La Mia Donna +18 İtalyan "l.ll. Seri" (Tamamlandı)

37 🌑

Günler sonra ilk defa huzurla açtım gözlerimi. Kafamı yan tarafıma çevirdiğimde Alya'yı görmeyi beklerken yatağın ucuna oturmuş Sophia'yı gördüm. Ona kaşlarımı çatarak odanın içine baktım. Yoktu.

Sinirle yatakta doğrulup üzerimdeki yorganı attım. "Alya nerede?" diye sordum sinirle. Uyandığımda görmem gereken kadın Sophia değil karım olmalıydı. Sophia ellerini havaya kaldırıp dudak büzdü. "Alya nerede?!" diye bağırdım bu sefer.

Sophia ayağa kalkıp terasa çıktı. Sinirle arkasından çıktım ben de. Ellerini demir korkuluklara koyup ormanlık alana baktı. "Alya'yı burada gördün mü de Alya nerede diye soruyorsun Gian?" dedi.

"Dün gece yanımdaydı biliyorum. Nerede şimdi?" diye sordum.

Sophia ormanlık alandan bakışlarını çekmeden dudaklarını ısırdı. "İkiniz de delirmişsiniz. Hayır anlamıyorum birbiriniz olmadan yapamıyorsunuz ama biriniz git der biriniz de sevdiği halde gider. "Sophia durup kısa bir nefes aldı.
"Cidden tuhaf bir ilişkiniz var,"dedi burun kıvırarak.

" Sophia ne saçmalıyorsun? "dedim sabırsızca. Ben ona Alya nerede diye soruyorum o bana bizim ilişkimizin analizini yapıyor. Sophia bakışlarını kısa bir anlığına bana çevirdikten sonra tekrar ormana bakmaya başladı.

" Bu tuhaf ilişkinizin arasında o çocuğu yapmayı nasıl başardınız? Alya bir de kanserken!" dedi. Duyduklarımı ilk başta idrak edememiştim. Ağzımı açtım sonra geri kapattım. Sonra tekrar açtım ama bu sefer kapatamadım. Çocuk? Ne çocuğu? Kimin çocuğu? Alya'nın çocuğu mu vardı? İyi de kimden ne zaman oldu? Daha kaç gün oldu benden ayrılalı? Yoksa Enrico ile tekrar bir araya mı geldiler?

Kafamdaki düşüncelerden yüzüme yediğim tokatla kendime geldim. "Lan ne ara bir araya gelip çocuk yaptılar? Bu kadın beni hiç mi sevmedi? Lan daha karım o benim. Benim karım!" diye bağırdım. Sophia diğer yanağıma da sertçe vurdu.

"Adamın ayarları bozuldu. Off! Alya ya hepten bozuldu herif,"diye kendi kendine konuşan Sophia'ya odaklandım. O bana tokat mı atmıştı? Boş ver tokadı ortada bir çocuk var ona odaklan. Kimin çocuğu bu?

Sophia'nın kolundan tutup sarstım." Alya'nın çocuğu mu var? "diye sordum.

" Gian sen beni nerenle dinliyorsun? İkinizin çocuğu! Gerçi henüz annesinin karnında mercimek kadardır ama olsun. Sonuçta sizin çocuğunuz, "dedi. Dalga mı geçiyordu bu kadın benimle?

"Yani Alya Enrico'dan hamile değil öyle mi?" diye sordum şaşkınlıkla.

Sophia gözlerini kısıp boşta kalan diğer eliyle yüzüme bir kez daha vurdu. "Gian sen ne dediğinin farkında mısın? Alya'dan bahsediyoruz. Seninle evliyken seni deli gibi severken bir başkasıyla birlikte olur mu?" diye tısladı. Alya hâlâ beni seviyor muydu?

Sophia'nın kolunu bıraktım. "Alya nerede?" diye sordum tekrar. Sophia başıyla ormanı gösterdi. Hiçbir şey söylemeden terastan çıkıp odaya döndüm. Koşarak odadan da çıkıp merdivenleri indim. Bahçe kapısına doğru giderken salonda oturan kadını gördüm. Dün temizlik için geldiğini söyleyen kadındı. Bir temizlikçiye göre giyim kuşamı oldukça farklıydı.

Kadın bir anda önüme geçip kolumdan tuttu. "Sakın üzerine gitmeyin. Hamileliği çok riskli," dedi ve kolumu bıraktı. Kadına ters ters bakıp yürümeye devam ettim. Dışarıya çıkınca hiç durmadan ormanlık alana doğru yürüdüm. Çıplak ayaklarım nemli çimlere temas edince derin bir nefes aldım. Hızlıca ağaçların arasına girdim. Sık çam ağaçlarının arasından ilerlerken bakışlarımı etrafta gezdirdim.

Bu eve ilk geldiği sıralarda kaçmaya çalışırken kafasını çarptığı ağacın dibine onun için diktiğim gülü fark ettiyse büyük bir ihtimalle oradadır diye düşündüm. Biraz daha ilerledikten sonra sırtı bana dönük yere diz çökmüş Alya'yı gördüm. Olduğum yerde durup derin bir nefes aldım. Aramızda bir iki metre ya vardı ya yoktu. Geldiğimi mutlaka duymuş olmalıydı. Aradan dakikalar geçti benim kalbimde git gide hızlandı. Günlerdir her yerde aradığım kadınım buradaydı. Sesli bir soluk verdim.