7. Bölüm- Delil

37 5 1
                                    

Herkese selamlar! Uzun bir bölümün ardından kısa, fakat yeni ipuçlarına ulaşmaya başlayacağımız bölümlerden birindeyiz. 

Fazla tutmak istemiyorum. Fikir, öneri ve sorularınızı yorumlarda belirtmeyi unutmayın. 

Öpüyorum, iyi okumalar!

23.11.2011

 St.Petersburg- Rusya 

Alex sıkıntıyla yutkundu, gözleri gökyüzünden inen kar tanelerinin yavaş yavaş konduğu penceresinin önünde dolanıyordu. Saatin kaç olduğunu bilmiyordu; içinde tarifi olmayan, buruk bir his vardı. 

Elini buğulanmış camının üzerine bastırdı, dışarının soğuğunu camına değen avuç içlerinde hissedebiliyordu. 

Soğuğu sevmezdi, kar taneleri yerine gökyüzünde parlayan bir güneşi tercih ederdi fakat görünen o ki, belki de görebileceği son yazı bunun bir son yaz olduğunu bilemeden geçirmişti. 

Sığınabileceği tek şey kar taneleriydi. 

Gözleri gökyüzünde dolandı, kışa dair sevdiği tek şey, kar yağarken gecenin kızıl tonalrında olmasıydı. Gökyüzünde kızıla dair tek bir renk aradı, o bile yoktu. 

Bu gece, son gecesi görmeyi son kez istediği şeyleri göremediği o geceydi. 

Aralık kapısı bir kez tıklandığında ve hafifçe ittirildiğinde elini camdan çekti, hızlıca arkasına döndü. 

"Abi?" Duyduğu ses onda büyük bir ağlama isteğini oluştururken, boğazı düğümlenirken konuştu. 

"Sen neden uyanıksın bu saatte?"

"Sen neden uyanıksan o yüzden." 

Alex anlamaz şekilde bakarken Arina yavaş adımlarla odanın içine girdi. Alex, kardeşinin dengede durabilmesi için yanına gitti, ona tutunabilmesini sağladı. 

Arina, küçük ve yavaş adımlarla Alex'in yatağının önüne geldi, kendini yatağa bıraktığında Alex sordu. "Alexandra geldi mi?"

Arina, Alex'in neden böyle dediğini anlamış şekilde gülümseyerek başını olumsuz anlamda salladı. 

"O halde sen?"

Arina yüzünde büyük bir gülüşle başını olumlu anlamda salladı. "İnanabiliyor musun abi, o merdivenleri tek başıma çıktım. Kimsenin yardımı olmadan. Tek başıma!" 

Alex bir an her şeyi unutmuşçasına gülümsedi, kolları hızlıca Arina'yı sardı. "Sana demiştim çalıkuşu," dedi hızla. "Bir gün tek başına o ağaca çıkabilecek ve-" 

"Gerçek bir çalıkuşu olabileceğim. Tıpkı kitaptaki gibi, canım ne zaman sıkılsa, saklanmak istesem o ağaca çıkabileceğim." 

Alex Arina'nın yanına oturup elini sıkıca tuttu. Arina konuşmaya başladı. "Eğer ameliyat olmadan bunları yapabiliyorsam, ameliyattan sonra bu günler hiç yaşanmamış gibi olabilir. Ben normal biri gibi, sizin gibi olabilirim." 

"Olmana gerek yok Arina, yürüyebilmemiz bizi normal, seni anormal yapmaz. Sen kendi içinde fazla özelsin, bunun fiziksel hiçbir durumla alakası yok. Fakat hayalin buysa, hayalin şüphesiz bir çalıkuşu olmaksa...." Alex gülümsedi. "Bunu gerçekleştireceğine adım kadar eminim." 

"Ben de," dedi Arina gülümseyerek. "Düşünsene abi," diye devam etti ve neredeyse hiç durmadan, kurduğu tüm hayalleri tek tek anlatmaya başladı. 

13. Görev- TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now