Her belayı kendine çekebilecek potansiyelde olan muhabirimiz ile belalardan hiç hoşlanmayan yakışıklı başkomiserimizin tatlı aşk haberine hoş geldiniz...
Işık Yıldız & Atilla
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İçimde garip bir his vardı. Çünkü ne zaman güne mutsuz başlasam öyle devam ediyordu.
Zaten öyle de oldu.
Irmak'ın ısrarıyla Ayten hanımın çalıştığı yere geldiğimizde kapıdaki izbandut kılıklı adamlardan birinin ayağına bastım. Ama adam ağzının içinden bana homurdansa da cevap vermedi. Zaten baya kalabalık olduğu için benimle uğraşmak istemedi herhalde.
Çünkü adam sana baktığında arkandakilere suç attın.
Saçmalama içses bu tamamen kuru iftira.
"Kızım burası ne kadar kalabalık. "
Irmak'ın kolumu çekiştirmesine izin vererek arkasından adımladım. Cidden garip bir mekandı. Sanki sahibi önce meyhane yapmak istemiş, sonra vazgeçmiş bar yapmak istemiş gibiydi. Hem güvenli hem de güvensiz bir ortamdı.
İnşallah bu gece başımıza bir halt gelmezdi.
Irmak boş bulduğu koltuklara doğru beni yönlendirdikten sonra hızla koltuğa kendini attı. Üzerindeki mini elbisesiyle frikik vermekten korkmuyordu maşallah.
"Kızım. Şu Ayten hanım nerede ya? Onunla konuşsak."
Yanına sakince oturdum. Zira ben frikik vermek istemiyordum. Üzerimde diz üstü mini siyah kareli bir elbise vardı. Ayaklarımda ise vazgeçemediğim kovboy botlarım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Gelen garsona sorayım dur."
İki dakika sonra gelen garsondan menüleri alırken Ayten hanımı tanıdığımı ve görmek istediğimi söyledim. O da kendisine ileteceğini söyleyip yanımızdan ayrıldı.
