Selam haberesiniz. Ben dedim bi bölüm atayım bi fazla boş bırakmayayım burayı. Neyse bu gün boş yapmak yok bölümü rahatça okuyabilirsiniz.
Saat sabah 6:00 da uyandık. Bu göreve bizim burdan babam, ben ve Midnight gideceğiz. Tabi orda Pro Herolar ve polisler yığınla olacaklar. Shigarakiye karşı savaşmak benim için ne kadar zor olacak.
Her iki anlamda da zor olacak. "Orda sakın bana ayak bağı olma!" "Sende gözlerine sahip çık Eraser. Bi kendi zayıflığına gelir kapatırsın sonrada hepimiz ölürüz falan. Dikkat et!" "Dikkat ederim bücür."
"Yeter! Herkes kendisine gelsin. Hadi böyle konuşuyorsunuzda birimizden diğerinin savaşı sonucunda yaşayacağını kim biliyor? Belkide şu an geçirdiğimiz son an. Bunu düşünerek hareket edin. Bu bir savaş. Eğitim yada çatışma değil! Savaşın tam ortasında olacağız."
Midnight haklı. Gidip Midnighta sokuldum. "İkinizde dikkatli olun. Bana birdaha bu tür acılan çektirmeyin." Midnight beni kollarının arasına aldı. "Ben her daim senin için yaşayacağım aşkım."
"Seni çok seviyorum. Geceli güzelim benim." Böyle güzelli hitap etmeme bayılıyor. " Peki ben?" "Eh işte senide ondan ondan Eraser." "Babanım ben senin. Azcıkta beni övsen ne olur?" Midnight bu halimize gülüyordu.
"Sen git Ryukuya gül." Midnightın anında yüzü düştü. " Bana bak Eraser. O Ryukuyu kılıklı omurgasıza yaklaşmayacaksın ona göre!"
"Bi sen kalmıştın Midnight sende geldin tam oldu. Neden etrafımdaki herkes beni kıskanıyor." "Ama yani dedim ben normal diye. Yakışıklısın, ünlü bir Kahramansın, ee güçlüsünde."
Midnight sayınca fark ettim. Lan benim babam harikaymış ya. "Herşeyide siz bilin. Ama şu an geldiğimizi de ben biliyorum."
Artık bizde biliyoruz. Pro Herolar saklanmıştı. Bende onların arkasına geçtim. İçeri ilk olarak Midnight, Endeavor, Babam, Ryukuyu, bir sürü umrumda olmayan kahraman ve polis vardı.
İlk dalışı Endeavor bütün hastaneyi yakarak patlattı. Etraf bi anda kan gölüne döndü. Yüzlerce mermi sesleri, Ryukuyunun dönüştükten sonra savaşa atlaması, dağlardan yüzlerce kurtun inmesi gibi olaylar yaşanıyordu.
"Efendim uzaklardan bir canlı geliyor!" "Ne bu nasıl olur! ÇABUK DİĞER BÜTÜN KAHRAMANLARA HABER VERİN. Eğer o canavar buraya gelirse olacakları tahmin dahi edemiyorum. 13, Mt Lady, Wild Wild Pussycats ve kalan bütün kahramanları yollayın."
Herkes endişe içinde koşturuyordu. Dağdan... dağdan dağ iniyor? Asla tahmin etmeyeceğim bir büyüklükte bir canavar bu ve bize doğru geliyor.
Mt Lady ne kadar tutmak istesede işe yaramadı. Bende oraya doğru koşmaya başladım. Ellerimden çıkan ruhlar ile ona zarar vermeye çalıştım.
"13 çabuk birşeyler yap!" 13'ün açtığı karadelik bununkinin yanında devede kulak kalır. Dağ hepimizi aşıp savaş alanına girdi. "Çoğu kahramanın yaşam sinyalini kaybediyoruz!"
"Çabuk bana isim verin!" "Ranny, Garlos, Tiger, yaklaşık 3 bin tane polis, ha birde Midnight." "MİDNİGHT."
Aizawanın Ağzından
"Çabuk geri çekilin!" Herolar hemen hastaneyi boşalttılar çünkü hastane diye birşey kalmadı. Gigantophicanın gelmesi ile bütün herkesi katletti.
Midnightı kaybettik. Bunun üzerine Shira kendini kaybetti. Şu an aynı boyda be güçteler. Shira Gigantophicanın kolunu kırmak üzere.
"MİDNİİİİGHT." Son bir vuruş daha yapıp yandaki ormanın yarısını yıktı. "VAAAAARİİİİS." "SIÇARIM ULAN VARİSİNE! NE İSTEDİN ULAN MİDNİGHTAN. YA SEN GEBERECEKSİN YADA BEN. TAŞTAN BİLE OLMAYAN KALPSİZ PİÇ."
Kimse aralarına giremiyor. Yardım etmeye çalıyoruz ancak bunun derisine hiçbirşey işlemiyor.
Shiranın Ağzından
Bu şerefsizi gebertecegim. Midnightımı öldürdü. Benim annemi katletti.
İNTİKAMIMIZI AL.
Bunu tek başınıza yapamazsınız evlatlarım.
Çakma anne... neyden bahsediyorsun.
Sana güçlerimi bağışlayacağım. Hatta bütün kötüleri öldürürüm.
Karşılığında ne istiyorsun.
Sonsuz hayat!
Asla yapmam öyle birşey!
O zaman GEBER.
Hayır!
Kafam çok karıştı. Sen kimsin?
Ben o beyaz ruhum. Sana o istediğin gücü bağışlıyorum.
İçimde çok büyük bir güç hissiyatı oluştu. Ben daha hareket edemeden yer sallanmaya başladı. "Gel bakalım Shouta!" Tomura tüm gücünü toplamış geliyordu. Bende aynı cevapla saldırdım ona!
Yazarın Anlatımıyla
Etraf tamamen dümdüz olmuştu. Shira ile Shigaraki ölümüne savaşıyorlardı. Gigantophicayı savaş alanından çekmişlerdi. Dabi, Hawks ve Endeavora karşı savaşıyordu.
"Shira seni nasıl böyle kızdırdılar acaba." "Seni, seni GEBERTECEĞİM. MİDNİGHTI ELİMDEN ALDINIZ. BENDE SİZİN ELİNİZDEN CANINIZI ALACAĞIM"
Shigaraki çaktırmamaya çalışsada çok fena zorlanıyordu. Hatta kaybetmek üzereydi. Shira ise çocukluğundan beri yanında olan, ilk kelimeleri olan Midnighta 'Anne' dediği kişiyi kaybetmesinin ardından bütün duygularını bir kenara atmıştı.
U.A. de ise herkes bu Epik dövüşü televizyonlarda izliyordu. Hepsinin eli kalbindeydi. Ancak aralarında en çok korkan kişi Todorokiydi.
Denki ise kırdığı kişiye kendisini daha affettiremeden kaybetmekten korkuyordu. Bu savaş umrunda olmayan tek kişi Bakugoydu.
Çünkü kendisi Shiranın kaybetmeyeceğini biliyordu. Hatta diğerlerine "Ne abarttınız lan. O kız bu Dünyaya kapak atmış bir kere. Biriyle evlenmeden daha gitmez."
Ama kimse onu umursamamıştı bile. Herkesin tek dileği Shiranın kurtulmasıydı.
YÜRRRRRRÜ BE KIZIMA. VUR VUR YER İNLESİN RAKİP BİZİ DİNLESİN. Şak diye geçir birine şak diye diğerine geçir. Milli sporcumuz bizim. Bu dövüşü kazan özel bölüm olarak seni Türkiye roman mahallesindeki bi fighta katıcam. Ayy herneyse olan da benim gariban Midnightıma oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aizawanın Kızı
FanficYani bence başlık herşeyi açıklıyor. Kalan bilgileride hikayeyi okuyup öğrenin canım yani çokta zor değil