15. Bölüm- Maske

17 5 0
                                    


Dimitri, ellerini çenesindeki kirli sakallarında gezdirdi. Karşısındaki adamı yenmeliydi, o adamın kendinden kat kat daha güçlü olduğunu ve o adamın kendi hakkında daha farklı planları olduğunu biliyordu. Her konuşmalarının kayıt altında alındığını biliyordu, veya peşine adamların takıldığını... Karşısındaki bu adam ondan daha güçlü olmasının yanında daha zekiydi, ya da Dimitri o adamı buna inandırmaya çalışıyordu, kim bilir? Zaten her ikisinin de sürekli çatışacakları daha ilk konuşmalarında belli olmuştu, karşısındaki adam, kendini Dimitri'den daha yüksekte görüyordu. Adam kibirliydi, her şeyi çok iyi bildiğini sanıyordu. Dimitri'ye güvenmeyerek ve her türlü ihtimale binlerce önlem alarak kendini koruyacağını, anlaşmayı bitinceye kadar böylece dayanmayı planlıyordu. 

Peki anlaşma bitince?

Diana ve oğlu ölünce?

Kızı başka bir ülkeye kaçırdıklarında?

Adam Dimitri'nin bunu asla düşünmeyeceğini umuyordu, adamın gözünü kibir bürümüştü.  Kendi bu kin ve kibrin ona yol gösterdiğini, onlarla daha güçlü olduğunu düşünüyordu. Dimitri'nin oynadığı role çok çabuk inanmıştı. Dimitri'nin bu maskesine doğrudan bakıyor ve ona inanıyordu. Dimitri'yi onunla her konuştuğundaki kişi sanıyordu. Dimitri istediği kişiliğe bürünebilmekte çok iyiydi, kendini bambaşka birisi gibi gösterebilmekte bir numaraydı. 

Gözlerini karşısındaki bilgisayarın ekranına çevirdi. Ekrandan gelen sesle amacına yaklaştığını düşünüp kendi kendine tebrikler yağdırdı. 

"Dimitri kuralları asla aşmayacağımı düşünüyor, Diana'yı öldürdükten sonra kısa bir süre avucumuzda tutalım, hemen ardından işini bitireceğiz." 

Eli her sevindiğinde yaptığı gibi, çenesi ve yanaklarında hakim olan kumral rengi kirli sakallarında gezindi. Yüzünde olduğu durumdan memnun bir gülümseme hakimdi. Karşısındaki adama gitti gözleri, hemen ardından dudaklarını araladı.

 "Diana bile avuçlarımın arasındayken," İki avucunu birbirine bastırdı. "Beni kontrol altında tuttuğunu düşünmesi komik. Ki benim onu duyduğumdan haberi dahi yokken bunun hakkında kibirlenmesi..." Derin bir nefes verdi. "Onun sonunu kimse getirmeyecek, kendi ölümüne kendi gidecek ve bunu bir zafer sanacak. Bir zafer daha kazandığını sanarak böbürlenecek." 

Dimitri'nin karşısında duran adam saygı manasında boynunu aşağı indirip konuşmaya başladı. "Efendim, Hanımefendi Diana bir şeylerden şüphelenmeye başladı. Günlerdir onu gözlemliyoruz, özellikle oğlunu çok iyi saklıyor."

Dimitri duyduğu şeylere rağmen hiç tepki vermedi. "Sadece birkaç ay," diye mırıldandı. "Onun için çok güzel bir ölüm planladım," Yüzündeki gülümseme büyüdü, kalbini büyük bir heyecan bulutu kapladı. "hiç kimseye boyun eğmeyen Diana, onu öldürecek benim karşımda bile senin ondan saygıyla bahsedeceğin kadar yüksekte olan Diana. Ona ölmek için yalvaracak. Bulduğunu, kurtulduğunu sandığı an umutsuzluğa düşecek." 

Gözlerinde okunuyordu bu istek, damarlarındaki kana işlemişti bu vahşetin her bir saniyesinin onda oluşturacağı haz.  "Sonra," dedi sakin bir sesle. "Ondan her şeyini alacağım, teker teker. Yaşayabileceği tüm acıları çektireceğim ona." 

Çenesi kasıldı, dudakları nefretle yukarı doğru kalktı. "Beni arkasında bıraktığı her an için pişman olacak, o grubu yönettiği için, o ödülü aldığı her an için pişman olacak, beni arkasında bıraktığı her an için, bana yüksekten baktığı her an için, pişman olacak." Her kelimede sesi daha da yüksek çıkıyordu, her geçen saniye öfkesine öfke katıyordu. 

13. Görev- TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now