KAÇINILMAZ TUTSAK (AŞK-I KİMYA) (TAMAMLANDI)

KT ♣ Bölüm 31

Selam benim canım KT severlerim..

Yeni bölümü keyifle okuyun...

Sakin geçen iki günün ardından bahçedeki koşuşturmaca adeta konseyinin toplanacağını ilan eder nitelikteydi. Alin adamların iki gün boyunca odalara ve adanın her bir köşesine yerleştirdiği türlü ekipmanın işe yarayıp yaramayacağını bugün anlayacaklarını bildiğinden heyecanlı hissediyordu kendisini.

Alec hoşlanmamıştı bu karardan. Ona göre Brian meslek hayatı boyunca bu adada kalmalı ve istihbaratın gözü olarak bu alemin içinde söz geçirmeye devam etmeliydi. Bırakın Alin'i, her aradığında Brian'a türlü beddualarda bulunan babası bile karşı çıkmıştı bu düşünceye. Bir görev uğruna bile olsa tüm hayatını adaya adamamalıydı Brian. Görevler tamamlandığında eski görevden daha farklı bir görev vermeyi adet edinmişti Öküz Damı. Bu sayede hem ajanların mental yorgunluğu azalıyor hem de görevler arasında belli bir süre bırakılarak sosyal hayatlarının da zarar görmesi engelleniyordu. Alec'in bu normlardan haberi yoktu galiba. 

Konsey üyeleri birer birer adaya geldiklerinde teknoloji dehası Ali ve Toprak'ın da yardımıyla geliştirdikleri casus yazılımın yüklü olduğu kameraları, adamların tüm koruma önlemlerine karşı muhteşem bir şekilde çalıştığını Brian'ın çalışma odasına kurulan ekranlardan görebiliyordu Alin. Adamlar her zamanki gibi adaya geldikleri ilk an iğrenç zevklerini gerçekleştirmek için onlar için tahsis edilen odalara gittiler ama tüm heyecanlı bekleyişlerine rağmen arzularını tatmin ettikleri süre boyunca maskelerini çıkarmadılar yüzlerinden. Alin, bir noktadan sonra izlememişti o sapkın sahneleri ama Brian tek bir ipucu dahi olsa yakalayabilmek için gözlerini dahi kırpmamıştı ekranların başında.

"Baştan söyleyeyim, yenilik anlayışımın dahi bir sınırı var Brian." dedi Alin ekranlara sırtı dönük bir şekilde otururken.

"İnanmayacaksın ama bu sahnelerden sonra benim de."

Adamlar kendi tabirleriyle hediyelerle işlerini bitirdiklerinde önce güvenlik ekipleri tarafından odaları arandı ve temiz olduğuna kanaat getirildikten sonra çıkarıldı maskeler. Bir tek Ivan bu tarz önlemler almamıştı ama onu zaten bildiklerinden odasına kamera koymaya dahi çalışmamışlardı. Alin bir kez daha anırışlarına tanık olmak istemiyordu çünkü.

"Tanıyor musun?" diye sordu Alin Brian'a maskelerini çıkartan adamları incelerken. Axel Wilson'u daha önce dövmelerinden tanımıştı ama bu adamları biri hariç ilk kez görüyordu.

Brian başı ile onay verdikten sonra adamlarına türlü emirler yağdırdı ve Alec'i aradı hızla. İsimleri ardı ardına saydı ve Alin de belki kendi ülkesinin birimi dışlanırsa diye adamların kimliklerini mesaj olarak attı babasına. Bu önemli bilgiyi Türk istihbaratı da bilmeliydi çünkü.

Siyahlara bürünerek toplantı salonuna indiklerinde Alin bu kez gerçekten patronun nişanlısı ki hala evlilik teklifi almış değildi, olarak girdi odaya. Bu kez neyle karşılaşacağını bildiğinden heyecanlıdan çok temkinliydi ve duruşu da Nefertiti misali kendinden emin ve tehlikeliydi. Bu adamlardan sonsuza dek kurtulacak ve sonunda Brian ile birlikte özgür bir hayata başlayacaktı.

Cole da İngiliz konsey üyesi olarak yerini almıştı masada. Alin kendisini tanımasa gerçekten onu ilk kez gördüğünü dahi düşünebilirdi. Adamlar şüphelenmesin diye Cole da onlar gibi anakaradan gelmişti adaya ve kendisine tahsis edilen hediye ile vakit geçirmişti uzun uzun. Alin Cole'un o anları nasıl geçirdiğini ölesiye merak ediyordu ve Cole ne derse desin adamlar gittiği gibi onu soru yağmuruna tutacaktı.

"Yeni konsey üyesi." diye tanıttı Brian adamı sadece.

"Eskisine ne oldu?"  diye sordu içlerinden biri.