Soğuk salonda bekleyen meraklı kalabalık, sarayı inletecek kadar sesliydi. Aralarından bazıları, seslerin yaralı Namikage'yi rahatsız edeceğini veya Sasuke-sama'yı kızdıracağını akıl etmiş olsa bile çoğu konuşmaya devam ediyordu. Çünkü Sasuke, eğer bu kadar acele bir toplantı yapıyorsa altında başka bir şey olmalıydı. Herkes neden burada toplandıklarını ve Sasuke'nin onlara bu kadar önemli ne söyleyeceğini merak ediyordu.
Biraz beklemeden sonra Sasuke'nin salona adımını atmasıyla herkes sus pus oldu. Sasuke acele etmeyerek kürsüye yürüdü. Yüzünde bıkmış bir ifade vardı. Klonlar dediği saatten daha erken toplanmış, ses yaparak onu uyandırmışlardı, bu yüzden bu hesaplaşmayı daha erken bir vakitte yapmak zorunda kalmıştı, ne kadar Naruto ile olan uykusuna devam etmek istese bile.
Arkasından gelen bir klon da durum hakkında bilgi veriyordu, "klonların yarısı burada efendim. Dediğiniz gibi geri kalanlar ise güvenliği sağlamaya devam ediyor."
Uzun zamandır yaşayan ve fikirlere sahip olan tüm klonlar buradaydı. Geri kalan klonlar ise iradesi olmayanlar, sadece emirlere itaat edenlerdi, yani şüpheliler arasında bile değillerdi. Bu yüzden onlar sarayı korurken, uzun zamandır yaşayan klonlar saraya toplanmıştı.
Şu anda suçlu bu salonun içinde olmalıydı. Sasuke, suç itiraf edilmediği sürece kimsenin buradan çıkmasına izin vermeyecekti.
Kürsüye çıktığında birkaç küçük mırıltıyı susturmak adına elini kaldırdı, böylece herkes sessizleşti. Daha önce ne söyleyeceğini düşünmediği için doğaçlama konuşmaya başladı,
"Biliyorsunuz ki bu sabah Namikage'nin canına kastedildi." Sesi keskin ve duygusuzdu. Normal bir tonla konuşuyor olsa bile salonun her yerindeki klonlar duyabiliyordu.
"Bu haber hepinizi üzmüş olmalı." Klonlar endişeyle Sasuke'nin dediklerini onaylarken Sasuke devam etti, "sonuçta Namikage-sama öldüğünde siz de varlığınızı sürdüremeyeceksiniz."
Son cümlesiyle birlikte salona sessizlik çöktü.
"Bu karmaşanın içinde sizden istediğim tek şey; klon olduğunuzu unutmamanız. Sadece klon. Namikage'nin güvenliği ve Namnamnam krallığının akıbeti için yaratılmış klonlardan ibaretsiniz. Düşüncelerinizi ben bilmesem bile Namikage bilebilir. Bunu unutmayın-"
Kalabalığın arasından bir klon seslendi, "bu ne demek? Ne demek istiyorsunuz Sasuke-sama?"
Diğer klonlar da ona hak verdi. Sasuke'nin ima ettiği şeyi anlayan klonların sesi salonda yankılanıyordu.
"Sessizlik. Dinleyin," dedi Sasuke, kalabalığı susturmak adına sesini yükseltirken. Herkes yavaş yavaş sessizleşti ve merakla dinlemeye başladı.
"Suikast için özellikle ben saraydan ayrıldığım zaman beklenmiş olmalı. Ve benim saraydan ayrıldığımı sizden başka kimse bilmiyordu. Deponun güvenliği size aitti. Sizden başka kimse giremezdi... Kısaca sizden şüpheleniyorum. Suçluyu bulmak benim için hiç zor olmayacak, emin olun."
Sasuke yorulmuştu. Dolambaçlı yollardan suçluyu bulmak yerine direkt yüzlerine söyleyip buna bir son vermek istiyordu. Ve en kısa zamanda eski günlere dönmek istiyordu.
Sasuke'nin ne demek istediğini anlayan kalabalık şaşkınlık nidaları atarak gerilemiş, suçluyu bulmak ister gibi birbirlerine bakmaya başlamışlardı. Gürültü yeniden yükseliyordu.
Sasuke kimsenin konuşmasına izin vermeden devam etti, "deponun güvenlik şefi ortaya çıksın."
Bir klon ortaya çıktı ve eğilerek selam verdi. Naruto'nun en güvendiği klonlardan biriydi. Olan her şeye rağmen soğuk kanlı ve sakin bir klondu. Depoda çalışan tüm klonlar onun emrindeydi.
Sasuke bakışlarını o yöne döndürdü, "o sabah görevini aksatan bir klon var mıydı?"
Klon tereddüt etmeden yanıtladı, "hayır efendim. Herkes oradaydı. Her sabah kontrol yapılıyor zaten. Çok sinsi bir saldırıydı. Ruhumuz bile duymadı. Bana soracak olursanız, benim emrim altındaki tüm klonlara kefil olabilirim. Onların suçlu olmadığından emin–"
Sasuke elini kaldırdı, "bu kadarı kâfi." Düşünüyormuş gibi duraksadı. "Peki... Orada olmaması gereken biri var mıydı?"
Depo şefi bu sefer duraksadı. Düşündü. Sasuke acele ettirmedi, bu cevap belki her şeyi açıklığa kavuşturabilirdi.
"Sanırım yoktu."
Sasuke, depo şefinin çok da emin olmayarak verdiği cevaptan sonra sessizleşti. Salonun içinden başka bir klonun sesi gelene kadar düşünüyordu.
"Hayır efendim. Şef yanlış hatırlıyor olmalı." Bir klon koşa koşa kalabalığın arasından çıktı ve eğilerek Sasuke'ye selam verdi.
Sasuke konuş der gibi elini salladığında klon, "Naruki oradaydı," dedi. Ondan sonra depoda çalışan diğer klonlar da onu onayladı.
Şef "hafızam iyi değil. Sanırım evet, Naruki oradaydı. Bize kurabiye getirmişti," diyerek eğildiğinde Sasuke kaşlarını çatmış düşünüyordu.
Sasuke ağzını açıp bir şey söyleyecek oldu ki salonun büyük kapısı açılıp içeri biri girdiğinde herkes susmuş, o yöne dönmüştü.
Naruki elbisesini çekiştirerek içeriye girdi. Sasuke'nin bakışları dahil tüm salonun ona baktığını görünce korkuyla geriledi. Ne oluyordu?
Sasuke ellerini birleştirdi, "biz de tam senden bahsediyorduk, Naruki."
Naruki zoraki gülümsemeye çalıştı. Gerilmişti. Neden durup dururken tüm saray toplanıp onu konuşsundu ki.
"Ne oluyor?" Dedi sesinin titremesine engel olmaya çalışarak. "N- neden bahsediyordunuz?"
Sasuke'nin kaşlarının ortası kararmıştı. O can alıcı soruyu bekletmeden sordu,
"Sabah neredeydin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NAMİKAGE | SasuNaru
FanfictionKonoha'da dışlanan Naruto, Sasuke ile köyden kaçıp kendi klonlarıyla dolu bir ülke yarattı ve o ülkenin Namikage'si oldu. •👑• "Efendim, ülkenizin adı ne olsun?" Ramen yiyen Naruto: "Nam nam nam." "Pekâlâ. O zaman ülkenizin adı 'Namnamnam' ve siz...