36.Bölüm 🖤 Dedikodu

12.4K 1.2K 184
                                    


Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar 🖤

Not : Yeni bölüm güncellemesini beğeni ve okunma sayısına göre yapıyorum.


36.Bölüm


1 Ay Önce


Günler hızlı ilerliyordu. Stolas ile vakit geçirmek olağan bir duruma dönüşmüş, ayrılamaz hale gelmiştik. Sabah kahvaltısıyla başlayan muhabbetimiz, gece geç saatlere kadar devam ediyordu.

Tarihten, bilimden, kitaplardan söz ediyor; Stolas'ın birebir şahit olduğu olayları anlatmasını ilgiyle dinliyordum. Şeytan olması bir yana fazla bilgiyle dolu olması beni kendine çekiyordu. Bunu biliyor olsa gerek, bilmediğim esrarlı hikayelere kadar her şeyi anlatıyordu.

Bazı zamanlar Yer Altı ülkesinin karanlık dehlizlerine yolculuk da yapıyorduk. Stolas işi olduğunda bile beni yanından ayırmıyor, sanki başıma bir şey gelecek korkusuyla sarayda bile bırakamıyordu.

Bunun sebebini Cehennemde olduğumuz için çok sorgulamıyordum ancak Stolas'ın korumacılığı gün geçtikçe gözle görülür bir hale geliyordu. Bu durumu çok sorgulamıyordum. Birbirimize duyduğumuz derin duygular bizi korumacı hale getiriyor, olabilirdi.

Ancak Lilith'in geldiği akşam aldığım öpücük dışında, Stolas ile başka bir temas yaşamamıştık. Bu durum beni hem rahatlatıyor, hem de içten içe gücendiriyordu.

Onu yeniden öpmek hissettirdiği duygulara yeniden dokunmak istiyordum. Bana her yaklaştığında kalbim istekle atarken, Stolas pek oralı olmuyordu.

Bu duruma belki de sevinmeliydim. Şeytan'ı öpmenin ne gibi sonuçlar doğuracağını bilmek bir yana tamamen mantık dışı bir istekti! Nasıl olur da dünya üzerindeki en lanetli varlığa kolayca çekilebilirdim? Onunla tanışmamızın üstünden iki ay geçmesine rağmen nasıl olur da Stolas'a bu kadar çabuk ısınabilirdim?

Hem Stolas her zaman yaptığı şeylerde bir çıkar olduğunu dile getirirdi. Eğer elde edeceği bir şey olmasa bana yaklaşmazdı, diye düşünüyordum. Sorular, çeşitli varsayımlar beni sonuçsuz bırakıyor, bir Şeytan'ın bana hangi sebeple yaklaşabileceğini bulamıyordum.

Belki de sebep annemdi! Bir iblisin kızı olmam Stolas'ı cezbediyor, kötülüğümü erken ortaya çıkarmak istiyordu.

Büyük, geniş bir kütüphanede Stolas ile karşı karşıya kitap okurken en azından aklımdan geçenler bunlardı.

Kafasını eğdiği kitaptan gözlerini ayırmadan, "Düşüncelerin başımı ağrıtıyor!" dedi.

Kaşlarımı çattım. "Öyleyse dinleme!"

Düşüncelerimin biri, özellikle Stolas, tarafından duyulduğunu bilmek sinir bozucuydu. Herhangi bir mahremiyetim ya da özelim kalmıyordu.

Bin metre karelik bir alanı kapsayan kütüphanenin duvarları kitap raflarından oluşuyordu. Yerden metrelerce yüksekteki tavana kadar uzanıyor, vitray pencerelerle süslü cam tavan yere mavimsi şekiller bırakıyordu. Bazı kitap raflarının önünde kitaplara ulaşmak için merdivenler bulunuyor, naftalin kokusu çevremizi dolaşıyordu.

Kütüphanenin zemini birkaç masa ve rahat okuma koltuğundan oluşuyordu. Neyse ki dekorasyona çeşitli şeytani portreler ya da ikonlar eklenmemişti. Sıradan, normal bir yerdi.

Üç metre uzunluğu bulunan masanın bir ucunda Stolas, öbüründe ben oturuyordum. Stolas yan dönmüş bir halde bacaklarını masaya uzatmış, eline kalın bir kitap almıştı.

CEHENNEM ÇİÇEĞİ (BİTTİ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin