3 gün sonra
Bu sabah çok enerjik uyanmıştım. Saat 6.00'dı. Rutin işlerimi halledip aşağıya kahvaltı hazırlamaya indim. Çalışan teyzeyi bir şekilde mutfaktan kovup kahvaltı hazırlamaya başladım.
Kahvaltıyı hazırlayıp masaya yerleştirdim.
Ardından mutfaktan giren annemi görüp
"Günaydın annem." İki yanağını da öptüm. O şok içinde bana bakıyordu. Daha sonra gülümseyip sarıldı.
"Bensiz sarılmak mı? Kırılıyorum ama."
Mutfak kapısından gelen babamı görüp kollarımı açtım."Günaydın babam." Baba dediğimi duyunca kollarını daha sıkı sardı bana.
Ardından ailenin geri kalanları da gelince masaya geçtik.
"Herkese günaydınlar" dedim
Barış hariç hepsi günaydın dedim.
Ardından Lodos abimin yanına gidip yaptığım yumurtadan alıp abimin ağzına attım.
"Anne sen oğluna hiç iyi bakmamışsın ya
Yenge sanada aşk olsun adam bir deri bir kemik kalmış."
Abim gülüp yanağımı öptü.Gülüp yerime geri oturdum. Güzel bir kahvaltının ardından sırasıyla babamı annemi yengemi Lodos abimi Rüzgar abimi Poyraz abimi öpüp
"Görüşürüz annecim babacım yengecim ve abiciklerimm"
Ardımdan şaşkın onları bırakıp dışarıya doğru adımladım. Kapıya doğru çıkarken duyduğum tek şey"Lan o bize abimi dedi" diye soran Rüzgar abim oldu.
Okula vardığımızda her zaman ki gibi havalı bir giriş yaptılar. Ben Savaş'ın arabasındaydım. Diğerleri Barış'ın arabasındaydı. Savaş önce kendisi inip benim kapımı açtı.
"Teşekkürler bayım."
"Emrinizdeyim efendim." Dedi ve kolunu omzuma atıp benide ilerletti.
" Rahatsız olmuyorsun değil mi?"
"Hayır " diye kısa bir cevap verdim. Ardından beni her zamanki oturdukları kamelyaya götüreceklerdi ki ona baktım oda bana baktı.
"Ben varım yanında"
"Sana bir şey sorcam"
"Tabi güzelim sor."
"Barış'ın yüzüne ne oldu?"
"Lodos abim tokat attı."
"Benim yüzümden mi?"
Elleriyle yüzümü kavrayıp
"Kendisi hakketti kendini suçlama."
Elimden tutuppp"Hadi gel seni bizimkilerle tanıştırıyım."
Oraya gidip oturduk barış gelmemişti. Tam o sırada kapıdan gelen omzunda tek kolunu takmış sırt çantası dağınık saçları ve yeşil gözleri ile bana bakıyordu. Ama onun burada ne işi var?
Buraya doğru gelince kalp atışlarım hızlanmıştı. Buraya değilde yanımızdaki kamelyaya oturdu. Oraya baktığımda Can ve Ata'yı gördüm. Onlara baktığımda onlar da bana bakıyordu. Yerimden kalkıp bizimkilerin yanına gittim.
Bu arada elimi aynaya çarptıktan sonra biraz kanamış ve yara oluştuğu için Rüzgrar abim sarmıştı ve hala sarılıydı.
Emir beni görünce kollarını açıp bekledi. Bende onu bekletmeyip direk kollarının arasına girdiim.
"Eline ne oldu?" Diye sordu Efe.
"Önemli bir şey yok. Bundan daha önemli konularımız var. Mete burada"
Onlar hiç te şaşırmıştı.
"3 gün önce geldi okula yani Salı günü sana haber vermeye çalıştık ama telefonların kapalıydı. Yaman'a sorduğumuzda rahatsız olduğunu söyledi." Dedi Defne.
"Aile arasında bir kavga çıkardık ta telefonu o sinirle Barış'ın yüzüne çarptım."
Onlarla biraz daha sohbet ettikten sonra zil çaldı. Sınıfıma doğru giderken su almadığım aklıma gelip su almak için kantine gittimm. Spor salonunun oraya geldiğimde bir el kolumu tutup ağzını kapattı ve beni soyunma odasının olduğu yere çekti.
Yeni bölümde sizce neler olacak? Hikaye güzel gidiyor mu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GERÇEK AİLEM Mİ?
Teen Fiction16 yaşından sonra hayatının değiştiğini öğrenen Yazgı yeni ailesiyle gerçek aile sevgisini hissedebilecek mi? Abileri ile iyi anlaşabilecek mi? Korhanlar tekrar eskisi gibi mutlu olabilecek mi... Hadi gelin Yazgı'nın hikayesine hep birlikte bakalım...