Beğenin lütfen 🔪
Sıcaktan ciddi anlamda öleceğim şimdi
Yorum da atın he
Şok içinde Atsumu ve Osamu'ya bakarken Atsumu hiç beklemeden bir anda adamın tam kafasına tekme attı. Adam dengesini kaybederek birkaç adım ötedeki duvara çarptı.
Osamu ise okul üniformasının kravatını çıkarmış, eline bağlıyordu. Ne yapacağı açık ve netti, adamı yumruklayacaktı.
Anne ve babamızdan öğrendiğimiz en mükemmel şey dövüş taktikleriydi. İkisi de güçlü insanlardı, hem psikolojik hem de fiziksel olarak. Ama babam kat ve kat daha güçlüydü.
Çünkü kendisi gençken sokaklarda dövüşüp para kazanan kişiydi. Daha sonra kafes dövüşlerine geçmiş, orada da hakemlik yapan annemle tanışmıştı.
Aslında babam çok zengindi ve babasının yani dedemin şirketini üstüne alacaktı, o zamanlar bunu istemiyordu ama dedem bunu istiyordu.
Annemle tanıştıktan bir süre sonra dövüşü bırakmış ve serserilik yerine doğru düzgün işler yapmaya başlayıp üniversiteyi de okuyup daha sonra şirketleri üstüne almıştı. Daha sonra da birkaç şirketi anneme devretmiş, kalanları da kendisi işletmeye başlamıştı.
Osamu kravatı eline bağladıktan sonra yavaş adımlarla adama doğru ilerledi. O sırada Atsumu adama birçok kez tekme atmıştı, adam yere düşmüştü ve yüzünden kanlar akıyordu.
Osamu Atsumu'yu hafifçe kenara ittirdi ve adamla aynı boyda olmak için yere çömeldi.
Kolunu gerdi ve adamın tam burnuna sert bir yumruk attı, resmen kırılma sesini duymuştum.
"Kardeşime ne haddine elini sürersin?"
Belime sarılan el ile bir anda arkama döndürüldüm. Akaashi endişeli gözlerle bana bakıyordu. Beni etrafımda döndürerek vücudumun her yerine baktı. "Yaralı mısın?"
"Hayır, iyiyim."
"İyi misin? Emin misin? Bir şeyin varsa söyle. Ben gelmeden önce yavşak herif sana bir şey yaptı mı?"
Kafamı olumsuz anlamda salladım, "Yapmadı, iyiyim gerçekten."
İç çekerek beni beklemediğim bir şekilde kendisine çekti. Kafam göğüsüne çarpmıştı. Bir eli belime sarılmış diğer eli saçlarımı okşuyordu ve kafasını boynum ile omuzumun arasına koymuştu.
"Hay sikeyim... Ya geç kalsaydım... Özür dilerim, özür dilerim..."
Ben de ellerimi ona sardım, "Keiji, iyiyim. Kendine yüklenme."
Sarılmayı bıraktı ve gözleri yüzümü inceledi. En sonunda dudaklarımın üstünde durdu.
Yüzü yavaş yavaş yaklaşırken içimdeki onu öpme isteği artıyordu. Dayanamadım ve parmak uçlarıma çıkarak dudaklarını dudaklarıma değdirdim.
Dudaklarımız birbirine değdiği an ikimizin de nefesi kesilmiş gibiydi. Arkadan gelen Atsumu ve Osamu'nun adama vuruş sesleri ve küfürleri ile geri çekildim.
Onları burada olduğunu unutmuştum.
Kafamı çevirip onlara baktım, adamın yüzü resmen kan gölüne dönmüştü. Ama ikisi de vurmayı bırakmıyorlardı. Biri onları durdurmazsa adamı gerçekten öldürebilirlerdi ve bu başımıza iş açardı.
Köşede duran adamın elinden düşürdüğü bıçağı görünce gülümseyerek bıçağı elime aldım ve onlara ilerledim.
Babam Osamu'ya yumruk atmayı öğretmişti, yumrukları çok güçlüydü.
Atsumu'ya tekme atmayı öğretmişti, her şekilde tekme atabilirdi.
Bana ise bıçak kullanmayı öğretmişti.
Atsumu ve Osamu'nun tam arkasında durup omuzlarından tutarak onları geri çektim.
İkisi de aynı anda tekrardan öne atılmaya çalıştı.
"Durun."
Sesim oldukça soğuk ve sert çıkmıştı. İkisi de durdu. Bu hâlim nadiren ortaya çıkardı.
Çocuğun kafasında gitar kırmamdan bile daha psikopat bir hâldi bu hâlim.
Adam korkarak bana ve diğerlerine bakıyordu.
"B-bakın özür dilerim! Bir daha k-karşınıza çıkmam!"
Bıçağı parmaklarımın arasında çevirirken eğildim ve gülerek adama baktım. "Hadi ya?"
Adam korku dolu gözlerle elimdeki bıçağa bakıyordu.
"Pedofili orospu çocuğu seni."
Bıçak tutan elimi bir anda havaya kaldırdım, adam korkarak elleri ile yüzünü kaparken bıçağı bacak arasındaki boşluğa sapladım.
Bıçak, pantalonunun incecik boşluğundan geçmiş ve yere saplanmıştı.
Onu öldürmek isterdim ama başımıza bela alamazdık, zaten adamı bu şekilde dövdüğümüz için bile muhtemelen bir şeyler olacaktı.
Gerçi olsa bile babam bizi o durumdan kurtarırdı.
Adam korkarak bıçağa bakarken sakince mırıldandım, "Polisi arayın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Akaashi x Reader (Haikyuu x Reader)
FanfictionAmerika'da okuyan Atsumu ve Osamu'nun üçüzü Mao; ailesinin ona ceza vermesi ile tekrardan Japonya'ya döner ve kardeşlerinin maçına gittiği sırada Akaashi ile karşılaşır.