2.1

404 59 14
                                    

"Namikage-sama'ya suikast girişiminde bulunuldu."

Sadece birkaç kelime kalbin atışını bir saniyeliğine durdurabilirdi. Sadece birkaç kelime içine, zamanla serpilip büyüyecek bir acı tohumu yerleştirebilirdi. Ve yine sadece birkaç kelime, zamanı durdurabilirdi...

Sasuke ayağının altından yerin çekildiğini hissetti. Kulakları uğulduyordu. Saraya doğru koşarken yanından ağaçlar bulanık birer silüet halinde geçiyordu. Daha hızlı varabilmek, her şey çok geç olmadan saraya ulaşabilmek için her şeyi yapabilirdi.

Gözleri buğulanmış olmasına rağmen içindeki öfkenin taştığını hissedebiliyordu. Korkuyordu, aklına gelenlerin gerçekleşmesinden korkuyordu, onu sonsuza kadar kaybetmekten korkuyordu.

Saraya varana kadar nefesini tuttuğunun farkında bile değildi.

Tuttuğu sıcak nefesini soğuk havaya bırakırken etrafına hızla göz gezdirdi. Sarayın kapısındaki ve etrafındaki güvenlik düşmüştü. Gri bulutların altında kalmış saray artık parlamıyordu. Görünürde düşman yoktu. Sarayın üstünden siyah dumanlar çıkmaya devam ediyor, borazan panik ortamını daha da alevlendirmek ister gibi kulakları sağır edecek gibi çalmaya devam ediyordu. Klonlar telaşla koşuşturuyor, acıyla yere çöküyor, duman çıkararak kayboluyordu.

Naruto klonlarının chakra dengesini büyük bir konsantrasyonla korurdu. Acı çekse veya hasta olsa bile klonlarının varlığını sürdürebilirdi. Klonların bozulması için ancak Namikage büyük bir yara almalıydı... Hepsinin tamamen bozulması için de ölmeliydi...

Sasuke kılıcını çekti. Kalbinin boğazında attığını hissedebiliyordu.

Arkasından gelen Kakashi ve diğerleri saraya büyük bir şaşkınlıkla bakıyordu. Ne olduğunu tam olarak anlayamamışlardı.

Sasuke içeri yöneliyordu ki Namikage'nin balkonunda bir haraketlilik gördü. Siyah, garip bir yaratık balkon demirlerine çarptı ve insan dışı bir çığlık attı. Kalkmaya çalıştı ama bacakları kırılmış gibi görünüyordu.

Sasuke onun kim olduğunu hatırladı. Geçen gün Naruto'ya saldırmaya çalışan canavarla aynıydı. Sasuke kılıcının kabzasını sıktı.

Peşinden turuncu giyimli biri daha çıktığında bahçedeki tüm haraketlilik durmuş oraya bakıyordu.

Sasuke, Naruto'yu ayakta görünce rahatlıyordu ki göğsünün ortasındaki kocaman yarayı gördüğünde yeniden nefesi kesildi.

Namikage, canavarın önüne yavaş adımlarla geldi ve durdu. Sağ omzundan aşağıya uzanan derin bir yara vardı. Bol, Kage kıyafetleri kan olmuştu. Kolları vücudunun iki yanından cansızca sarkıyordu. Yarı açık gözleri önündeki yaratığı süzüyordu. Yüzü bembeyazdı ama sakin ve huzurlu görünüyordu. Ne kadar dayanıklı olsa bile böyle bir yarayı kaldırması imkansızdı...

Sasuke ileri atılacak oldu ki Naruto ondan hızlı davranıp canavarı boğazından yakaladı. Canavardan daha kötü durumda olmasına rağmen onu rahatlıkla tuttu ve demirliklere yasladı. Herkes nefesini tutmuş onları izliyordu.

Demirlikler çatırdıyordu. Sasuke tetikteydi. Naruto'nun sınırında olduğunu biliyordu.

Canavar çığlık çığlığa bağırdı, elinden kurtulmaya çalıştı. Naruto sükunetini koruyordu. Canavarla burun burunaydı ama gözlerinin odağı canavar değildi. Çat diye bir ses gelene kadar düşmanını demirliğe yaslamaya devam etti.

Demirlikler kırıldı. Naruto sıkılmış olacak ki elindeki yaratığı boğazından tuttuğu gibi balkondan aşağıya fırlattı. Canavar karları etrafa saçarak yere çarptığında bir çatırtı daha duyuldu ve haraketsiz kaldı.

Namikage bir iki küçük adım daha atarak balkonun ucuna geldi, yüzünde son derece masum ve çocuksu bir ifadeyle canavarın peşinden baktı. Sanki az önce canavarı öldüren o değilmiş gibi...

Bir sessizlik oldu. Endişeli bakışlar, yere düşmüş canavar ve balkondan onlara bakan yaralı Namikage arasında gidip geliyordu.

Böyle bir olaydan sonra Namikage'den bir zafer konuşması beklenebilirdi, tabii öyle bir yarası olmasaydı. Naruto ağzını açtı ve endişeyle onu izleyen klon kalabalığına baktı. Ardından gözleri, umutla ona bakan Sasuke'yi ve arkasında şoke olmuş Kakashi ve ekibini gördü.

Kimliği açığa çıkmış gibi duruyordu.

Umursamadı.

Naruto konuşacak gücü kendinde bulamadı. Titreyen elini yumruk yaptı ve havaya kaldırdı. Elini sabitlemeyi başardıktan sonra yüzüne bir gülümseme yerleştirdi.

Yine yapıyordu, her zaman acısını gülümsemesinin ardına saklıyordu.

Bununla beraber klonlardan büyük bir alkış ve çığlık fırtınası koptu. Hepsi yere çöküp defalarca Namikage'nin önünde eğildiler.

Kage Bushin Tanrısı Namikage-sama'nın bilinmeyen bir canavara yenilmesinin imkanı yoktu.

Ve şimdi Namikage, hasta ve yardıma muhtaç bir Kage'den daha fazlası olduğunu herkese hatırlamış, kaybettiği otoriteyi yeniden kazanmıştı.

Sasuke ise kendi elinden sakındığı kişinin ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha hatırlamıştı.

Naruto tezahüratları gözleri kapalı karşıladı. Yumruğunu indirdi. Hiçbir şey söylemedi, sessizce içeriye girdi. Sasuke Naruto'nun, onların önünde kendinden geçmemek için alelacele içeri girdiğini biliyordu. Sasuke yerinden fırladığı gibi saraya girdi.

Canavar ölmüş olsa bile, öyle bir yara varken tehlike hâlâ bitmiş sayılmazdı.

•••

Se-lam-larr sew-gi-lerr jojuklarım

İnternetim çok az. Taslakta bölüm biriktireceğim, olduğu zaman atacağım. Bu arada gecikme için kusura bakmayın asklar :3

Bir dee aklımda bir tane daha SasuNaru Fic fikri var. Hatta yazmaya başladım. Bu kitap bittikten sonra yayınlayacağım HEHEHEHEHEHHEHEHEH *cardi b gülüşü*

NAMİKAGE | SasuNaruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin