Vee telafi bölümü... ❄
Oylamayı unutmayalım lütfen, ara satırlara yorum da yapıp fikirlerinizi belirtmenizi bekliyorum... 😚😚🪶🪶🪶
"İhanetler, itiraflar, gerçekler, yalan aşklar ve sahte sevgililer... "
༄༄༄
Günümüz...
Rüzgarın tenimde bıraktığı küçük ısırıklar ve namludan çıkan kör kurşunun sesiydi canımı acıtan. Gözlerim sımsıkı, ellerim yumruk halinde, omuzlarım düşük, bedenim titrek... Bir adım atsam beni içine çekecek koskocaman bir deniz... Arkamı dönsem beni öldürmeye kararlı bir sevdalı...
Sevda bu muydu sahiden de? Birini uğruna feda etmek miydi? Nasıl bir sevdaydı bu? Önce yaşatan, sonra öldüren... Önce beyazlarla süsleyen, sonra karalara gömen...
Gözlerim hala sımsıkı kapalıydı. Bedenim tir tir titrerken yanımdan hızla geçip yerine rüzgarını bıraktığı bir şey geçti. Anlamadım. Ama ölmemiştim, tenime saplanmamıştı o kurşun. Almamıştı canımı.
Yavaş yavaş gözlerimi açtım. Açılan göz kapaklarımdan içeri gün ışığı girdi. Aşağıdaki hırçın denize baktım, hala asiydi. Gözümü masmavi gökyüzüne çevirdim hala rengini koruyordu. Yumruklarımı gevşettim. Hazır mıydım, ona bakabilir miydim?
Yapmak zorundaydım...
Yavaşça denize sırtımı döndüm. Yüzümü ona doğru çevirdiğimde bana bakmıyordu. Dizlerini yere koymuş, elindeki silahı toprağa bastırmış, başını da silaha dayamıştı. Sarsılan omuzlarından ağladığını görebiliyordum. Hareket etmedim, durdum.
"Neden? " dedim soğuk bir sesle. Başını kaldırmadı, hareket dahi etmedi. Sadece sarsılan omuzlarını durdurdu.
"Yapamadım." dedi aciz bir sesle. Gülümsedim, dudaklarım yukarı doğru kıvrılırken aralandı.
"Neden? Çok kararlıydın neden yapmadın? " Hala bana bakmıyordu, gözleri kapalı mıydı bilmiyordum. Göremiyordum yüzünün hiçbir zerresini, şu an ne hissediyor bilemiyordum.
"Yapamadım." dedi tekrar ve devam etti. "Yapamam! "
Bu sefer gülümsemekle kalmadım, büyük bir kahkaha attım. Bana hala bakmıyordu, onun bu acizliğinden yararlanarak daha çok güldüm. Delirmiş gibiydim ama hala aklım yerindeydi. Keşke delirseydim...
"Yapacaksın." dedim üstüne basa basa. "Madem beni buraya getirdin, madem kafanda her şeyi bitirdin, madem bana gerçek yüzünü gösterdin; o zaman bitireceksin her şeyi, yapacaksın. "
Sustum, sustu. Zaten konuşmuyordu, ağlamayı da bıraktı. Hislerim beni terk etmişti, onu da terk etti. Aklım kendini kaybetmişti, onu da kaybetti.
"Hayır, yapmayacağım. " dedi sonra. Kaşlarımı çattım. "Seni öldüremem, sana bunu yapamam. "
"Yapacaksın. Sen beni öldüreceksin! " dedim ben de onunla inatlaşarak. O ise başını sağa sola sallıyordu.
"Yapmayacağım Mehir, yapamam. Ben çok, çok özür dilerim senden. Seni buraya getirdim, seni o namlunun hedefi yaptım, seni üzdüm... Ne olur affet, çok üzgünüm. " Neden dönmüştü şimdi, neden beni öldürmüyordu? Hani neredeydi ilk geldiğimizdeki o adam, neredeydi o sert ses tınısıyla konuşan adam?
Yoktu...
"Sen... " dedim ve beynime hücum eden sinirlerle ona doğru birkaç adım attım. O ise hala bana bakmıyordu, hala başı yere eğikti. "Sen benden özür dileyemezsin. Beni buralara getirip, ölümle tanıştırıp, bana yapamayacağını söyleyemezsin. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Senden Kalanlar Vaveyla (I)
ChickLitİnsan önce doğar, gözlerini açar hayata, sonra gelişir, hayatı öğrenir bu süreçte, hayat onu yıpratır ve en sonunda da öldürür. Bazı insanlar vardır hak ettiği zaman, hak ettiği yerde; ama bazı insanlar da vardır hak etmediği zaman, hak etmedi yerde...