XXX. • ● Froward Lucard.

105 31 38
                                    

۰ • ●

GEÇMİŞ.

FROWARD LUCARD.

Bir uğultu sesi, çığlığı örselercesine kuvvetliydi. Kulağına dolan bu seslerin sahibi kadına bir ucubeymiş gibi göz ucuyla baktı, ardından ayağının ucuyla onu kenara doğru itti. 

Ellerini ceplerine sıkıştırdı ve gözlerini bu sefer ceset yığını olarak adlandırdığı, adeta bir kuleyi andıran tarafa çevirdi. Bir gözü griydi, diğeri ise kehribarın aralarına ısrarla karıştığı soluk gri. Uzun siyah saçlarının önleri sarıya dönüktü. Her zaman dağınık ve her zaman güzel gözükmeleri için onları salık bırakırdı. Üzerine giyindiği siyah gömleğinin, onu soğuktan korumasına ihtiyacı bile yoktu çünkü o yaratılışı gereği ateşin içinden geliyordu.

Shezadreal.

Tanrı'lar katında ismi buydu. Cehennemde ise yerin yedi kat altına hükmedebilmiş, isimsiz tek varlık olarak bahsediliyorlardı. Bir şeytanın kendi elleriyle yarattığı ve saf ateşten oluştuğu iddia edilen ilk varlığın adı, Shezadreal'di.

Bu yüzden Tanrı'lar katında ismi, yaratılan ilk varlığın adıyla anılıyordu. Şeytanın ininde yıllarca saklanan bu yaratığın bir gün bir diğer çifti ve sonra bir diğer çifti ve sonra bir diğer çifti daha olmuştu. Şeytan, keskin zekasını kullanmış ve neredeyse inini onlarla doldurmuştu. Onları ateş yakmazdı, derileri yaratılışı gereği ateşi bir elbise olarak giyinmişti.

Gözleri iki renkti ve yüzleri neredeyse bakılamayacak haldeydi. Bir insan formunda bile değillerdi. Bazısının kolları, bazısının ayakları ve bazısının düzgün bir vücudu dahi yoktu.

Şeytan, bir süre sonra aralarında yarattığını beğenmediklerini, kendi ateşinde yakmaya çalışmış fakat başarısız olmuştu. Daha sonra hepsi bir araya gelmiş ve kendilerini yaratan şeytana baş kaldırıp, onu yok etmişlerdi.

Bir cadı ile yaptıkları antlaşma sonucu yalnızca üçü cehennemin ininden çıkabilmişti. Gerçekten istedikleri forma kavuşarak ve istedikleri güce sahip olarak...

Aralarından yalnızca birinin şanslı olacağını kim bilebilirdi?

Froward Lucard, aralarından şanslı olan tek Shezadreal'di.

İnsan formunda başarıyla dolaşabiliyor ve gerektiği yerde o korkunç haline bürünebiliyordu. Yaradılışı gereği tüm ırklardan daha üstündü ve yalnızca canı istediğinde bu üstünlüğünü pekala kullanabiliyordu.

"Bulunduğum yerde yalnız kalmak için Cehennemi terk ettim. Dünyadan da insanları yok edeceğim ki kendime yalnız bir evren yaratabileyim."

Derdi...

"Korkma, canını acıtmayacağım." demişti bir kurbanının saçlarını severken, kadın ağlamaktan şişmiş gözleriyle ona baktı. Tam göğsüne saplanan demir çubuğun ucu paslıydı ve çubuk baştan aşağıya ateş gibiydi. Çıplak elle ateşi yakaladı ve demir çubuğu birkaç defa çevirdi. Kurbanı acıyla çığlık atıyor fakat bunu umursamıyordu.

"Biraz sessiz olmayı dene, sadece tadını çıkart."

"Bırak beni, lütfen..."

Froward kaşlarını çattı ve iki elini havaya kaldırıp, demir çubuktan ellerini çekti. Tam o sırada kadın acıyla çığlık atmıştı.

"Gördün mü seni bıraktığımda da acı çekiyorsun."

"Ölmek istemiyorum." Kurbanı ağlıyorken, Froward ona tiksindirici bir bakış attı.

Vampirliğin Birinci Kuralı: WON.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin