1.6

462 73 23
                                    

Namikage ve Sasuke, saraydan ayrıldıktan sonra ister istemez güvenlik önlemleri düşmüştü. Tüm yardımcıların tek amacı sarayı ısıtmaktı, sonuçta Namikage, Sasuke ile çıktığı bu küçük "randevudan" döndüğünde fazlasıyla üşümüş olacaktı. Ne kadar kalın giyinirse giyinsin bu ıssız adanın keskin soğuğu onu ciddi bir soğuk algınlığına sürükleyebilirdi.

Sakura gece yarısını bekleyip herkes uyuduktan sonra odadan çıkmıştı. Koridorun ne kadar boş ve sessiz olduğunu görünce sevinmişti. Her şey daha kolay olacaktı.

Koridoru yavaş yavaş geçerken temkinliydi. Maskeli yardımcıların gelmesine karşı hazırlıklıydı. Bir kere zaten Sasuke'ye yakalanmıştı. Yakalanması cezasız kalsa bile bu sefer daha yakalanırsa Sasuke onu affetmeyebilirdi.

Salona vardığında birkaç maskeli korumanın geçtiğini gördü. Hemen saklandı ve daha sessiz bir yerden ilerledi. Sai ile yakalandığı zaman Namikage'nin uyku odasına girmek üzereydi.

Namikage'nin uyku odasının nerede olduğunu hayal meyal hatırlıyordu. Fakat oraya vardığında sürü sürü maskeli yardımcı gördü. Onlara görünmeden hızlıca kaçtı.

Nereye gideceğini bilemez bir şekilde olduğu yerde kaldı. Sarayı gezerken bile sadece belli yerler gezdirilmişti. Namikage'nin uyku odası ve ana salondan başka bir yer bilmiyordu.

Ancak bir şeyler öğrenmeden geri dönmeye niyeti yoktu.

Biraz daha dolaştığında Namikage'nin taht odasını bulmuştu. Sevinçle yerinde tepinmemek için zor durdu.

Etrafına bakınıp odaya yaklaştı. Hayalet gibi içeri süzüldüğünde sarayın tamamında olduğu gibi burada da ışık yoktu. Kadife kumaşlar, etrafa loş bir ışık yayan mumlar ve gösterişli taht dışında dikkate değer bir şey yoktu.

Sakura ilerlemeye devam edecekti ki bir hıçkırık sesiyle olduğu yerde kaldı. Dikkatlice baktığında tahtın tam önünde yere kapanmış çaresizce ağlayan bir figür gördü.

Birkaç adım yaklaştı. Ağlayan kişinin ruhu bile duymamıştı.

Sakura aniden bu kişinin salonda Namikage ve Sasuke'nin dans ettiği tablonun önündeyken gördüğü kişi olduğunu fark etti.

Üzerinde yine bir elbise vardı. Tahtın önünde yere kapanmış ağlayarak anlaşılmayan bir şeyler mırıldanıyordu.

Sakura tereddüt ettikten sonra hafifçe seslendi, "hey. Neden ağlıyorsun?"

Kişi şiddetle irkildi. Ağlamayı bırakıp ayağa kalktı ve korkuyla arkasını döndü. Makyajı akmış yüzüne yapışmış saçları ve dağınık saçlarına rağmen Sakura'nın gördüğü en güzel kişi olabilirdi.

Sakura onun yüzünü tam olarak göremedi. Yalnızca pencereden vuran ay ışığı sayesinde parlak mavi gözlerini ve sarı saçlarını seçebiliyordu.

Sarı saç... Mavi göz...

Sakura aklına gelen şeyle kaşlarını çatıp kafasını iki yana salladı.

Olamaz.

"Naruto?" Sakura bilinçsizce mırıldandı.

Kişi hayalet görmüş gibi birkaç adım geriledi.

Sakura başka bir şey söyleyemeden karşısındaki kişi hızla kaçtı ve karanlığa karıştı.

Sakura onu takip etmeyi düşündü ama koridordan gelen adım sesleriyle bunu gerçekleştiremedi.

Tüm gücüyle koştu. Odaya varınca nefesini tuttuğunun anca farkına varmıştı. Herkes olanlardan habersiz uyuyordu. Sakura rahat bir nefes verdi ama yakalanmamış olduğuna bile sevinemedi.

Bu araştırma aklındaki soruları cevaplandırmak yerine, yenilerini eklenmişti. Sakura sıkıntıyla ofladı.

Harika. Şimdi Namikage'nin olduğu gibi o gizemli kişinin de Naruto olma ihtimali vardı.

İşler zaman geçtikçe daha da karmaşık hale geliyordu...

NAMİKAGE | SasuNaruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin