51. Bölüm

338 12 0
                                    

Rüya'nın agzından
Secimimi yapıp Ediz'e doğru ilerlemistim. Odanın kapısını açtığımda dağınık bir yer görsem dahi Ediz'e doğru kostuğumda oda beni farketmis ve kollarını açmıştım. Kollarına yapısıp derin nefesler almaya başlamıştım. Gine mi Ediz'i bırakamamıstım. Dilim degilde ayaklarım mı bana ihanet etmisti. Ediz beni öyle sıkıca sarmıstı ki icime huzur dolan bir ferahlık gelmişti. Kendimi onun yanında iyi hissediyordum. Evet! Tamda onun yanında. Az önce korktuğum adama sığınmıştım. Saçma gelebilirdi fakat bu öyle bir konu değildi. Tamam buna aşk demiyorum çünkü aşk cok duygusal ya. Bence bu sevmek. Bir insanı gerçekten sevmek. Ölesiye... Boyum girintime doğru giden Ediz'in kafası daha fazla böyle kalmam gerektiğini öne vurmustu. Parmak uçlarım acımıstı ama yaa. Sanki şu öküz boyu olmasa....
-Beni istemiyor muydun?
Boğuk cıkan sesi alt üst olmama gine olanak vermişti. Ona daha sıkı sarılıp konusmamayı tercih etmistim.
-Ama ben seni seviyorum biliyor musun? Sana sarılmak... Seni öpmek... Bunların hepsi beni rahatlatıyor. Sanki durgun bir su gibi. Icine bir çakıl tası atılıyor ama gine su halen rahat gine ferah...
"Bende seni seviyorum Hödüğüm."
Ediz kafasını kaldırdığında sardığım kollarımı geri cekmistim. Ellerimi ellerine kenetleyip beni biraz daha kendisine bastırdıktan sonra
-Bu kelimeyi bana ancak sen söyleyebilirsin!
Biraz durup gözleri dudaklarıma kayınca yanaklarımı isgal eden kırmızılık beni esir altına almıstı. Fondetenim sağolsun... Isallah gitmemisti....
-Seni öpebilir miyim fakat sesli?
Kafamı olumsuz anlamda salladım. Sesli igrençti. Ses cıkartmanın neresinden hoşlanıyordu?
Daha fazla düsünmememi sağlayan dudakları dudaklarıma yapışmıştı. Karsılık vermemistim fakat o iki dudagımı ustalıkla birbirinden ayırıp alt dudağımı ısırmıştı. Geri cekilmeden önce sesli bir öpücük kondurup geri çekildi.
-Ne anlıyorsun sesli öpücükten Ediz?
"Başka bir kıza yapmadığım ilk şey. Farklı olduğunun kanıtı. Bu sesi sende seviyorum. "
Aklıma takılan kız sesi yüzünden merakıma yenik düşüp sorumu yönelmistim.
-Kaç kızla öpüstün? Ve ülkene geri döndüğünde kızlarla yattın mı?
Ediz sıkıntılı nefesini dışarı verdikten sonra bana baktı fakat hicbir sey söylemedi. Onun yerine cevap vererek kendimi gecindirmeye çalıştım.
-En fazla 500.
Ediz'in olumsuz anlamda kafasını salladığını görünce kaşlarımı catmıstım. Oha ben daha ilk kez Ediz ile öpüsüyordum.
-Tamam en fazla 1000.
Ufak bir gülümseme attığında kafamı eğip düsünmeye başladım.
-Simdi o 1000 kızla öpüsmüs. Ben ise 1. Benim yanıma 3 sıfır eklenirse eder Ediz'inki kadar.
Ediz'in güçlü kahkaha sesini duyduğumda sesli düşündügümü farketmistim.
-Sen gülmeyi keste bana cevap ver! Bir kadın ya da kız ne boksa yurtdışına gittiğinde yattın mı? Yalan yok!
"Yatmayı denedim ve yatağa attım fakat aklıma sen gelince Sevişmeden bırakıp gittim."
-He gelmesem o kaskafalı beynine seviscektin?
Ellerimi hısımla çekip geriye doğru gittim. Ediz tekrardan beni yakalayıp kendine doğru çektiğinde ağlamaya baslamıştım. Ediz anladığımı farkedince kafamı kaldırıp cenemi avuçlarinın icine alarak yüzüne yaklaştırıp
-Bundan sonra söz kadın yok! Ağlama! Nefret ediyorum.
" Söz mü?"
diye küçük çocuklar gibi sordugumda kafasını sallayıp dudaklarıma hafif bir öpücük kondurdu. Sonra geri cekilip
-Ama eger sen beni hic öpmezsen asla ama asla bu sözü tutamam!
"Seni öpmicem!"
-Iyi ozaman ben öpsem ne farkeder?
"Öpme! Gerçekten suan istemiyorum."
kafasını sallayıp koltuğa doğru ilerleyip beni de kucagına cekti.
"Rüzgar'dan özür dile! "
-Bunu sana sormadım. Cevap vermen gerekmez.
" Ondan özür dileyeceksin!"
Telefonuma gelen arama sesiyle Ediz'in kucağından kalkıp telefonu deri montumdan çıkararak kulağıma götürdümm
-Ne? Nicolas mı gelmiş? 
Oha kavga mı ediyorlar?
Tamam geliyoruz.

bölüm sonu...

Avcunu yalarsınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin