Elindeki suyu tepesine bir dikiște bitirdi ve su șișesini hızla evlerinin geniş bahçesine savurdu. Onu her sabah böyle izlemek akıl kârı değildi ama elimde de değildi.
Perdeyi biraz daha araladım ve atletli ama yaklaşık bir saati aşkın süredir spor...
Bu bölüm için 60oy ve 300 - 350 yorum istiyorum. 🌼🧚♀️ Sınır dolarsa önümüzdeki hafta bölüm atarım.
Buraya okuduğunuz saati ve tarihi bırakır mısınız?
Sizden bir ricam var; Güz Yarası'nı okuyabilecek arkadaşlarınıza önerir misiniz?
Bu bölümü yıllardır yanımda olan, beni asla bırakmayan saygıdeğer okurlarıma ithaf ediyorum. Yine yine yeniden iyi ki varsınız. ♥️❤️
Beni buradaki hesabımdan takip etmeyi unutmayın. ✨🦋
Sizleri seviyorum, keyifli okumalar 🐝🌼
# perdenin ardındakiler / her gece # Ahmet Kaya / nerden bileceksiniz
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
6. Boşluk
Hayatımı yaşadıklarım ve yaşayacaklarım olarak ikiye ayırmak isterdim. Bir de on sekiz yaş öncesini ve sonrasını...
Uçsuz bucaksız dağların, deli coş akan ırmakları ve yazı kavurup geçiren toprakların çocuğuydum ben, be vakit bu kadar hasret kalmıştım vatanıma?
Büyüyünce geçer diyen insanlara bir tokat da ben basmak istiyordum, çünkü; büyüyünce hiçbir şey geçmiyordu. Her yıl, bir adım daha attıkça hayatım bir kuyuya ağır ağır gömülüyordu.
Ne bozkır da hayata sımsıkı tutunan erik ağacıydım ne de kaybetmeyi seven bir şeftali ağacıydım. Ben sadece gerçekten nefes almak istiyordum, biraz huzur, az biraz mutluluk ve sağlık istiyordum.
İşte tam burada para devreye giriyordu. Paran varsa huzurun vardı, evde dırdır yapacak bir eşin yoktu artık, her gün senden para isteyen çocukların olmayacaktı. Ayda verdiğin harçlık onlara yetiyor olacaktı. Para huzuru satın alınca otomatikman mutluluk da kapıdan içeri girmiş oluyordu ve sağlık da...
Yediğin her şey senin için faydalı ve sağlığı da satın almış oluyordu.
Kerem Ali'nin içtiği ant kulağımda çınlayıp duruyordu. Söylediği her söz. Bir kez sana yenildim ama bir daha buna müsade etmeyeceğim. Neyin kimin adını içmişti?
Hayatımı acımasızca bir uçurumdan aşağı atıyorlardı üstelik deli akan suların içine...
Olayın üstünden yaklaşık bir saat geçmişti. Kerem Ali'nin gidişinin üstünden de. Ona sıkı sıkı tembihlemiştim bu olaydan abimin haberi olmasın diye. Zaten üstünde fazlasıyla yük vardı. Babamın başı büyük dertteydi. Üstelik iki kerede hapiste bıçaklanmıştı ve bizim ruhumuz dahi duymamıştı.