『Bölüm 46 - 15 Dakika』

582 53 79
                                    

♪ Girl In Red - We Fell In Love In October

Önceki bölümün üstüne aksiyonlu bir bölüm yazdımm, sonraki bölümde de aksiyon olacak bayağı. Umarım beğenirsinizz <3

İyi okumalarrr <33

---

Koridordan gelen ayak sesleri kulaklarını doldurdu. 

"Artık gelseniz mi, sizi bekliyoruz!" diye seslendi Allison. İkisinin aynı odada olduğunu bilmiyordu, bilse bir ton laf ederdi. Seslendikten sonra tekrar merdivenleri inmeye yöneldiğinde. Aurora kendini geri çekerek ayrıldı Five' tan. Aralık olan dudaklarından aldığı nefeslerin sesini ikisi de duyabiliyordu. 

Gözlerini yutkunarak açtığında ona bakan Five' ı gördü. Hala burun burunalardı. Five hafif gülümsedi,

"Devam etmeyi çok isterim ama görev bizi bekler," Aurora başını eğerek geri çekilmek istedi, Five kollarını çözmediğinde şaşırdı. Kafasını tekrar kaldırdığında Five konuştu,

"Yanımdan ayrılmak yok, tamam mı?" Aurora da Five' ın yanında olmak istiyordu. Ona bir şey olmasını istemiyordu. Başını aşağı yukarı salladığında Five' ın belini saran elleri çözüldü.

"Tamam en inatçı sensin," diye mırıldandı Aurora. 

"Her şeyin en iyisi benim Aurora, bunu biliyorum. Söylemene gerek yok." Aurora kapıyı açarken konuştu,

"Tanıdığım bir psikiyatrist var, görünmek ister misin? Narsist kişilik bozukluğun oldukça ilerlemiş." Dışarı çıktığında Five arkasından geldi. 

"En iyisinin ben olduğuma inkar edebilir misin?"

"Hm, aynen," dedi hafif gülerek Aurora. Aşağı indiklerinde herkesin nerelere gideceğini konuştular harita üzerinden. Öncelikle imha edilmesi gekeren odaları yok edeceklerdi, ardından ceplerindeki bombaları herkes bulunduğu kata iki tane bırakacaktı. İkili dolaşıyorlardı birine zarar gelirse diğeri herkese haber verebilsin diye. Herkesin kemerinde bir telsiz vardı.

Işınlanacakları sırada Klaus bağırdı, "Durun!" Lila ve Five ışınlanmadılar, herkes Klaus' a döndü. 

"Ne oldu Klaus?" diye sordu Luther. Klaus, onu ışınlayacak olan Lila' nın elini bırakarak herkese tek tek baktı.

"Eğer birimize bir şey olursa, Şemsiye Akademi' sinin her bir üyesini çok seviyorum, tamam mı?" Aurora istemsizce gerildi.

"Saçmalama Klaus, kimseye bir şey olmayacak." dedi Five yanındakinin gerginliğini hissederek. Klaus başını salladı, tekrar Lila' nın yanına geçti,

"Ben söylemek istedim. Hala akşamki sinema daveti geçerli,"

"Şemsiye Akademisi de seni seviyor," diyerek hafif güldü Ben. Klaus ona gülümsediğinde ortam yumuşayıvermişti. 

"Hepimiz elimizden geleni yaparsak hiçbir şey olmaz, daha önce de yapmıştık bunun gibi bir şey," dedi Vanya. 

"Tabii tabii... Ama o zaman yanımızda güvenmediğimiz bir insan yoktu." dedi Klaus yanındaki Lila' ya bakarak dik dik. Lila göz devirerek ışınlayacağı kişileri ışınladı. Ardından da Five ışınlandı.

Five önce 4. kata, en üst kata Vanya ve Ben' i, sonra 2. kata All ve Luther' ı ışınladı. Koridorlarda adamlar vardı silahlı, Handler' ın gösterdiği silahtandı çoğu ama normal silahı olan da vardı. Five, Aurora' yla 3. kata ışınlandığında boş bir odaydı burası. Gitmek istedikleri tüm odalarda da adamlar vardı. 

"Ben odaya ışınlanacağım, sen kapıdan gireceksin tamam mı?" dedi Five fısıltıyla. Tüplerin olduğu odadan bahsediyordu. Aurora başını salladığıdığıda Five ışınlandı. Aurora aralık olan kapıyı yavaşça açarak koridora baktı. Adamlardan ikisinden biri onu gördüğünde adamın gözlerine bakarak donduruverdi silahını doğrultamadan. Arkasındaki adam sesi duyarak döndüğünde ona da aynını yaptı konuşmasına izin bile vermeden. Merdivenlerden diğer adamların ayak seslerini duyduğunda hızlıca tüplerin olduğu odaya girdi. 

•Aurora Pride• The Umbrella Academy - 0 Numara'nın LanetiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin