3.0

387 61 29
                                    

Buraya dikkat!
Bu bölüm ve bundan sonraki 2 bölüm geçmiş zamanda olanları anlatıyor.
Naruto ve Sasuke'nin bu adaya gelişi, sarayı kuruşu ve Naruki'nin hikayesi hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olacağız. 🤝

Sekiz yıl önce, Konoha'dan kaçıştan sonra:

Issız adanın denizle buluşan eteklerine büyük bir gemi vurmuştu. Parçalanmıştı ve kullanılamaz hale gelmişti. On yaşlarındaki siyah saçlı çocuk, kırılmış tahtaların arasına sıkışan ayağını kurtardı ve nefes nefese yıkık dökük pruvada ayağa kalkmaya çalıştı.

Ellerini hala sağlam olan direğe sardı ve etrafına baktı. Köpüren dalgalarıyla yıkık gemiye tokat atar gibi vuran denize öfkeyle baktı. Eğer o fırtına gemilerini alabora etmeseydi şimdi yolculuklarına devam ediyor olabilirlerdi.

Arkasına döndüğünde kocaman bir ada gördü. Bir büyük, iki küçük tepeciği olan bu yemyeşil ıssız ada, buradan bakıldığında içinde hiçbir canlı yaşamıyormuş gibi bir his veriyordu. Aslında garipti. Sasuke haritayı kontrol etmişti ve bu okyanusta böyle bir ada görmemişti. Belki de ilk ayak basan o olacaktı.

Öksürük sesi duyduğunda kendine geldi ve hemen kamaraya koştu. İçeride yerde boylu boyunca uzanmış bedenin yanına koştu ve kaldırmaya çalıştı. "Naruto! Naruto kendine gel!"

Naruto mavi gözlerini kırpıştırdı,  "geldik mi?"

Sasuke sinirden güldü, "geldik. Hemde adaya bayağı karizmatik bir giriş yaptık."

Naruto da güldü ve sendeleyerek ayağa kalktı. Birlikte pruvaya çıktıklarında sağ taraflarından uzanan okyanus, sol taraflarında kalan ıssız adanın ortasında sessizce durmuş şaşkınlıkla etrafa bakıyorlardı. Sasuke hemen ne yapacaklarını düşünmeye başladı.

Naruto sordu, "bu ada nereden çıktı?"

"Bilmiyorum, haritada yoktu. Belli ki keşfedilmemiş ıssız bir ada," dedi Sasuke kamaradan haritayı almak üzere ilerlerken.

Naruto heyecandan zıpladı, "yani ilk biz keşfediyoruz?" Cevabı beklemeden gemiden aşağıya atladı, ayakları kızgın kumla buluştuğu anda zaferle bağırdı, "benim için küçük, shinobi tarihi için büyük bir adım!" 

Kumların üzerinde koşarken aptal aptal bağırıyordu. Sasuke gözlerini devirerek aşağıya indi ve etrafa göz gezdirdi. Sonunda Naruto'yu bağırarak durdurdu, "aptal, bağırma yabani yaratıkları üzerimize çekeceksin!"

Naruto anında durdu ve ağzını elleriyle kapattı. Sonrasında ise garip bir şekilde gözleriyle konuşarak anlaşmaya başladılar. Sasuke haritayı kontrol ederken, Naruto Kage Bushin'lerini kullarak gemide kalan yiyecekleri dışarı çıkarttı ve ateşi yaktı.

Gemi gittikçe parçalanıyordu ve parçalarını deniz alıp götürüyordu. Bu yüzden gemide kalan tüm eşyaları çıkartıp, yabani hayvanlar bulmasın diye gömdüler. Sonunda oturup bir kutu pastırma ve bezelye açtılar, ateşte pişirip karınlarını doyurdular.

Ne yapacaklarını bilmiyorlardı. Artık dönecek yerleri yoktu. Ancak bu adada da kalmak istemiyorlardı. Gemi tamir edilemeyecek şekilde ise parçalanmıştı. Kısaca bu adada sıkışıp kalmışlardı. On- on bir yaşlarında iki çocuk olarak, böyle bir adada ne kadar hayatta kalabileceklerini bilmiyorlardı. 

Sasuke'nin zekası ve Naruto'nun Kage Bushin'leri varken hala bir şansları vardı.

Deniz kenarındaki ormanları gezdiler. Fazla derine ilerlemeye cesaret edemediler çünkü bu adada ne tür varlıklar olduğunu bilmiyorlardı. Issız adada birçok meyve ve sebze türünün yetiştiğini öğrenmişlerdi. Bu da adayı daha yaşanılabilir hale getiriyordu.

Gece çökerken birkaç tane muz yeyip bir baraka yaptılar ve uyumak üzere yattılar.

Gece gökyüzüne sim gibi yayılan yıldızlar etraflarını sarmış, dışarıdaki böceklerin uğultusu duyulmaya başlamıştı. Huzur vericiydi. Belki de bu adada kalma fikri o kadar da kötü değildi...

Sonuçta dönecek bir yerleri yoktu...

Sasuke uykuya dalmışken Naruto gözünü bile kırpmıyordu. Gözlerini gökyüzüne dikmiş öylece izliyor ve Konoha'da olanları düşünüyordu. Ağladığının farkında bile değildi.

Gece yarısı ağaçların arasından bir hışırtı ve kalın bir ağlama sesi geldiğinde yattığı yerde doğruldu ve etrafına baktı. Görünüşe göre bu soğuk gecede ağlayan tek kişi o değildi.

Sasuke'yi uyandıracak oldu ama onun uyandırılğında ne kadar sinirli olduğunu hatırlayıp vazgeçti.

Ayağa kalktı ve tereddütle sesi takip etti. Ağlama sesi hala devam ediyordu.

Çalıların arasına girdi ve gördüğü şeyle olduğu yerde kalakaldı...

NAMİKAGE | SasuNaruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin