9

954 410 31
                                    

Arabamın aküsü bittiği için eski evimin önünde kurtarılmayı bekliyordu ama yoğunluktan ona sıra gelmemişti. Ama şimdi arabam ayaklanmış ve yeni evimin önüne gelmişti.

"Arabamın burada ne işi var?"

"Tanıdık bir usta halletti merak etme. Al bu da anahtarın."

Anahtarı bana fırlatırken Giray'ın bunu hangi ara yapmış olabileceğini düşünüyordum. Tam eve girecekken Cipsi'yi ve akşam gelecek misafirlerimizi hatırladım. Taşınma telaşından alışveriş yapmayı ihmal etmiştim. Kek yapmak için bile yeterli malzeme yoktu.

"Giray, markete gitmem mümkün mü?"

Giray peşimden tam eve girecekken durdu ve "Ne lazım?" dedi.

"Yumurta, süt, ekmek. Bir de kakao var mı bakmam lazım."

"Tamam. Aklına gelenleri sen bana mesaj at," dedi ve gitti.

Dolapları hızlı bir şekilde kontrol edip listeye peynir de ekleyip banyoya girdim. Soğuk yağmur suyu hücrelerime kadar işlemiş, beni ürpertiyle baş başa bırakmıştı. Hızlı bir duşun ardından en kalın kazağımı ve pantolonumu giyip mutfağa geçtim.

Akşam yemeği için menemen hazırlarken dondurucudan börek çıkardım ve pişmesi için fırına attım. Cipsi mırıldar gibi ortalıkta dolaşıyordu. Ona bakmaya, göz teması kurmaya çekiniyordum. Keşke onun fikrini alma imkânım olsaydı.

Giray geldiğinde elinde birçok poşet vardı. Tam bir ev alışverişi yapmıştı. Zaten gecikmesinden bir şeyler karıştırdığını anlamalıydım.

"Ne kadar tuttuğunu öğrenebilir miyim?"

"Saçmalama," dedi. "Bak Cipsi'ye toka aldım," diyerek elindeki kırmızı kurdeleyi gösteriyordu. Gözlerimi devirdim.

"Biraz kıza benzesin," dedi ve tokayı Cipsi'ye taktı. Cipsi istemez, hemen çıkarıp atar diye düşündüm ama salına salına ortalıkta geziniyordu. Açıkçası görüntü çok komikti. Kendimce kıkırdadım.

"Faturayı alabilir miyim? Ayrıca arabanın da giderini öğrenebilir miyim?"

"Çok güzel kokular geliyor. Ne hazırlıyorsun?"

"Yemek için menemen. Misafirimiz için de kek ve börek."

"Islak kek mi?"

"Kakaolu yaparım diye düşünmüştüm ama ıslak kek istiyorsan öyle yaparım."

"Harikasın."

Giray aldığı malzemeleri dolaplara yerleştiriyordu ve hâlâ daha para mevzusunun lafını etmemişti. Cüzdanına para koymaktan başka bir seçeneğim kalmamıştı. Yabancı bir numaranın beni aradığını gördüm ve profesyonelce cevap verdim.

"Polis Memuru Canfeza Korkmaz."

Sessizce karşı tarafın söylediklerini dinledim ve teşekkür edip telefonu kapattım.

"Kimmiş?"

"Teknik ekip. Kadının dudaklarını okuyamamışlar. Sadece "Ko" dediğini varsayıyorlar."

"Koş mu demek istedi acaba?"

Biraz düşündüm. Görüntüyü tekrar gözümün önüne getirdim. Başımı "Hayır" anlamında salladım.

"Daha uzun bir kelime olmalı." Giray'a baktım ve "Duşa girmek istersen" dedim.

"Evet iyi olur ama önce menemeni gömelim."

Taşınmaydı, Cipsi'nin özel durumuydu derken Giray, üç gündür evimde kalıyordu ve ben giderek ona daha çok bağlanıyordum. Gitmesini istemiyordum. Hatta küçük ve şu an Cipsi'ye tahsis edilmiş olsa da bir odam daha vardı ve orayı Giray için hazırlayabilirdim. Bir ev ortamını özlediği zaman gelip kalabilirdi. Koridor oyunumuza baktım ve kendi piyonumu onun piyonuna doğru bir adım attırdım.

Çocuk Çığlığı #Aşk-ı Polisiye II#Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin