Bölüm 15

780 35 8
                                    

- Ne güzel bir günaydın bu böyle

- Hep şiirler fısıldayacağım kulağınıza demiştim ela gözlüm...

- Kalkalım ama artık Naci, nasıl yaşayacağız böyle bilmiyorum. Doyamıyorum sana. 

- Benim yaşamak dediğim sana dokunmak Safiye'm (elini usulca gezdirdi kolunda)

- Hayatım seninle böyle bütün gün yataktan çıkmamak, güzel sesinden şiirler dinlemek, sadece sana dokunmak isterdim ama Gülbenlere dün de gidemedim biliyorsun. Kahvaltıyı orada yapalım diyorum. Yardım edeyim ona.

- İyi düşündün karıcım gidelim tabi. Sonra kızıyorsun diye şimdiden uyarayım kendini yormak yok tamam mı?

- Tamam Naci. Hem bakıyorum da dün gece öyle demiyordun

Çapkınca gülümsedi Naci: Seni sadece ben yorabilirim hayatım. Hem dinlenmek o bizim için biliyorsun ;)

- Ben biliyorum senin dinlenmelerini hadi, hadi :)

Yalandan omzuna bir iki tokat vurup gülümseyerek ayağa kalkmasını sağladı kocasının. Naci elini uzattı ona: Yavaş Safiye'm, tut elimi

- Naci ya gören de 9 aylık hamileyim de zorlanıyorum kalkarken sanacak. Bir şeyim yok daha benim. Aa sakin olacaktın hani, iyiyim ben

- Başın dönmesin diye Safiye'm. Sen yavaş ol yine de 

- Tamam Naci bak kalktım, dönmedi başım da. Oldu mu?

Naci başını sallayıp öpücük attı karısına.

- Yok akıllanmayacaksın sen. Ben yüzümü yıkarken hazırlan hadi sen de. Çıkamayacağız yoksa bugün odadan.Bana uyarNacii, diyip gülerek çıktı odadan Safiye.

Yüzünü yıkayıp salona geçti.

- Baba hadi kahvaltıya Gülbenlere gidelim. Dün de göremedim özledim Masalı da.

- Ben de özledim torunumu gidelim hadi. Sizin yapacağınız yok onu sevelim bari

- Aman baba ya hadi

Naci yanlarına gelmişti tam bu sırada: Günaydın

- Saat kaç oldu damat maşallah ne günaydını? Torun hatrına ses çıkarmıyoruz ama orda da bir icraat yok. Siz dinleneceğiz diye gidiyorsunuz odaya da gerçekten uyuyor musunuz hep bilmiyorum ki

Hikmet böyle söylenip hazırlanmak için odasına giderken Safiye de Naci de kızarmıştı utançtan.

- Babanın da aklı iyice gitti Naci yani tövbe estağfurullah. Laflara bak

- Yaşlılık işte Safiye'm ne yapalım. Hem versek müjdeli haberi o da rahatlayacak biz de. Söylesek mi ki acaba? Baba için yani

- Hayır! Naci daha dün konuştuk. Vallahi geriyorsun bak beni ya

- Gerilme sen hayatım tamam, sustum. Gerilme sakin ol

Safiye istemediği konuları kapatmanın yolunu bulmuştu, bebeğine teşekkür etti gülümseyerek içinden.

Hazırlanıp hep birlikte Gülbenlere gittiler. Safiye hemen Masal'ı sevmek istiyordu.

Gülben kapıyı açar açmaz: Hoşgeldiniz abla

- Hoşbulduk Gülben. Nerede benim güzel yeğenim 

- Aa abla bakıyorum da pabucumuz dama atıldı. 

- Evet nerede benim torunum 

- Yok vallahi unutulduk biz Esat

Safiye Masalın odasına gitti hemen kucağına aldı onu, uzun uzun kokladı.

ŞiirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin