3.6

441 54 45
                                    

Meydanda yapılan konuşmadan sonra bir hafta geçmişti ve düşmanlardan hiç ses çıkmamıştı. Naruto'nun gövde gösterisi işe yaramış gibi görünüyordu.

Ancak Naruto yine de endişeliydi. Düşmanlarının sessizliği onu huzursuzlandırıyordu. Hiçbir saldırı olmadığı gibi her şeyin bu kadar yerli yerinde olması normal değildi. Fırtınadan önceki sessizlik gibiydi.

Aslında onu asıl endişelendiren düşmanlarının kim olduğunu bilmiyor oluşuydu. O gün suikast girişiminde bulunan yarı saydam, duman altı yaratığı düşününce karşısındakilerin insan olmadığını anlamıştı.

Eğer o yaratığın bedeni öldükten sonra buhar olup havaya karışmasaydı, onun bedenini araştırıp düşmanları hakkında bilgi edinebilir, zayıf noktalarını bulabilirlerdi. Fakat yaratığın cesedi araştırılmak için labaratuvara götürülürken, aniden atomlarına ayrılıp yok olmuştu.

Naruto onlardan bir adım geride gibi hissediyordu. Sanki düşmanları onlar hakkında her şeyi biliyor gibiydi.

Sasuke ile ilişkilerinde yeni bir döneme geçmişlerdi, fakat Naruto buna bile sevinemiyordu çünkü beynini kemiren düşünceler peşini bırakmıyordu.

Hafif müzik eşliğinde, loş bir ortamda onunla dans ederken bile kafasını toplayamıyordu.

Kollarını Sasuke'nin boynuna sarmış, başını boynunda dinlendiriyordu. Sasuke ise kollarını onun beline sarmıştı, Naruto'nun yumuşak saçları boynunu gıdıklıyordu. Salonun içinde süzülen hafif keman melodisiyle sallanarak dans ediyorlardı.

Sasuke, ruh eşinin düşünce yoğunluğunu fark etmiş gibi "Naruto," diye seslendi sakince.

Naruto'nun cevabı tek heceliydi, "hm?"

"Neden üzgünsün?"

Naruto, Sasuke'nin çocuk gibi sorduğu soruya gülmek istedi. "Üzgün değilim."

"O halde canın sıkkın."

Naruto kollarını daha sıkı sarınca Sasuke de güven vermek ister gibi belindeki ellerini sıkılaştırdı.

"Yorgunum."

Sasuke anlayışla kafasını salladı ve Naruto'nun duymak istediği şeyleri söylemek adına dudaklarını araladı, "depo içten ele verilmediği sürece girilemez, saray ve etrafı güvende. Nazse'ler adanın etrafını kuşattı, deniz yoluyla girmek imkansız. Savaş hazırlıkları tamamlandı. Cephanedeki chakraya bağlı silahlar dahil tüm araçlar herhangi bir saldırı için hazır hale getirildi... Devam etmemi ister misin? Seni ne desem güvende hissettirir?" Dedi Naruto'nun açıkta kalan boynunu öperek.

"Yanımda olman yeterli," Naruto mırıldandı. Ardından ise asıl merak ettiği soruyu sordu, "Naruki nerede?" Onu birkaç gündür görmemişti.

"Odasında," diye kestirip attı Sasuke. Bundan bahsetmek istemiyor gibiydi.

"Odasına kilitledin?" Naruto kafasını geri çekerek onun yüzüne baktı. Kaşlarını kaldırmış, doğru cevabı bekliyordu.

Sasuke omuz silkti, "ondan şüphelendiğimi biliyorsun."

Naruto iç geçirerek başını omzuna geri koydu. "Naruki'nin tarafındaki anlaşma bozulmadı. Hayatının sonuna kadar bana hizmet etmek zorunda. Bozulması sonucunda ölüm var ve Naruki ölmekten çok korkar."

Sasuke kafasını salladı ve cevap vermedi. Naruki'yi seviyordu ama konu Naruto'nun hayatıydı. Acımasız olmaktan başka çaresi yoktu.

"Odaya kitlediğin kişi binlerce Nazse'nin eski kralı. Orta çağdan beri hayatta olan bir yaratık. Ayrıca adanın ve krallığın kalbi. Bil istedim," dedi Naruto kıkırdayarak.

Sasuke homurdandı. "Orta çağdan beri yaşıyor olması bir bebekten farksız olduğu gerçeğini değiştirmez."

Haklıydı. Naruto gülerek alnını onun alnına yasladı. Sasuke de gülümsüyordu.

Ve tam da o an mutluluklarını bozmak ister gibi kapı gürültüyle açıldı ve içeri bir Nazse girdi.

"Namikage-sama! Geldiler, saldırı başladı!"

•••

Bana küfrettiğinizi duyar gibiyim😌

Merak etmeyin daha pamuk, entrikasız bir SasuNaru da yazmayi planliyorum hemen gitmeyib ☹️

Bu arada Finale tahminen 3-4 bölüm kalmış agaa '')

NAMİKAGE | SasuNaruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin