37 (2.çift)

15.8K 1.2K 778
                                    

*İyi okumalar

Cenk eve geldiğinde, çalışanlar hariç kimsenin evde olmadığını gördü. Annesinin onu günlerdir evde beklediğini söyledikten sonra nereye gittiğini gerçekten merak ediyordu. Mutfağa girip, 50'li yaşlarda olan, çocukluğundan beri ona bakan kadının yanina gidip yanağından makas aldı.

"Kolay gelsin tontonum. Sultanım nerde?"

Yaşlı kadın ona dönüp büyükçe gülümserken "Çıkalı çok oldu. Eve gelir miydin sen?" diye konuştu.

Cenk onun hazırladığı kurabiyelerden bir tane azına atarken "Arada yolu hatırlamak lazım." diye alay etti.

Eline vuran kadın "Yeni geldiysen ellerini yıka önce." dediğinde, sırıttı.

Kurabiye tutmadığı elini kadının yanağına atıp sertçe sıkarken, kadının tonton yanakları kızarmıştı.

"Hemen de uyar."

"Yanağım gitti"

Cenk elini çekerken, kalan kurabiyeyi de ağzına atıp ellerini mutfaktan yıkadı. Tabi bu yaşlı kadının hayıflanmasına neden olmuştu.

"Tontonum bana bir tost yapar mısın açlıktan ölüyorum."

"Tostla açlık geçer mi? Ben sana güzel bir et haşlarım şimdi. Lavaşa dürüp yersin."

Cenk onun tekrar yanağını sıkacakken kadın geri kaçmıştı. Cenk kahkaha atıp "Tamam o zaman. Ben annemi arayayıp geleyim." diyip çıktı mutfaktan.

Tonton hariç, evlerinde çalışan herkes genç ve yabancıydı. Bu yüzden mutfaktan çıkar çıkmaz yüzündeki haylaz ifadeyi silip ciddi bir ifade takındı. Çalışanların onu ciddiye alması önemliydi. Bahçeye çıkıp, kendini sallanan koltuğa attı. Telefonunu çıkarıp annesinin adına tıklayıp, aradı. Gelmeden önce aramayıp sürpriz yapmak istemişti ama bu elinde patlamıştı. Annesi birkaç çalışta telefonunu açtı.

"Kraliçem napıyorsun?"

Annesi "Asuman teyzenle oturuyoruz canım. Onlara geldik" dediğinde, Cenk tek kaşını çaldırıp çoğul konuşmasına takıldı.

"Dik kim anne?"

"Sana geçen bahsetmiştim ya. Bergüzar'layız."

Cenk bedenindeki tüm rahatlığın gittiğini hissetti. Sallanmayı keserken, telefonun ucunda gelen kıkırdamayla iyice gerildi.

Sesi buz gibi çıkarken "Mete'yle mi konuşuyorlar?" dedi.

Annesi "Evet, iyi anlaştılar sana demiştim." derken, elindeki telefonu sıktı.

"Birbirlerine de çok uydular."

Eve uğra, bu durumu konuşuruz dediği için annesine bu durumun saçmalığını yüzyüzeyken anlatmaya karar vermişti. Şimdi ise geç kaldığını farkediyordu.

"Cenk?"

Annesi ona seslenince, boğazını temizledi.

"Ben de eve gelmiştim ama burda değilmişsin."

Sesinin birden durgunlaştığını annesi farketmemiş gibiydi. Farketse ona neşeyle karşılık vermezdi.

"Kereta sen de zamanını bulmuşsun. Neyse hadi çık buraya gel. Akşam yemeğini birlikte yaparız."

Bergüzar'ın arkadan tekrar kıkırdama sesi geldiğinde, Cenk içindeki sıkıntının büyüdüğünü hissetti. Daha önce negatif duygu barındırmadığı kuzeninin sesinden birden iğrenmişti. Annesinin davetini kabul edip, yüzsüz gibi Mete'nin evine gitme fikri aklından geçerken 'saçmalama' diye düşündü. En sonki konuşmalarından sonra yerinde kalmalıydı. Bu düşünce, içindeki kötü taraf tarafından bastırıldı.

Bir Aşk Meselesi (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin