✨Satır arası yorumlarınızı merakla bekliyorum.Oy vermeyi unutmayın lütfen.Keyifli okumalar :))Bölüm 16-Casus
Korku benliğinizi ele geçirdiğinde vücudunuza yayılan anlık panik dalgasıyla ne yapacağınızı bilmez bir şekilde donup kalırsınız.Öyle ki hızlanan nabzınızı bile hissedersiniz.Kalbiniz göğüs kafesinizi delip geçecekmiş gibi bir hızla çarparken, anlık olarak düşünce yetinizi bile kaybetmişken yaptığınız tek şey sadece ifadesiz bir şekilde bakmak olur.
Boş çekmecede kalan bakışlarımı zorda olsa çekmeye çalışırken hızlanan nabzımı yavaşlatmak adına hemen yanı başımda duran yatağıma oturdum.Düşünceli bir şekilde ellerimi saçlarımın arasından geçirerek yüzümü sıvazladım.Hızlıca kalkarak masamdaki tüm çekmece içlerini kontrol ettim.Ama yoktu...
Aklıma gelen düşünceyle hızlıca kapımı açıp aşağıda ablamla oturan anneme sabırsız bir şekilde seslenerek ;
"Annee , bir bakar mısın acil."
Annem sesimi duymasıyla merdivenin başına gelip yukarı bakarak ;
"Ne oldu yavrum?"
"Anne odamda çekmecemde bırakmış olduğum bir zarf vardı.Hatta kırmızı renk mum mühürü vardı üzerinde.Gördün mü?"
Annem gözlerini kısarak bana baktı ve "yok kızım odanı toplamaya bile giremedim vakit bulupta.Hem ne mühürü ne diyorsun sen?"
Yüzündeki şaşkın bakışla zarfı hiç görmediğini anladığım annemi meraklandırmamak için "ya öyle hoşuma gittiği için almıştım çekmeceme koymuştum , neyse önemli değil."diyerek odama girdim.Dağıtmış olduğum masam haricinde etrafa dikkatli bir şekilde bakmaya başladım.Odama biri girmişti ve zarfı koyduğum yerden bulup almıştı.Zaten öyle bulunması zor bir yere koymamıştım ama nereden bilebilirdim ki odama ben yokken birinin girip alacağını.Böyle şeylere o kadar uzak bir hayatımız vardı ki annem bile değerli takılarını hala evde saklar mesela.Ben zarfı mı evde saklamayacaktım.Odamda ki her bir noktaya dikkatlice göz gezdirdim.Fakat her şey bıraktığım gibi duruyordu.Aniden aklıma gelen şeyle , günlüğümü sakladığım yatakla masamın arasında olan gizli bölmeye hızlıca giderek baktığımda koca bir boşluk görmemle çatılı kaşlarım daha belirgin bir hal almaya başlamıştı.
Günlüğümü ne yapacaktı bu gerizekalı herifler?
Gerçekten çok sinirlenmiştim.Vücudumu ele geçiren korku yerini hızlı bir şekilde öfkeye bırakmıştı.
Odamdan çıkıp aşağı inerken , ablam bu akşam Tuna eniştemle gideceği düğün için satın aldığı elbisesinin telefondan resmini gösteriyordu.Beni görmesiyle ;
"Ah Mira gel canım."elindeki telefonu bana uzatırken bir yandan "bak şimdi bu elbiseyi aldım dün kargo geldi çok güzel durdu üzerimde.Ama saç modelime henüz karar veremedim.Sen ne diy" derken hızlıca sözünü kesip ;
"Senin bugün dersin yok mu?"
Anlık bir şaşırsada telefonun ekranını çekip "sabah 2 dersim vardı.Bittikten sonra buraya geldim işde birazdan çıkarım."Şüpheli bir şekilde bana bakarak "Sende var bir şeyler.Hayırdır?"
Gözlerimi devirerek söylediğini es geçip pantalonumun cebinde titreyen telefonumu çıkarmamla Akın'ın aradığını gördüm.Telefonu meşgule atıp mutfak masasına annemlerin yanına oturup masada duran üzümden ağzıma atarken "Ee anne sen ne yaptın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DAĞ
Teen FictionŞiddetli kar yağışında, hiç bilmediği yoldan aracını çıkaramayan Mira , tanımadığı bir yabancıdan yardım istemek zorunda kalır. ~ "Duvarlarına öfke ve barut kokusu sinmiş bu eve, nasıl kışın ortasında açan kardelen kokusunu getirdin..." ~ "Dedim y...