ON BİRİNCİ BÖLÜM

143 136 3
                                    

Ben geldimmm. 😇
İyi okumalar diliyorum bebişlerim, lütfen bölümü oylamayı unutmayın. 🦋
Sizleri seviyorummm 💋💋

🪶🪶🪶

"Ölümün kıyısında bir kızın ne gibi bir isteği olabilirdi? "

                                                    ༄༄༄

Günümüz…

Niye yalan söyleyeyim ki, demişti bana… Kalbimi acıta acıta yüzüme vurulan gerçeklerle yüzleşmiştim ben. Bir babanın evladına kıyamayacağını sanırken kendisi tarafından ölüme mahkum edilmiştim ben. Neydi bu, hangi dünyanın adaletiydi? Burası nasıl bir cehennemdi böyle, neredeydi hani benim sevdiklerim?

Ya karşımdaki bu adam… Tanıdığımı sandığım, sırrımı paylaştığım, birlikte olduğum, dostum olduğunu sandığım, ailem sandığım o adam neredeydi? Kimdi bu, neden böyleydi, ne olmuştu ona, neden olmuştu ya da?

Karşımda bana doğrultulan bir silah… Ateş almak için can çırpınan bir namlu… Beni düşürmek için acele eden bir rüzgar… Bedenimi içine hapsetmek isteyen dalgalar…

Hiç mi sevmemişlerdi beni? Hiç mi sinmemiştim içlerine? Ben ölünce ne olacaktı, bitecek miydi sahiden her şey? Bu kadar mı sıkılmışlardı benden, bu kadar mıydı ömrüm? Sonum muydu burası benim gerçekten de, Azrail bekliyor muydu beni gökte siyah tüylerini üstüme dökerek? Sırtıma bir yük olup kanatlandıracak mıydı beni o tüyler, şu canımı alıp göklere mı çıkaracaklardı ruhumu?

"Mehir… " dedi kısık sesiyle. Gözlerim yere bakarken birden onunkilere değdi. İçim titredi. "Ağlama."

Güldüm. Sinirlerim öyle bozulmuştu ki sözlerine sadece gülmek geliyordu içimden. Hem komik değil miydi, öldüreceği birinin neden ağlamamasını isterdi ki insan?

"Neden? " dedim kahkahamı kontrol altına almaya çalışarak. "Biraz sonra öleceğimi biliyorum ben. O üstüme doğrultuğun namludan bir kurşun çıkıp benim kalbime saplanacak, açılan yaradan tonlarca kan akacak, Azrail'in döktüğü siyah tüyler ruhumu göklere çıkaracak. Şu aşağıdaki birbirine vuran dalgalar bedenimi esareti altına alacak. Ve benim katilim sen olacaksın. Ben ağlamayayım tamam, o zaman kim ağlasın? Sen mi, beni öldüren katilim mi ağlasın? Kim, söylesene! "

Yüksek sesim dağlardan yankılanıp kulaklarıma geri girdiğinde bir adım daha atıp bana yaklaştığını gördüm. Hareket edemedim, zira atacak bir adımım sonsuz boşluktu…

"Ben ağlamam." dedi düz bir sesle. Dudaklarım alayla yukarı kıvrıldı.

"Bende öyle tahmin ediyordum zaten. Sen ağlamazsın, çünkü sen kal…" diyecekken sözümü kesti.

"Çünkü ben bir tek sana ağlarım. " Sözleri duymayı beklediğim sözler değildi. Kaşlarımı çatıldığımda ona baktım sadece. "Ben bir tek seninle ölürüm Mehir. "

Bu bir itiraf mıydı? Neydi bu? Anlamıyordum, o kadar üstü kapalı konuşuyordu ki hiçbir şey anlaşılmıyordu.

"Ne? " dedim sesimi kontrol etmeye çalışarak. Yine de kısık ve titrek çıkmıştı, başaramamıştım.

"Duydun işte, ben sadece seninle doğar, sadece seninle ölürüm. " Hala anlamıyordum, ne diyordu böyle?

"Ne demek bu? " dedim bu sefer de.

"Bu… " dedi ve sustu. Biraz bekleyip devam etti. "Bu bir itiraf Mehir, sen öldükten sonra benim de öleceğimin bir itirafı. Bu dünyada sen yoksan benim de olmayacağımın bir itirafı. Burada sadece senin bedeninin değil, benim bedenimin de bu hırçın dalgalara karışacağının itirafı... "

Senden Kalanlar Vaveyla (I) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin