Beğenin lütfen 🔪
Aşırı açım ya
Yemek yemeyi unutmayın sakın
Suyunuzu da bol bol için
Saat gece 12'ye geliyordu. Biz hâlâ parktaki çimenlerde oturmuş sohbet ediyorduk.
"Sen ne zamandır gitar çalıyorsun?"
"Ortaokuldan beri."
"Kardeşlerin gibi spora yönelmeyi sen mi istemedin?"
"Evet, spor için çok üşengeç biriyim."
"Onlarla iyi anlaşabiliyor musun? Yoksa kısıtlayıcı mı davranıyorlar?"
"Beni kısıtladıkları zaman olmadı. Sadece güvenmedikleri biriyle bir şey yapmamı istemezler. Eğer güvenmedikleri biri olacaksa onlar da gelmek ister."
"Benimle buluştuğunu biliyorlar mı?"
"Evet."
"Yani... Bana güveniyorlar, değil mi?"
"Yani, evet."
Akaashi'nin telefonunun çalması ile ona döndüm. Telefonu eline aldı ve açarak kulağına dayadı. "Efendim anne?"
"Şimdi mi?"
Annesinin dediklerini duyamıyordum ama sanırım gelmesini istiyordu.
"Anne yanımda arkadaşım var ama..."
İç çekerek gözlerini kapadı ve birkaç saniye sonra geri açtı. "Peki, geliyorum."
Telefonu kapatıp bana döndü. "Üzgünüm, annem acil eve çağırıyor. Sen eve tek gidebilir misin?"
"Tabii ki giderim!"
Telefonumu elime alarak ayaklandım, Akaashi'de ayaklandı.
"Peki o zaman... Görüşürüz."
"Görüşürüz!"
Ters taraflara doğru yürümeye başladık.
Artık ana caddeden çıkmış, eve giden ara sokaklara girmiştim.
Ellerim cebimde, sakince yürürken birinin arkamdan geldiği hissine kapıldım. Adım atmayı bırakıp direkt arkamı döndüm, tek bir sokak lambası ile aydınlatılan sokakta benden başka kimse yoktu.
Umursamadan geri önüme döndüm, o anda telefonum çaldı. Arayan Atsumu'ydu.
"Atsumu."
"Güzellik, neredesin?"
"Yoldayım, 5 dakikaya orada olurum."
"Akaashi bırakmıyor mu?"
Yerde duran boş ve ezilmiş su şişesine tekme atarak ileri fırlattım. "Hayır, annesi çağırdığı için gitmek zorunda kaldı."
"Anladım... Tamam o zaman, bekliyoruz seni."
Telefonu kapattım ve cebime koydum. Adımlarımı daha da hızlandırarak dakikalar içinde sokağa, ve daha sonra da evin önüne geldim.
Bahçe kapısını açacağım sırada sokakta bir ses duymuş gibi oldum ve başımı sokağa çevirdim.
Bir sokağın başında gölge görür gibi oldum, kaşlarımı çatıp oraya bakarken saniyeler içinde kedi çıkınca rahat bir nefes aldım.
"Mao, neden girmiyorsun?"
Bahçede bana bakan Osamu'ya döndüm ve demir kapıyı açıp içeri girerek ardımdan kapadım.
Atsumu'da arka bahçeden ön bahçeye girdi, "Gelmişsin."
"Evet."
Zaten geç olduğu için yüzümü yıkadım ve pijamalarımı giyerek yatağıma geçtim. Atsumu'da yatağında oturmuş telefonunda oyun oynuyordu.
Telefonuma gelen bildirim sesi ile elime telefonumu aldım.
———————————————————
Okyanus gözlü:
Eve vardın mı?
Evet
Üzgünüm, normalde seni ben bırakacaktım
Bir anda annem aradığı için gitmek zorunda kaldım
Sorun değil
Umarım evde bir sorun yoktur
Hayır, yok
Güzel...
İyi geceler o zaman
İyi geceler
Geceleri soğuk oluyor, üstünü ört
Sen de ört
———————————————————
"Neye gülümsüyorsun lan?"
Gözümü telefondan ayırıp Atsumu'ya baktım. "Ne?"
"Mal gibi telefona sırıtıyorsun."
Gözü bir telefonuma bir bana kayıyordu.
Ne yani, gerçekten gülümsemiş miydim?
"Hiç, komik bir şey görmüştüm."
Telefonu şarja takarak iyice uzandım ve üstümü örttüm. "İyi geceler, "Atsu."
Gülümsedi, "İyi geceler, Mao."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Akaashi x Reader (Haikyuu x Reader)
FanfictionAmerika'da okuyan Atsumu ve Osamu'nun üçüzü Mao; ailesinin ona ceza vermesi ile tekrardan Japonya'ya döner ve kardeşlerinin maçına gittiği sırada Akaashi ile karşılaşır.