La Mia Donna +18 İtalyan "l.ll. Seri" (Tamamlandı)

49 🌑

"Sia'yı nereye gönderdin? Kaç gündür ortalarda yok aradığımda ulaşılamıyor," diyen Amir'e bilmem kaçıncı defa gözlerimi devirdim.

"Kocaman adamsın göz devirip durma da cevap ver. Nerede bu kız?" diye sordu bu sefer iyice sinirlenmişti.

"İşe gönderdim Amir. Daha çok ararsın," dedim sırıtarak.

"Ben ve  bahtsız kaderim. Sen bile karınla kavuştun ben şu kıza kavuşamadım," dedi sinirle.

Yatakta doğrulup kafamın altındaki yastığı elime aldığımda Amir büzdüğü dudaklarıyla yere bakıyordu. Yastığı kafasına hedef alıp fırlattığımda kolumun gerilmesiyle göğsümdeki yaram sızladı. Canımın acısının verdiği öfkeyle de " Siktir git lan odadan! Utanmasan kavuştuğumuza oturup ağlayacaksın,"dedim.

Kafasına gelen yastığı kucağına basıp arkasına yaslandı. "Olur mu hiç öyle şey kardeşim. Ben ağlasam ağlasam mutluluktan ağlarım. O da 'karım' diye beynimizi sikmeyi bıraktığın için," dedi.

Ağzımı açıp cevap verecekken odanın kapısı açıldı. Yanımdan dimdik ayrılan kadın bitik bir halde karşımda duruyordu. Üzerimdeki çarşafı açıp kalkmak istediğimde elini havaya kaldırdı. Yavaş adımlarla yanıma gelip yatağın kenarına oturdu. Endişeli gözlerle onu izlerken o Amir'e eliyle dışarıyı işaret etti. Amir saniyeler içerisinde odadan sessizce çıkarken gözlerimi karımdan ayırmadım.

Ayağa kalkıp Amir'e fırlattığım yastığı alarak tekrar yanıma geldi. Yastığı yatağa koyup tekrar yanıma oturdu. Elimi Alya'nın yanağına götürüp okşadım. "Ne dediler de seni böyle üzdüler?" diye sordum öfkeyle.

Derin bir iç çekip elini omzuma koydu. Omzumdan ittirdiğinde sırtım yatakla buluştu. Yanıma uzandığında elimi beline götürüp kendime çektim. Alya her zaman yaptığı gibi sağ elini kalbimin üzerine koyup kafasını omzuma yasladı. Minik burnu boynuma değerken derin bir nefes aldı. "Federico'ya söyleyeyim de evden senin şampuanını ve parfümünü getirsin,"dedi.

Kalbimin üzerinde duran elinin üzerine elimi koydum. "Sevgilim neler olduğunu anlatacak mısın?" diye sordum. Neden morali bozuktu öğrenmem gerekiyordu. Onun bu hali canımı sıkıyordu.

"Efendiler ile görüşmedim halamla görüştüm,"dedi.

" Annem seni üzecek ne söyledi?"diye sordum merakla karışık yükselen öfkemle.

Alya başını omzumdan kaldırıp yüzüme baktı. "Annen?" dedi meraklı gözlerle.

Alya'nın demesiyle o kadına anne dediğimi yeni anlamıştım. "Ağzımdan öyle çıktı bir an," dedim içimden kendime kızarak.

"Anneni affetmişsin," dediğinde zorlukla yutkundum.

"Yok öyle bir şey," dedim kafasını göğsüme çekerken.

"Tamam hadi inandım," dedi yorgun sesiyle.

"Konuyu değiştirme Karıcığım. Ne dedi de seni üzdü?" diye sordum.

"Bayan Rayne demiyorsun ya da o diye de hitap etmiyorsun sen baya affetmişsin anneni," dedi.

"O kadın seni üzecek ne söyledi?" diye sordum hafif yüksek çıkan sesimle.

Alya yüzünü buruşturak kafasını kaldırıp yüzüme baktı. "Kokuyorsun," dedi.

"Ne?" diye sordum şaşkınlıkla.

"Üzerine sinen koku midemi bulandırıyor,"dedi yüzünü mümkünmüş daha çok buruşturarak. Ciddi mi değil mi diye bir müddet yüzüne baktım. Gayet de ciddi duruyordu. Yanımdan kalktığında kolumu kaldırıp kokladım kokmuyordu. Tişörtümü de kokladığımda ondan da koku alamadım.