36 🥀

9.3K 491 142
                                    

"Sophia, daha aklı başında bir psikiyatrist bulamadın mı?" diye sordum hemen yanı başımda oturan Sophia'ya.

Sophia kocaman açtığı gözleriyle karşımızda oturacağı koltuğu deli gibi silen kadına bakıyordu. Dirseğimle onu dürtünce bana baktı.
"Ben bulmadım bu kadını! Greta göndermiş,"dedi gözlerini devirerek. Federico ile Greta'nın ilişkisini öğrendiğinden beri Greta'dan tiksinerek bahsediyordu.

Kadının en sonunda koltuğa oturmasıyla bakışlarımızı kadına çevirdik. Dizlerinde biten siyah kalem eteğini eliyle düzelttikten sonra bize baktı. Oldukça ciddi durması beni geriyordu. Elini çantasının içine sokup bir not defteri çıkardı. İnce uzun parmaklarını sayfalarda gezdirdikten sonra kaşları kısa süreliğine havalandı. Bakışları tekrar bizde durup daha ciddi bir şekilde baktı. Daha ciddi nasıl bakılıyor? Şu an bakıyor mesela.

"Alya Marino?" dedi sorarcasına. Alya bendim de Marino kimdi? Sophia işaret parmağıyla beni gösterdi.

Elimi göğsüme götürüp "Ben mi?" dedim şaşkınlıkla.

Sophia bana gözlerini devirip kulağıma eğildi. "Alya sen resmiyette evli olduğun için kocanın soyadını kullanıyorsun ya," dedi fısıltıyla. Ben Giancarlo'nun soyadını bilmiyordum ki.

"Carlo'nun soyadı Marino mu?" diye sordum.

Sophia sıkıntılı bir nefes verdi. "Ya senin başka kocan mı var? Elbette Carlo'nun soyadı Marino," dedi sinirle.

"Ben ne bileyim Carlo'nun soyadının Marino olduğunu," dedim sinirle.

Karşımızda oturan kadın yalandan öksürünce kendi aramızda tartışmayı bırakıp kadına baktık. Kadın bana bakarak "Alya Marino siz misiniz?" diye sordu.

"Benmişim," dedim sırıtarak.

"Nasıl?" diye sordu kadın şaşkınlıkla.

"Soy ismimi sizden öğrendim de o yüzden şey ettim. Siz beni boşverin," dedim. Kadın deli olduğuna kesin ikna oldu.

"Merhaba Alya Hanım. İsmim Natalina De Luca. Buraya gelmeden önce Doktor arkadaşım Greta ile durumunuzu konuştuk. Dissosiyatif bozukluğunuzun olduğunu ve yardım almak istediğinizi söyledi. Doğru mudur?" diye sordu.
Başımı olumlu anlamda salladım. Natalina Sophia'ya bakarak " Bizi yalnız bırakabilir misiniz? "dedi.

Sophia bana baktıktan sonra ayağa kalktı ama ben elini bırakmadığım için gidemiyordu. Gergin olduğumu biliyordu o yüzden gidip gitmemek arasında kaldı. Tekrar yanıma oturup diğer elimi de tuttu. "Alya sadece bahçede olacağım. Seslendiğin an gelirim. Hem ben yanında olursam doktorla rahat konuşamayabilirsin," dedi.

Derin bir nefes alıp dudağımı ısırdım. Yirmi altı gündür neden korktuğumu bilmeden yaşıyordum. Sophia'yla halamı bulma umuduyla evine gittiğimde karşılaşmıştık. O günden beri de yanımdaydı. Biliyorum bu biraz tuhaf bir durum. Sonuçta Sophia beni öldürmek istemişti ben de ona vazo fırlatmıştım. Geçmişe mazi derler. Çok kurcalama boş ver. Haklısın. Ben hep haklıyım.

Sophia'ya başımı sallamakla yetindim. Yanımdan kalkıp bahçeye çıktı. "Alya Hanım." Doktorun bana seslenmesiyle bakışlarımı ona çevirdim. "Greta bana kanserden de bahsetti. Hiçbir tedaviyi istemediğinizi söyledi. Açık konuşmak gerekirse tedavi olmazsanız öleceksiniz,"dedi.

Yüzüme yalancı bir gülümseme yerleştirdim.
" Tedavi olsam da öleceğim. Kanserimin tedavi edilemeyecek kadar ilerlediğini biliyorum. Zaten yaşamak istediğimi de sanmıyorum, " dedim.

"Bu durumda neden dissosiyatif bozukluğunuz için bana başvurdunuz?" diye sordu gözlüklerini düzeltirken. Fazla ciddiydi.

"Unuttuğum her şeyi bir başkasından duymak değil hatırlamak istiyorum," dedim.

La Mia Donna +18 İtalyan "l.ll. Seri" (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin