Akaashi x Reader (Haikyuu x Reader)

İzleyebilirsin

Beğenin lütfen 🔪

Yorum da atın he

Açlıktan ölüyorum ve yiyecek bir şey yok ama aynı zamanda kilo da aldım yemek istemiyorum

"Bebeğim, uyan hadi."

Saçlarımda hissettiğim el ile ilk önce kaşlarımı çattım, daha sonra Keiji olduğunu anlayınca rahat bir nefes aldım.

"Saat kaç?"

"8.25"

Oflayarak gözlerimi açtım, Keiji tam karşımda okul gömleğini ilikliyordu.

"Nazar değmesin..."

Uykulu sesimle mırıldanmam ile kahkaha attı ve gömleğini iliklemeyi bitirip bana yaklaştı. İki kolumdan da tutarak beni ayağa kaldırdı. "Git yüzünü yıka, sonra üstünü giyineceksin. Sonra okula gideceğiz. Hadi."

Kafamı aşağı yukarı sallayarak odadan çıktım, daha gözümü bile zar zor açıyordum.

Bir anda sert bir şeye çarpınca acıyla başımı tuttum. Bu kişinin yine Atsumu olduğunu düşündüm. "Atsumu kolunu bacağını kafanı sikeyim, yeter be!"

"Ben Atsumu değilim."

Osamu'nun sesi ile gözlerimi faltaşı gibi açarak ona baktım. Kaşlarını çatmış bana bakıyordu. Lafı değiştirmek için bir anda gülümseyerek omuzuna vurmaya başladım. "Şaka yapmıştım ben de! Şaka!"

"Kol, bacak, kafa sikerek şaka mı yapılıyor?"

Omuzumda bir el hissettim, Atsumu olduğunu anlamıştım. "Hadi amaa, sabahın köründe üzme benim canım üçüzümü."

Yanağıma minik bir öpücük kondurup kolunu geri çekti, "Günaydın güzellik."

"Hmhm size de..."

Aralarından geçip lavaboya ilerledim. İşimi hallettikten sonra geri odama döndüm. Kapıyı açacağım sırada Keiji içeriden kapıyı açtı.

"Üstünü giyin hadi, kapı önünde bekliyorum."

Kafamı sallayıp odaya girdim ve üstümü giyinmeye başladım.

~~~~~~~~~~~~~~~

Öğle arası olmuştu, ulusallara gidecek olan takımların izni olduğu için çoğu derse girmemiş, onun yerine antrenman yapmışlardı.

Okula geldiğimden beri Keiji'yi görmemiştim. Onu özlediğimi fark edince sıramdan kalktım ve dışarı çıkarak spor salonuna ilerledim.

Kapıdan başımı sokup etrafa baktığımda molada olduklarını anladım. Hepsi yerlere oturmuş su içiyor ve bir şeyler yiyordu.

Gözüm onların üstünde gezinirken okyanus gözleri gördüğüm an gülümseyerek içeri girdim.

Keiji'de beni görünce gülümsemeye başlamıştı.

Yanına ilerleyip oturdum, elini saçlarıma attı ve oynamaya başladı. "Özledim."

"Ben de."

"HEY! HEY! HEYY! MAOO!"

Bokuto koç ile bize doğru gelirken el sallıyordu. Ben de gülümseyerek el salladım. Hemen karşımıza oturdu.

"Nasılsın? Geçen gün başına kötü şeyler gelmiş!"

"Evet... İyiyim ama bir şey olmadı."

Koç ellerini çırparak dikkatleri üzerine çekti. "HADİ ÇOCUKLAR, ANTRENMANA DEVAM!"

Herkes iç çekerek ayağa kalkarken Keiji bana döndü ve saçıma hızlıca bir öpücük kondurdu. "Görüşürüz güzelim."

"Görüşürüz..."

Ayağa kalktım, kapıya ilerliyordum.

"Kızım, dur bir saniye."

Koçun bana seslendiğini duyunca hemen durup ona baktım. "Evet efendim?"

Ellerini beline koymuş bir Keiji'ye bir bana bakıyordu.

"İstersen kapı kenarına oturup izleyebilirsin. Bu aralar sevgilini çok göremezsin muhtemelen."

Şaşkınlıkla gözlerimi büyüttüm, "Gerçekten mi?"

Başını aşağı yukarı salladı, "Ama çocukların ve Akaashi'nin dikkatini dağıtacak bir şey yapmayacaksın. Dikkat dağıtıcı bir şey yaptığın an seni salondan atarım."

"Tamam! Teşekkürler!"

Gülümseyerek Keiji'ye döndüm. O da sahanın diğer tarafından bana gülümsüyordu.