SAFİR

66.BÖLÜM:"GÜNIŞIĞI"

Bölüm süresi bu kadar uzadığı için kusuruma bakmayın canlarım. Bilgisayarla ilgili bir sorun yaşadım yetmezmiş gibi bir de covid oldum ve birazcık ağır atlattım. O yüzden de geçen hafta atacağım bölümü ancak şu an atabildim. 

Keyifli Okumalar  

265 oy 360 yorum 

instagram: hilalmysh55

Uykunun üzerime bıraktığı bulanıklıktan kurtulmaya başladığımda ilk hissettiğimde perdelerin arasından içeri vuran güneş ışıklarının parlaklığıydı. Uzun zaman sonra rahat bir uyku çekmiştim ve bu son zamanlarda ihtiyacım olan en önemli şeylerden biriydi.

Yattığım yerde gerinme isteği ile yavaşça kımıldandığımda önce çıplak vücuduma değen çarşafları hissettim hemen sonra ise yanımda yatan iri bedenin içimi ısıtan sıcaklığı ve yakınlığı...

Gözlerimi açmak için dirensem de yüzümün onun göğsünde olduğunu ve onun sıcaklığından dolayı birazcık nemlendiğinin farkındaydım. Parmalarım onun şekilli karnının üzerindeydi.

İçime çektiğim nefesle uzun zamandır özlediğim o cennet kokusunu içime çektim. Bir adam nasıl bu kadar güzel kokardı? Ya da onun bu kokusu sadece bana mı bu kadar eşsiz geliyordu?

İçimdeki çirkef Miraç uyku sersemi bir şekilde yattığı yerden doğruldu ve kabarık saçlarını umursamadan gözlerini ovuşturdu. 'Umarım sadece bize öyle geliyordur.' diye mırıldandı. Araf'ın bu eşsiz kokusunu başka biri tArafından biliniyor olması rahatsızlık hissettirmişti.

Yattığım yerde ona biraz daha sokulup bacaklarımı bacaklarını arasına soktum. Uzun ve çıplak bacaklarını hissetmek içimin gıdıklanmasına neden oluyordu. Bunu hissetmek dudaklarımda benden izinsiz bir gülümsemeye yol verdi.

"Yine başladın sürtünmeye." Onun kalın ve uykudan dolayı boğuk çıkan sesi ile irkildim. Uykunun verdiği ağırlığa rağmen gözlerimi açıp onun tenini kısacık bir süre izledim.

"Ben bir şey yapmadım." Diyebilmek biraz zamanı mı almıştı.

Alayla verdiği nefesi saçlarıma karıştı. "Tabi bacağıma sürttüğün bacağın kesinlikle benim hayal ürünüm." Dedi bilmiş bir sesle.

"Evet. Öyle tuhaf şeyleri hep uyduruyorsun ki sen." Diyerek alay ettim ve hemen sonra burumu onun göğsüne sürtüp içime derin bir nefes çektim.

Benim yaptığım hareketle birlikte kısacık bir an aldığı nefes sekteye uğradı. "Şu an bunu da mı ben uyduruyorum." Diye homurdanırken sesi oldukça neşeliydi. Hızlanan nefeslerini hissedebiliyordum hızlı kalp atışları kulağıma çalınırken farkında olmadan benden güldüm.

"Kesinlikle." Derken oyuncu bir sesim vardı.

"Demek öyle," diye mırıldandı ve belimdeki elini çıplak kalçama indirip yavaşça sıktı.

Onun elini hissettiğimde irkildim. "Hey..." Sesim uykunun verdiği mahmurlukla boğuk ama neşeliydi.

"Bu kesinlikle senin hayal ürünün." Diyerek beni taklit etti.

Onun verdiği cevaba kıkırdarken gülümsememi ve neşemi şu an saklamam imkansızdı. "Hım... Böyle şeyler hayal etmeyi sevdim o zaman." Diyerek onu biraz daha sokuldum.

Çıplak bedenimin her bir noktasını onun bedenine yaslamamı isteyen dürtülerimle başa çıkmak oldukça zordu...

"Sen gerçekten de cadısın." Diye mırıldandı hemen sonra ise beni tamamen üzerine çekip bedeninin üzerine uzanmamı sağladı. Bunu o kadar hızlı yapmıştı ki ister istemez afallamış ve kısık bir çığlık atmıştım.