostumdan bir ısırık alıp Osamu'ya döndüm. "Ne?"
"Neden buraya gönderildin?"
Atsumu'da meraklı gözlerle bana bakıyordu.
Anlatınca Atsumu'nun güleceğini, Osamu'nun ise kızacağını biliyordum.
"Kavga oldu."
"Neden? Nerede? Okulda mı?"
Suyumdan koca bir yudum aldım, "Hayır..."
Kaşları çatıldı, "Söyle."
"Barda."
"Barda mı? Barda ne işin vardı?"
"Müzik grubumuz vardı ya, orada çalıyorduk."
Osamu soruları sorarken Atsumu sessizce dinliyordu.
"Ee? Neden kavga oldu?"
"Anlaşmazlık oldu işte."
"Annemlerin nereden haberi oldu?"
"Çocuklar şikayette bulundu."
"Ne? Kavga ne kadar ileri gitti ki?"
"Şey yaptım..."
Boynunu iki yana eğerek kıtlattı, ağzıma sıçacaktı. Emindim.
"Ney yaptın?"
"Gitarı..."
"Çocuğun götüne mi soktu-"
"Atsumu!"
Atsumu gülerek konuştuğu sırada Osamu'nun bağırışı ile sustu.
"Kafasında kırdım."
1 dakikalık sessizlik oldu. Gözlerimi masadan ayırmıyor, Osamu'ya bakmıyordum.
"Ne yaptım... Dedin?" Osamu'nun şok olmuş sesi ile Atsumu kahkaha atarak masaya vurmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Akaashi x Reader (Haikyuu x Reader)
FanfictionAmerika'da okuyan Atsumu ve Osamu'nun üçüzü Mao; ailesinin ona ceza vermesi ile tekrardan Japonya'ya döner ve kardeşlerinin maçına gittiği sırada Akaashi ile karşılaşır.