İntikam Tutkusu

Kilitlenmek

Koruyucularını yakınında tut bebeğim. Çünkü yalnız kaldığın an benim olacaksın.

Elimdeki notu 12. kes okurken Ian mutfağa girdi. Beni öyle görünce yanıma gelip elimdeki kağıdı çekip okudu.

" Bu ne lan böyle!"

" Biri benimle fena oynuyor."  İçimdeki korku gittikçe büyümeye başladı . Ian yüzümdeki ifadeyi gördü

" Güzellik ciddiye almadın dimi bunu ? Bizim okuldan biri şaka yapıyordur ya."

"Ian evime girdi.Nasıl şaka bu ?"

" Pencereleri açık bırakıp bütün görüş alanını karanlıkta bırakırsan herkes girer eve." Haklı bir yanı yok değil şimdi.

" Ne yapayım yani bir şey olmamış gibi mi davranayım?"

" Aynen öyle. Kötü bir şaka sadece." Ian biraz içimi rahatlatsa da içimdeki kötü his hala gitmemişti.

" Effy annen kaçta gelecek ?"

" Gelmeyecek bu gece vardiyası var." Bunun aklıma gelmesiyle yine içimi bir korku kapladı. Ne yapacağım ben bütün gece yalnız

" Yatarken kapı pencere her yeri kilitle. Ne olur ne olmaz." Kahretsin insan bir kalmayı teklif eder. Gerçi dün gece çocuğu kovduğumu düşünürsek kalmaması normal

" Tabi kilitlerim. Ben şu kahveleri yapamadım bir türlü."

" Gerek yok ben gidiyim." Ne demek gidiyim! Yok gitmek falan

" Buraya kadar geldin git otur içeriye kahveleri getiriyorum."

" Oo sert kız. Tamam dediğin gibi olsun." Göz kırpıp mutfaktan çıktı. Elimde kahvelerle salona döndüğümde Ian koltuğa yayılmış elinde kumandayla spor kanallarını geziyordu

" Tabi Ian'ciğim kendi evinde gibi hisset."

" Ian'ciğim ? Ciddi değilsin dimi !" tepkisine gülüp kahvenin birini ona uzattım

" Bu sefer kahvenin yerini bulmuşsun." Buz mavisi gözlerini bana dikmiş kahve içişimi inceliyordu. Tabi o böyle bakarken ben sakarlık yapmazsam olmaz. Sıcak kahveden fazla büyük bir yudum alıp dilimi yaktım.Bir elimi yelpaze olarak kullanırken diğer elimdeki kahveyi etrafa saçıyordum. Ian bu halime gülerken yardım amaçlı hiçbir harekette bulunmadı. Sonunda dilimin acısı geçince çığrınmaya başladım

" Hödük.İnsan bir yardım eder dilim gazi oluyordu burada." Tepkimi görünce bir daha gülmeye başladı. Dayanamayıp üstüne atladım ve her tarafına vurmaya başladım. Hala gülmeye devam ederken kolların X şekline getirip kalkan olarak kullandı.

" Effy..ahahah.. tamam...ahahha...özür..ahaha..dilerim." Aynı anda hem gülüp hem kendini koruyup hem de özür dilemeye çalışıyordu. Sonunda güçlü elleriyle kollarımı tutup sabitledi. Koltukta dizlerimin üstünde yarı yatay bir şekilde Ian'in üstündeydim. Kollarımı tutmasıyla kahkahaları da kesildi. Birkaç saniye böyle durduktan sonra kollarımı serbest bıraktı. Ama hala bakışlarımız birbirine kilitliydi. Sonunda gergin ortama dayanamayıp konuştum

" Film mi izlesek ?" Pozisyonlar aynı sadece dudaklarımızı kıpırdatıyorduk

" Olur." İkimizde filmi başlatmaya dair hiçbir hareket göstermedik. Öyle ne kadar durduk bilmiyorum ama sonunda Ian gözlerini kapatıp derin bir iç çektikten sonra yerinden kalktı. Ben de koltuğun bir köşesine sinip onu izledim. Bugün aldığım film yığınından hangisi olduğunu göremediğim bir film seçip yuvasına yerleştirdi. Kumandayla filmi başlatınca ışığı loş olasıya kadar kapatıp oturduğum kolduğun diğer köşesine oturdu. Sessizce filmi izlemeye başladık. Film bitince ilk defa kafamı Ian'a döndürdüm. Uyumuştu. Ian bir kere uyuduysa yanında top patlasa uyanmazdı.Bunu bildiğim için onu hafiften bacaklarından çekip tam yatay pozisyona getirdim. Diğer odadan getirdiğim bir battaniyeyi üzerine örtüp başının altına da bir yastık yerleştirdim. Genelde kitaplarda uyuyan kişiyi izlerken hem masum olarak ifade ederler ya. Ian tam tersine uyurken daha seksi duruyordu. Dağılmış saçları hafiften açık olan ağızı. Bir süre daha onu izledikten sonra yukarı kendi odama çıktım. Aşağıda Ian'ın verdiği koruma duygusuyla uykuya daldım.

———————————-

Sizce tatlı çiftimiz Stephen ve Effy mi ?

Yoksa seksi çiftimiz Ian ve Effy mi ?