28. Bölüm

24 18 27
                                    

İyi okumalar..

_____

Geçmiş Zamandaki Pişmanlık.

Geçmiş Zamandaki Pişmanlık

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

____

Şirkete gitmeden önce eve uğramış duş alıp üstünü değiştirmiştim. Neden şirkete gittiğimi ise bilmiyordum.
Şirkete gider gitmez abimle karşılaşmıştım. Ve üstüne üstlük yarım saat boyunca ondan fırça yemiştim!

Boş toplantı odasında oturmuş abim ve Taneri izliyordum. "Of! Kesin o işi alamayacağız biz ya! Adamları gördün!.." diye söylendi Taner.

"Adamın İspanya'da kat kat daha iyi işleri var. Bizimkini beğenmemesi normal." dedi abim düşünceli bir sesle.

"Peki Han'a ne diyorsun?" diye sordu Taner bu kez de. Abim omuz silkti. "Burnu havada piçin teki." dedi abim. Tanerin kaşları alayla havalandı.

"Karısı çok zeki yanlız." diye mırıldandı. Konunun dışında olmak çok sıkıcıydı!

"Yavşak yavşak konuşma! İşine bak hadi! Sana ne elalemin karısından.." diye söylenerek ayağa kalktı abim

Taner pis pis sırıttı. "En çok bana aşıksın biliyordum! Gözüm benim senden başkasını görmez aşkom."

Bir kahakaha attım abim bana bir bakış attı hemen olduğum yere sindim. 2 metrelik adamı devirirsin aynen Duygu!

"Ne değişik değişik konuşuyorsun ya! Hem aşko ne?"

"Fazla masumsun bebeğim." dedi Taner göz kırptı. Abim küfür ede ede çıktı toplantı odasından.

"Siz kimden bahsettiniz?" dedim abim çıkar çıkmaz. Taner bana baktı omuz silkti. "Han holdingin sahibi işte.. Karısıyla geçen sene evlendi. Ama kadını bir gör! Kocasından beter."

"Merak ettim şimdi!" diye mırıldandım. "Pınar'ı mı?" diye sordu. Kafamı salladım. "Tam ismi Pınar İnci Gönülseven. Yani şimdi soy ismi Han oldu ama..."

Gönülseven.

Bu bana neden çok tanıdık gelmişti?

"Sizin bahsettiğiniz önceki adam kimdi?" diye sordum. Bana ilk anlamaz bir bakış atsa da bundan vazgeçip açıklamaya başladı.

"İspanya ve İtalya da çoğu şirketin sahibi.. Tunç Gönülseven. Pınar ile üvey kardeşler."

Şimdi anlaşılmıştı. İngiltere'deyken dükkanıma bir yabancı girmiş ve birkaç kitap satın almıştı. Çıkarken de kartını düşürmüştü. Tam da kart sayılmazdı. İsmi ve adresi yazıyordu sadece.

Tunç Gönülseven.

"Birşey mi oldu?" diye sordu kuşkuyla. Kafamı olumsuz yönde sallayıp ayaklandım. "Ben sıkıldım eve gidiceğim." O da benle beraber kalktı.

Ölümün GözleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin