19

776 74 12
                                    

Mark Eliyahu- Journey

Nolur fon müziğiyle okuyun müziksiz tadı kaçıyo:(
İyi okumalar çiçekler🌸
Bu arada en sevdiğiniz çiçek ne (benimki papatya)

Ertesi gün sana kavuşacağım için uyumadığım geceler var benim.
-Cemal Süreya

İnsanın içi sevmekten acır mıydı?
Ya da aşk gözüktüğü kadar masum bir duygu muydu?
Bana kalırsa aşk öldürücü güçte bir duyguydu. Acı veriyordu o duygu. Bir kanser gibi alıştırıyordu başta vücuda, sonra ise aynı kemoterapi gören bir hasta misali insanı günden güne eritiyordu. Belki diyordun, bir umut vardır. Belki kurtulurum bu acıdan. İlaçlar içiyordun. Kendini zehirliyordun ilaçlarla.
En sonunda ise elinde kalan soğumuş hisler, elemli bakışlar, boş sigara paketleri.

Aramızda olan birkaç metreyi aştım. O da zorlukla bahçe kapısına kadar gelmişti.
Bakışlarını zorlukla yerde sabitlemişti, başında koyu kahverengi bir şal gelişigüzel sarılmıştı. Siyah feracesi her zamanki gibi üzerindeydi.
İçi sisli bakışları yeşil bir vadi gibiydi.

Birkaç saniye boyunca ikimizde sustuk. En sonunda cesaretimi toplayıp sesimin titrek çıkmaması için uğraşarak konuştum.
"Geldin."

Başını dalgınca salladı. "Geldim."

Boğazımda koca bir yumru vardı. Yutkunamıyordum. Nefes alamıyordum.

Bakışları koşa bir an üzerimde dolaştı. "Namaza başlamışsın hayırlı olsun."

Başımı hafifçe salladım. "Evet başladım. Sen nasılsın? Yani en son gördüğümde biraz kafan karışıktı."

Başını sallayarak onayladı. Şu an kendimi  liseli gençler gibi hissediyordum. Heyecandan iki kelimeyi birleştiremiyordum.

Heyecanla konuştum.

"Dua!"

"Pars!"

Aynı anda adlarımızı söylememize hafifçe tebessüm ettim. "Önce sen söyle.."

"Tamam. Pars, ben o gün söylediğin şeyi çok düşündüm. O anda bir cevap veremedim farkındayım ama beklediğim bir şey değildi."

Bakışlarım devam et der gibiydi. "Bir sonuca vardın mı peki?"

Başını sallayarak onayladı. "Vardım ama bunu nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum.. o hislerin hala geçerli mi onu da bilmiyorum ama-"

"Tabiki de geçerli!" Diye çıkıştım. "Bir ömür de geçerli olacak. Hem ben iki gün sonra unutacağım birine aşık olacak bir adam mıyım?"

Gaza gelerek yüksek sesle söylediğim lafla birlikte yanakları mümkünmüş gibi daha çok kızardı. "Deme öyle.. abimler duyacak."

İçime dolan hislerin heyecanıyla dudağımı ısırdım. Bu kızın uysal tavırları beni bitiriyordu. "Öyle ama."

Net bir şekilde kurduğum cümleyle başını sallamıştı. "Anladım.. bak ben de açmak isterim düşüncelerimi ama ben o kadar rahat değilim.. hem abimler-"

Yeşil renkli evin camından çıkan bedenle birlikte sözü kesildi. "Dua! Nerdesin kızım hadi! İşe gecikiyorum bak bir ekmek almaya gittin altı üstü."

Yeşil Gözlü KuğuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin