İşte ben geldiiim... Hem de 27 sayfalık bir ölümle ;) Veee bölümde neler var neleeer.
Bu arada instagram'dan takip etmeyi unutmayın kesitler geliyor.
İnstagram: hilalmysh55
248 oy 360 yorum
Sizleri çok tutmadan bölüme alalım...
Not: Seviliyorsunuz bebeklerim!! <3 <3 <3
Az daha unutuyordum, bu bölüm ilahi bakış açısı. Haberiniz olsun :*
Genç kadın önündeki manzaraya bakarken kafasının içindeki düşüncelerin bir bir uçlarını yakıyordu. Dün gece olanlar kısa kısa aklına geldiğinde sıkıntılı nefesler veriyor ama bir yandan da söylediği onlarca kelime için kendisiyle gurur duyuyordu.
Şimdiye kadar onlarca olay yaşamış onlarca anın pişmanlığını sırtına yük etmişti. Fakat dün gece Araf'la yaşadığı karmaşa kafasında bir yere oturmuyordu.
Bir insan hem kendisi ile gurur duyup hem de yaptıklarından nasıl pişman olabilirdi ki?
Genç kadın bunun nedenini aşka yordu... Bir yandan köpek gibi pişmanlık duymana neden olurken bir yandan da kanayan yaralarının intikamını alıyor olmak mutluluk ve gurur vericiydi onun gözünde.
Ama her şeye rağmen sevdiği adamın açık yarasına elini sokmak içten içe pişmanlıkla kalbini kavuruyordu.
"Aşk denilen bu illetti kalbime musallat ederken aklımdan ne geçiyordu?" Diye sordu kendi kendine.
Aklından geçen düşüncelerle boğulduğu sırada önündeki masanın üzerinde duran telefonundan gelen sesle tüm dikkati alt üst oldu. Sıkıntı ile ekrana baktığında bunun Yasin olduğunu fark etmişti.
"Evet?" Diyerek açtı telefonu.
"Miraç Hanım araç istediğiniz gibi hazırlandı." Dedi Yasin sakin bir sesle... Genç kadının aklından geçen planları öğrenme şerefine son anda nail olmuştu ve duyduğunda yaşadığı şaşkınlığın tarifi imkansızdı.
"Bir kadın nasıl bunu düşünür... Hayır bir insan nasıl bunu düşünür? Bu fikir normal bir aklın tohumu olamaz." Diyerek kafasının içinden bunun gibi düşünceler geçirmişti Yasin. En son ise "Allah Miraç Derin'in karşısında duran kişinin yardımcısı olsun." Diyerek son noktayı koymuştu.
Genç kadını izlediği her an ona karşı duyduğu saygınlık ve hayranlık çığ gibi büyüyordu. Miraç Derin şimdiye kadar tanıdığı ve tanıyacağı tüm insanlardan üstündü onun gözünde.
"Kontrolleri sağladın mı?" Diye sordu kadın.
"Evet, bir sorun çıkmadı. Yarım saat kadar sonra şirkete sizi almak için geleceğim." Dedi.
"Pamir'i hallettin mi?" Bunu sorarken içten içe sıkıntılı bir nefes verdi.
"Hallettim efendim. Kesinlikle peşinize takılacak."
Miraç bir an için bu kadarının fazla olup olmadığını düşündü. İleri mi gidiyorum düşüncesi kafasının içinde dalga dalga büyürken bu şüphenin daha fazla kalbine kök salmasına izin vermemek için düşünmemeyi tercih etti.
"Güzel." Demekle yetindi sadece. Sonra ise telefonu kapattı ve Fred'le kısa bir görüşme yapıp Araf'ın ne durumda olduğunu sordu. Aldığı cevap hoşuna gitmese de şimdilik içinde büyüttüğü sıkıntıları zihnindeki tozlu bir halının altına süpürmekle yetindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAFİR
Teen FictionSafir Mavisi gözlerin kömür Karası gözlere değdiği an başladı onların hikayesi... Kalbinin kepenklerini daha beş yaşında indirmiş bir kız çocuğunun kapısını çalan kömür karası gözler... Daha ufacık bir çocukken hayatın üzerine bıraktığı sorumlulukla...