♪ The Neighbourhood - Softcore
Gene mutluluk dolu tatlış bir bölüm, iyi okumalarr <3
---
Eline benim hediyemi aldığında nefesimi verdim, hediyeye yakınımda olduğu için uzandım, solumdan aldıktan sonra yanımda oturan Five' a döndüm. Geldiğimizden beri yüzüne doğru dürüst bakmamıştım, bilerek. Yaptığından dolayı ona hala kızgındım. Five sandalyesinde doğruldu. Elimdeki kutuya baktım, ne diyeceğimi bilemeyerek, uzattım.
"Yani, ne alacağımı pek bilemedim. Beğenirsin umarım." Five' ın yüzüne silik bir gülümseme yerleşti,
"Belki beğenirim," Kendimi tutamayarak burnumdan güldüm, elimden kutuyu aldı.
Five kutuyu bacağının üstüne bırakarak kurdelesini çözdü, paketini yırttı, bir kutuyla karşılaştı. Gözlerim kutudan ayrılarak yeşil gözlerini buldu.
Umarım beğenir,
Kutunun kapağını açtı, tutarak geri çekti. Yutkunmama engel olamadım. Kupayı eline alırken burnundan güldüğünü duydum, sessizdi ama yanında olduğumdan duymuştum. Kupayı kısa bir süre inceledi, ardından yerine koyarak kahve paketinin üstündeki yazıyı kendine çevirdi.
"En sevdiğimi almışsın," diye mırıldandı. Omuz silktim, benim de en sevdiğimdi. O yüzden almıştım. Kafasını kaldırmadan tekrar kapağı kapattı.
"Hadi gene iyisin, beğendim."
"Sevindim," dedim alayla.
"Evet, Fiveella da hediyesini aldığına göre, sıradaki hediyemiz..." dedi "z" yi uzatarak. İnce uzun kutuyu aldı, Five' ın hediyesini. Five kalkarak kutuyu yere bıraktı, ardından Klaus' tan hediyesini aldı. Vanya' ya uzattı hediyeyi.
"Tam sana göre, sıra dışı bir hediye," dedi Five kinaye yaparak. Gülümsediği sesinden belliydi. Vanya' yla diğerlerine göre biraz daha yakınlardı, çok belli etmiyorlardı ama anlamıştım. Vanya güldü ve kalkmadan eğilerek hediyeyi aldı. Aralarında bir espriydi galiba, sıra dışı.
Paketini yırttı, ince uzun kutudan zaten ne olduğunu anlamış olmalıydı. Paketi siyah olan kutuyu görünce şaşırdı. "Çok istediğim bir yaydı bu," Kutuyu açınca kaşları havalandı. "Nereden biliyorsun ki?" Allison ona dönerek asker selamı verdi, All söylemiş olmalıydı.
"Fikir benimdi, Allison sadece yardım etti." dedi Five yerine otururken.
"Yani bir zahmet. Böylesine ince düşünülmüş bir hediyeyi ben nasıl bulabilirim?" dedi o da kinaye yaparak. Yerimde kıpırdandım.
"Son hediyemiz, benim hediyem!" dedi Klaus son kalan hediyeyi eline alıp kaldırırken. Şişe şeklinde bir paketti.
İçki mi almıştı cidden?
"Noel babaya hediye almak harika bir duygu," dedi Luther. Klaus ona etekleri varmış gibi yaparak eteklerini tuttu ve selam verdi.
"Teşekkürler dağ ayısı, hediyenizi almak bir onurdur." Hediyeyi üçlü koltuğun ucuna oturarak hevesle açtı. Gerçekten içki almıştı, çok garipti. Klaus şişeye sarıldı mutlulukla,
"Teşekkür ederim dağ ayım!" Luther' a bakarken sırıttığını gördüm. Kaşlarım çatıldı, tekrar Klaus' a döndüm. Şişenin kapağını açtı, ardından havaya kaldırdı. "Noel' in şerefine!" diyerek şişeyi ağzına dayadı. Bir yudum almasıyla tükürmesi bir olmuştu. Noel ağacının dibine tükürdüğü içkiyle Luther kahkahaya boğuldu.
"Al sana dağ ayısı!" Klaus' un yüzündeki ifade beni dehşete düşürmüştü ama gene de komikti. Midesi ağzına gelmiş gibiydi. Şaşkınlıkla elinin tersiyle ağzını sildiğinde bembeyaz sakalı ve bıyığı turuncu gibi bir renkle kirlenmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Aurora Pride• The Umbrella Academy - 0 Numara'nın Laneti
FanficYaşadığı yerin en parlak sanatçılarından biri olan Aurora, yaşamın zorluklarına rağmen kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan ve durabilen güçlü biridir. Pek güzel geçmeyen bir günün ardından yaşadıklarına adapte olmakta çok zorlanır, kafası oldukç...