30🥀

12.1K 568 210
                                    

Giancarlo'nun gözünden akan yaşlar gözlerimden akan yaşlara karışıyordu. Onu ağlarken üçüncü görüşümdü. Sanki bir el kalbimi avucunun içine almış canımı yakarcasına sıkıyordu. Giancarlo'nun gözleri hâlâ kapalıydı ama gözünden yaşlar akmaya devam ediyordu.

Alnımı alnından çekip kapalı olan göz kapağına dudaklarımı değdirdim. Aynı şekilde diğer gözünden de öperek geri çekildim. Titreyen parmaklarımı yanaklarına götürdüm. Giancarlo eskiden gökyüzüne benzettiğim buz mavisi gözlerini gözlerime dikti. Parmaklarımla ıslanan yanaklarını sildim. Elimi hafif uzayan sakallarına götürüp okşadım.

"Enrico'yu seviyor muydum bilmiyorum. Ama seviyor olsaydım onu gördüğümde seni gördüğüm zamanki gibi kalbimin hızlanması ve aklımı susturması gerekmez miydi?" Giancarlo'nun kızaran gözlerinde bir umut ışığı belirdi. "Beni sevdiğini biliyorum. Her ne kadar hak etmesen de ben de seni seviyorum Carlo. İnsan aşık olacağı kişiyi seçemiyor maalesef," dedim.

Dudaklarını araladığında baş parmağımı dudaklarının üzerine getirip okşadım. "Beni ne kadar seviyorsun?" diye sordum.

Yutkundu. Elleriyle başımın iki yanından tuttu. "Sana olan sevgimi nasıl dile getirebilirim bilmiyorum ama senin için tek yegane amacım olan intikamımdan bile vazgeçerim. Sen yeter ki iste, elimden tut senin için her şeyi geride bırakırım yemin ederim," dedi kararlılıkla.

Uzanıp dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım. Dudaklarımız birbirine değerken konuştum.
" İntikamın için beni bile yakmışken arkadaşlarını yarı yolda bırakmanı istemiyorum. Ben, benim için elimi bırakmanı istiyorum Carlo. Ben artık nefes alamıyorum. Kendimi bir mezarın içindeymişim de üzerime toprak atmayı unutmuşlar gibi hissediyorum. Ben şu dört ayda hayatımın en acı gerçeklerini öğrendim. Ama oturup bunları bile düşünemedim, idrak edemedim. Ben seninleyken nefes alamadığımı fark ettim. Seni seviyorum bu bir gerçek ama sevmek bazı şeyler için yeterli değilmiş bunu öğrendim."

Giancarlo'nun gözünden akan bir damla yaş dudaklarımıza değdi. Tuzlu suyu dilimle yalayıp bir kez daha öptüm dudaklarından. Dudaklarımızı ayırdığımda sıcak nefesi dudaklarıma çarptı. " Sen de bırakıyorsun beni," dedi.

Bedenim titredi kalbim bir kez daha acıdı. "Artık yapamıyorum. Ben gözlerinin önünde her gün ölüyorum ama sen bunu görmüyorsun. Sen benim önümde can çekişsen ben öleceğimi bilsem bırakırdım seni. Çünkü sevmek böyle bir şey. Bazen sevdiğin için ondan bile vazgeçersin."

"Bana sevmeyi öğret derken bunu kastetmemiştim ama," dedi titreyen sesiyle.

"Bırak beni Carlo. Nefes almaya ihtiyacım var. Düşünmeye yalnız kalmaya ihtiyacım var. Seni görmemek senin olmadığın bir hayat bana ne hissettirecek bilmek istiyorum. Benim için elimi bırakamaz mısın patron?" dedim.

Alnını alnımdan çekip uzunca gözlerime baktı. Buz mavisi gözleri kızarmış yüzü asılmıştı." Ya bana geri gelmezsen? Ya benim olmadığım bir hayatı daha çok seversen ki sana yaşattıklarımdan sonra o hayatı seveceğinden sana olan aşkım kadar eminim." Durdu ve derin bir nefes aldı. Gözlerini yumup başını eğdi. "Biliyorum Alya, seni bırakırsam bana gelmeyeceğini biliyorum. Ben, sen olmadan nasıl yaparım? Senin benden gitmen demek benim ölüm fermanım demek." Başımı tekrar kaldırıp sert bakışlarını gözlerime dikti. Onun bu bakışları istemsizce gerilmeme neden oldu.
" Olmaz! Ne olursa olsun gitmene izin vermem. Seni bırakmayacağım! "dedi sertçe.

Gözlerimi hayal kırıklığıyla yumdum."İnsan sevdiği adamdan korkmamalı. Ama sen beni korkutuyorsun. Bana saygı duymuyorsun. Ne düşündüğüm senin hiçbir şekilde umrunda değil. Sevmek böyle bir şey değil, " dedim. Gözlerimi açtığımda Giancarlo'nun kaşları çatılmış düşünür gibi bir hali vardı.

La Mia Donna +18 İtalyan "l.ll. Seri" (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin