Nihayet o güzel sabaha uyanmışlardı, bebekleriyle tanışacakları mucize günün güzel sabahına. Bir ömür unutulmayacak anılara bir yenisini daha ekleme zamanıydı, daha bir sürüsünün arasına, daha bir sürüsünün umudu ve hayaliyle... Erkenden uyanmıştı ikisi de.
- Günaydın canım
- Günaydın, erken uyanmışsın sen de
- Seninle geçen her sabahımın kıymetini biliyorum Safiye'm ama bu sabah başka. Keyfini çıkarmak istedim uzun uzun. Uyku ile harcanamayacak kadar kıymetli...
- Ne güzel böyle uyanmak... Seni her gördüğümde heyecanlanıyorum hiç değişmedi bu. Ama bu sabah başka. Bak! (elini tutup kendi kalbine götürdü Naci'nin elini, pır pır atıyordu) İki kişilik çünkü...
Gülümsedi Naci karısının çocuksu heyecanına: Hemen kahvaltımızı edelim de gidelim o zaman, hemen tanışalım onunla.
Keyifle birlikte hazırladılar kahvaltılarını, Naci'nin itirazlarına rağmen :)
- Hayatım sen otursaydın ben hazırlarım
- Olur mu Naci? Bugün özel bir gün her şeyi paylaştığımız gibi bunu da paylaşacağız. Hem oturunca zaman hiç geçmiyor hem de seninle mutfakta olmayı seviyorum ben.
- Ben seninle her şeyi seviyorum Safiye'm.. Yorulursan söyle ama olur mu?
- Tamamm
- Söyle bakalım ne istiyorsun benden kahvaltıda, hemen yapayım güzel karıma
- Ay Naci, sen bir kere krep yapmıştın çok güzeldi. Yapar mısın tekrar? (Safiye yutkundu hevesle çocuk gibi gözlerinin içine baktı Naci'nin)
- Benim karımın canı krep mi istemiş? Yapmaz mıyım Safiye'm, siz yeter ki isteyin...
Naci krep hamurunu hazırlarken Safiye yumurtaları çıkardı dolaptan. Çırpmak için bir kaseye ilk yumurtayı kırmıştı ki değişik bir koku hissetti. Eğildi, bozulmuş mu diye yumurtayı kokladı. Çok kötü kokuyordu: "Iyyy" diye uzaklaştırdı burnunu hemen yumurtadan.
- Ne oldu Safiye'm?
- Ay Naci bozulmuş bu yumurtalar! Çok kötü kokuyorlar, vallahi midem bulandı.
- Nasıl olur Safiye'm yeni aldım ben onları daha.
- Bozulmuş işte Naci, bak
Naci kaseyi eline aldı burnuna yaklaştırdı. Ama normal yumurta kokuyordu, bozuk değildi: Safiye'm kokmuyor ki bu, normal yani
- Nasıl normal Naci, burnun mu tıkalı senin?
Safiye bir kere daha koklamayı denedi ama neredeyse kusacaktı. Lavaboya koşmamak için zor direnerek ağzını kapattı.
- Naci dayanamıyorum, dök şunu Allah aşkına.
Naci karısının hamilelik nedeniyle kokulara hassasiyet yaşamaya başladığını anlayınca gülümsedi, Safiye'siyle bebeği ile ilgili her aşamayı yaşamak için sabırsızlanıyordu.
- Tamam Safiye'm attım bak. Bugün de yumurta olmasın ne olacak? Yenisini alırız doktordan gelirken istediğin gibi. Geçti mi bulantın?
- Hı-hı daha iyi. Ama çok acıktım ben Naci, midem gurulduyor valla
- Tamam Safiye'm hazır zaten, başlıyorum ben pişirmeye şimdi.
Naci ustalıkla döndürdü krepleri tavada, güzel kokular yayıldı etrafa. Safiye hayranlıkla izledi kocasını.
- Beni mi izliyorsun sen? :)
- Hı-hı. Çok güzel görünüyors... Krepler yani çok güzel. Öğreneyim diye
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şiir
RomanceOdaya girdiler ve sonrası tamamen hayal gücümüze kaldı. Ve ben izlediğimden beri hayal etmeden duramıyorum onları. O zaman birlikte hayal edelim bu şiir çiftin göremediğimiz, içimizde kalan anlarını...