Bir ayın sonunda beklenen misafirlerin akşama doğru köye varacakları haberi Cavidan'ı telaşa sokmuştu. Telaştan ziyade korku. Ne gerek vardı ki onların buraya gelmesine? Yıllar sonra mı akılları başlarına gelmişti sanki? Yengesinde de ayrı bir telaş ve heyecan vardı. Oğlunun İstanbul'dan gelecek arkadaşlarını layıkıyla karşılayıp ağırlamalıydı. Onlar için misafir odasını açmıştı. Yetmemiş kız olanlar için Pamuk Hanım'ın evindeki misafir odasını Asude ile temizleyip düzenlemiş, mis gibi yapmıştı. Cavidan en son hamak olayından sonra babaannesinde kalmaya başladığı için bu duruma içten içe sinirleniyor, üç dört gün boyunca aynı evde kalacağı insanlardan daha gelmeden nefret ediyordu. Gelip rahatını bozacaklardı işte, buna adı gibi emindi. O içindeki nedenini anlayamadığı rahatsızlıktan başka bir şeyi düşünemez olmuştu.
"Cavidan sen de bir işin ucundan tutsana kızım. Niye yayıldın öyle hamağa yine?" Cavidan yengesinin sesiyle bıkkınlıkla nefesini geriye verdi. Zaten her şey tamamdı, şimdi durduk yere bozuk olan sinirlerini germeye gerek var mıydı?
"Bütün hazırlıklarınız tamam değil mi?"
"Bütün hazırlıklarımız... Cavidan yine kendini tüm bu olan bitenden soyutlamaya başladın farkında mısın? Yine ne oldu sana iki üç gündür bir garip hallere girdin?"
"O ne demek yenge? Kendimi soyutladığım filan yok. Sadece hastayım biraz. Hem onlar sizin misafirleriniz, benim ortalıkta birkaç gün dolanmamam sizin hayrınıza olur gibime geliyor?" Yengesi ellerini beline koydu ve kaşlarını çattı. Cavidan onun, babaannesinin gelecekteki yerini alacağını hemen hissetti. Belki babaannesinden bile daha çok eziyet ederdi kendisine. Hem bir de kaynana sıfatı gelmişti artık önüne.
"Dedim ben işte. Soyutluyorsun kendini. Kızım o parmağındaki yüzük neden var Allah aşkına? Ne sandın sen bu söz işini? Oyun mu oynuyorsun kendi kendine? Eğer o yüzüğü parmağına taktıysan Ali ile hayatını birleştireceğin için taktın. Artık Ali'nin hayatı senin de hayatın bir nevi. Onun misafirleri senin de misafirin olur. Ah, Cavidan! Beni korkutuyorsun kızım. İnşallah çocuğun arkadaşlarının yanında saçma sapan bir şey yapıp da Ali'yi mahcup etmezsin." Cavidan söylenen sözler ile donup kaldı, bir kötü hissetti ki kendini anlatılmaz yaşanırdı. Özgürlüğünün ilmek ilmek sökülüp hayatından alındığını fark etmek, birilerinin laflarının altında sürekli ezilmek canını sıkıyordu. Sustu yine Ali için. Zaten her şey Ali için değil miydi? Ali, annesi veya kendisine eziyet etmek için fırsat kollayan herhangi biri gibi değildi. Ali ile baş başa kalınca onun merhametini görmek içini rahatlatan tek şeydi şu evlilik mevzusunda. Eğer Ali değil de bir başkası ile evlenecek olsa katiyen katlanmazdı kaynanasının bu tavırlarına, köydekilerin dedikodusuna...
Akşam üzerine kadar bayram ziyaretine gelenlerle filan ilgilenildikten sonra akşam yemeği için sofra kuruldu. Sofraya fazladan beş tabak daha eklendi. Cavidan zor da olsa her bir hazırlığa yardım etmeye ikna edildi edilmesine ama yüzünden düşen bin parçaydı. Birazdan köye gelecek olan bu beş kişi onun durduk yere korkulu rüyası olmuştu. Belki tanışıp konuşsalar rahatlayacaktı ve tüm gerginliğini üzerinden atacaktı. Bu kadar evhamı boşa yaptığını biliyordu ama yine de kendine engel olamıyordu. Bir köşede oturmuş stresle gelecek misafirleri beklerken Ali'nin arabası birkaç samanlığın yan yana dizildiği dönemeçten dönerek evlerinin önünde durdu. Herkes ayağa kalktı gelenleri karşılamak için ve bahçe kapısına doğru yürüdüler. Bir tek Cavidan masanın başında kalıp uzaktan seyretmeyi yeğledi. Arabadan Ali'den başka iki adam ve üç kadın indi. Bir tek kişi haricinde hepsi normal geldi Cavidan'ın gözüne. O diğerlerinden ayrılan kadının güzelliği, giyimindeki asil duruş... Başka bir havası vardı onun. Yüzü aydınlık ve güzeldi. Sarı saçları omuzlarına dökülmüş ve siyah keten elbisesiyle garip bir ahenk oluşturmuştu. Tek tek Ali ailesini tanıtırken onlara bir an durup etrafına baktı genç adam. Cavidan'ı öyle uzakta masanın başında ayakta bekler vaziyette görünce şaşırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİZİM KÖYÜN DELİSİ (Tamamlandı)
RomanceHer köyün bir delisi vardır... Bir deli kızın hikayesi... Cavidan ufacık bir köyde ailesi ile yaşayan genç bir kadındır. Yaşadıkları köyde aynı bahçe içinde kendi evlerinden başka babaannesinin ve amcasının evi de vardır. Bu üç ailenin yedikleri iç...