Bu Çocuk Çok Akıllı Ha

284 25 6
                                    


Allahım sonunda Bakugoyu sakin bir şekilde bulabildim. Hayır yani bir insan bu kadar sinirli olur. Allahın kirpisi seni. Tamam datlusun, güçlüsün ama aşırı sinirlisin. Biz o kadar sinire gelemeyiz. Haberin olsun.

Yemekhanede kimse yanıma oturmuyordu. Bende ne bekliyorsam. Bakugo sertçe yemeğini önüme koydu.  "Kimse neden seninle yemiyor merak ediyorsundur."   

Bu Bakugo mu. Çok sakin.      " Neden yemiyorlar?"      "Yaptığın şey bana göre bile çok fazla ayıplık."     "Bak Bakugo gi-"       

Bakugo sinirleniyor gibi gözüktü.    "Gideceğini zaten biz, Aizawa Sensei ve herkes kabullendi.  Ancak gitmeden önce yaptığın şey. Yani Recovery Girle o kadar bağırman kimsenin hoşuna gitmedi."

Ufak bi güldüm.   " Bana bunu sen mi söylüyorsun. Herkese bağıran kişi."     "En azından kimseye zararı olmayan hepimizin iyiliğini düşünen Recovery Girle bağıracak kadar düşmedim."

Bakugo haklı galiba. "Gitmenin sebebi ne?"     Bakugodan ani bir soru geldi.   "Öyle olması gerek."      "Sen gayet mantıklı ve zeki bir insansın. Nasıl bu kadar çaresizsin bilmiyorum."

Bu, bu çocuk çok zeki. Beklediğimden iyi konuşuyor. "B-böyle birşey yok."   Bakugoya bir aydınlanma geldi.  "Tabi ya. Ancak tehlikedeyken kaçarsın sen. Ancak kendin için diğerlerini üzmezsin. Seni tehdit eden kim Shira. Seni bizim canımız ile tehdit eden kim?"

Donup kalmıştım. Bunu nasıl anlayabilir. Hemde bu kadar kısa sürede.   "Bak Bakugo bu işe sakın burnunu sokma. Hepimizi belaya sokacaksın."      "Herkes senin yüzünden bu halde. Ihgg  illa bana  öyle konuşma yaptıracaksın.  Hep beraber uğraşırsak yapabiliriz belki."  

"Yapamayız Bakugo. Hiçbir Kahramanın belkide All Mightin bile gücünün yenemeyeceği bir durum bu. Ben hepinizi çok seviyorum. Bu yüzden yapmalıyım. Bu konuştuklarımızı kimseye anlatma."

"Gitmeyi kafana koydun yani."       "Evet, sizin canınız için."    Yavaşça masadan kalktım. " Belki bir gün ölüm haberim gelirse bu konuşmalarımızı o zaman söylersin. Gerçi hatırlayacağını  zannetmiyorum.  Ha birde şunları al.  Herkese birşey bıraktım. Seninkiler en önde ve sakın diğerlerini AÇMA." 

Onu yavaşça açtı. Babamın özel getirttiği biberler. Bir tanesini ağzına attı. Mutlu gözüküyordu.   "Dikkat et  acıdır."

Ağzındaki biberlerden konuşamıyordu bile. Bende yavaşça yemekhaneden çıkıp  sınıfa ilerledim.   Bizim sınıfta birtek Müdür Nezu vardı.

O da konuşmaya hazırlanıyordu.  "Evet hatta şimdi başlıyorum. Ben sana güveniyorum Shira. Sana bir kırgınlığım yok. Sen bu zamana kadar en iyisini bildin ve en iyi şekilde uyguladın.  Ancak gitmeden önce herkese iyice bir veda et.  Yoksa sonra vaktin olmayabilir."    

Biraz durdu. Bir-kaç kağıt karıştırdı.  "Belki sen birdaha buraya gelene kadar birileri ölmüş olur.  O yüzden bari vedanı düzgün yap."      Haklı her zamanki gibi haklı.

Önce gidip Müdür Nezuyu kucakladım  "Senide çok seviyorum ben."   "Hadi yalanı bırak, bana söyleyemezsin. Git diğerleri ile et vedanı."     "Hanimiş benim zeki farem."    Azcık kafasını sevip gittim.

Yani kim Müdürünün kafasını okşar ki. Önce hemen Midnightın odasına daldım.  " Ne oluyor."     "Sus!"    Hemen gidip üzerine atladım.

Aizawanın Kızı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin