7.Bölüm

23.3K 836 67
                                    

Selam çiçeklerim! 🌼

Oy vermeden bölüme geçilmiyormuş asdfhjk

Desteğinizi bekliyorum.

*Öğlene doğru oldukça acıkmıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*
Öğlene doğru oldukça acıkmıştım. Sabah teyzem benden yarım saat kadar sonra hemen gelmişti. Geç gelmeyeceğini elbette biliyordum. Şimdi ise kahvaltı yapmamanın pişmanlığını çekiyordum.
Karnımdan gelen sesleri teyzem duyarsa diline düşerdim.

"Teyze bir şeyler mi alsak?"

Fırına süreceği ekmeklerin üzerini çizmekle uğraştığı sırada başını kısa bir an bana çevirip ardından tekrar işine döndü.

"Kahvaltıdan kalkalı daha iki saat oldu. Acıkmadım ben,"

Sen acıkmadın da ben açlıktan ölüyorum be teyze!

Elimi kafama atıp stresle kaşıdım. Önümdeki önlüğün ipiyle oynarken teyzeme bakmaya devam ediyordum.

"Şöyle bir sucuklu kaşarlı tost olsa, yemez misin yani?"

Yüzümdeki sırıtışa ağzımın suyu da eşlik edecekti neredeyse.

"Yemem Ferah,"

Oturduğum yerde of'layıp ayağa kalktım. O yemeyecekse ben yiyecektim.
Askıdaki çantamdan biraz nakit para alıp zaten açık olan kapıya ilerledim.

"Hayırdır, nereye?"

Kapıdan çıkmadan önce duyması için sesimi yükselterek konuştum.

"Açlıktan ölmemek için yiyecek bir şeyler almaya!"

Sıcağın altında yürürken kısa kollu tişörtümün kollarını katladım. Sıfır kol, atlet tarzı bir şey olmuştu. En azından daha serin hissettirdiği bir gerçekti.
Sokağın sonuna ilerleyip büfeden bol malzemeli tostumu alarak aynı yolun dönüşünde yürürken yemeye başlamıştım.

Sıralı dükkanların önünden geçerken,  fırın çoktan gözüme ilişmişti. Adımlarımı hızlandırdığımda çapraz dükkanın önündeki hareketlilikle o tarafa baktım. Macit abi mahalleden bir teyzeyle pazarlık içindeydi. Gülerek izlemeye karar verip minik adımlarla o tarafa ilerledim.

Çok geçmeden kazanan mahallenin teyzesi olurken Macit abi, gülümseyerek göndermişti kadıncağızı.
Dükkana gireceği sırada beni farkederek yönünü değiştirip bana döndü.

Elimdeki tostuma kayan gözleri hemen ardından gözlerimi buldu.

"Yine ne kadar zarar ettin?"

Yüzünü buruşturup elini havada öylesine salladı.

"Her zamanki gibi on, on beş civarı. Nasıl caydırıcılar bilmiyorsun sen,"

Ben mi bilmiyordum?

"Valla en iyi pazarlık bizim fırında dönüyor. Teyzem olmasa millet bedavaya alabilecek benden ekmeği."

FERAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin