(Selam arkadaşlar hikayemin parlaması için yorum ve beğenilerinizi esirgemeyin)
+Başlamadan buraya bir❤️bırakın+
~~~
Her gece yatağıma girdiğimde, önce göz kapaklarımı kapatıp, düşler kuruyorum.
Sonra kendimi büyük ve derin bir boşlukta düşerken hissediyorum. Aklımda kalan hatalarım ve beni yaralayan anılar, defalarca yüzüme çarpıp geçiyor. Kat kat yorganın altında olsam bile ayazda kalmış gibi üşüyorum.Beni bu hale düşürenlerin yakasından tutup 'ne yaptınız' bana diye hesap sormak istiyorum.
Ama bunu diyemeyecek kadar yorgunum.Yorucu geçen günün ardından
huzur bulduğum yerdeyim.
Evimdeyim.
Yatağımdayım.Ama saat gecenin üçü olmasına rağmen uykunun bedenime uğramadığı, zihnimin
bir türlü boşalmadığı şu saatlerde yalnızlığımın yine kendini bana hatırlatması ile yatakta dönüp duruyorum.
Uyumak istiyorum ama yine göreceğim kabuslardan korktuğum için uyumak zorlaşıyor...~~
"Kızım çabuk olsana"
Sanırım ömrümün sonunu bu kapıda göreceğim. Her sabah aynı, bir insan bir gram mı değişmez arkadaş. Hayır çalışan bir insan benim gözümde dakik olmalı.
"Of tamam patlama geliyorum"
evet yine Sema...Her sabah gelir onu kaldırır işe zorla götürürüm. Uykusuz geçen bir gecenin sabahında yine Sema nın kapısında onun hazırlanmasını bekliyorum. Bazen, bu kız 6 sene boyunca bu işten nasıl kovulmamış diye merak etmiyor değilim. Kesinlikle bu işte bişey var.
"Ya anlamıyorum nasıl her sabah uykuya kalıyorsun? Üstelik alarm kurmana rağmen"
Kesinlikle anlamıyordum.Sonra birden aklıma gelenle yerimde durdum ve semaya dönüp baktım gördüğümle herzamanki gibi kaşlarımı çattım ve tipini üzerindeki kıyafetleri süzdüm. Bu kız sanki yalıda temizlik yapmaya değilde yalının tapusunu üstüne almaya gidiyor.
Sahi ben ne sorucaktım?
"Kız yoksa sen yine geceleri dizi izlemeye mi başladın?" Yuh dercesine suratına bakarken Sema ise beni hiç biplemeyerek
"Lanet girsin bir aydır izlediğim dizinin sonu hüsranla bitti bütün gece ağladım"
Ben ona gözlerimi devirecekken oda ağladı aglayacak gözlerle bana bakıyor.Sema izlediği diziden bazı sahnelerini bana anlatirken öyle hararetliydiki yalıya nasıl geldiğimiz bile anlamadım.
Direk içeri geçip mutfağa ilerledik.Herkes işinin başında ummalı bir çalışma vardı. Dün aksam Leyla hanım semaya 'yarın özel misafirlerim gelecek onları güzel ağırlamanızı istiyorum' demiş bunun üzerine bizde erken den gelip işlere koyulmustuk.
~~
Gün bitmiş misafirler ağırlanmış
Herkesin evlerine dağılma saati gelmişti
Ama ben Sema, Ayşe, Ömür hanım mutfakta oturmuş gitmeden birer kahve içelim dedik okadar yorulmuştum ki ayaklarımın sistigini hissediyorum."Odama geçip sabaha kadar yatağım la aşk yaşamak istiyorum" semanın bitmek bilmeyen uykusu. Ah bu kız...
"Ay o değilde Sema abla şu gelen misafirler neydi onun adı? Hani şu Leyla hanım ile ortaklık imzalayan" Ayşe'nin merakı burdan belli oluyordu.bazen Sema ya çok benzetmiyor da değilim.
"Enver bey" diye yanıtladı Sema.
"Kesinlikle Leyla hanıma karşı boş değil"dedi Ayşe
"Bencede tüm gece gozlerini ayırmadı Leyla hanımdan" Sema ve Ayşe birbirine anlatırken okadar dikkatliydilerki bizi bile gormuyordular.
"Ama çok yakışıklı. Bence ikisinden süper olur." Tamam çiftimizde hazır haydi nikâha. Der gibi oldu...
Ben ve Ömür hanım ikiliyi dinlerken mutfağı giren kerim beyin şoförü İsa ile ortam sessizliğe büründü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİCRAN
Non-Fiction~~~~ "Siz kimsiniz de böyle bir soru soruyorsunuz?Sizi ilgilendirmez." Hicran, Kerim'in sözlerindense bakışlarına takılmıştı. Yiyecekmiş gibi dudaklarına bakması sinirlerini fazlasıyla bozmuştu. Adam açık açık niyetini belli ediyordu. Ve belliki ki...