★Selâm arkadaşlar bölüme başlamadan önce sol alt köşede ki küçük yıldızı parlatmayı unutmayın lütfen 🌟★Çiftimiz için şuraya bir ❤️ bırakalım
★Keyifli okumalar
~~~~~~~~~~~~~~~~~~
"Ne alaka?"
Sema şüpheyle kaynayan bal rengi gözlerini mutfak tezgahının önünde yaptığı bitki çayını büyük bir kupaya dolduran kadının üstünde gezdirdi.
"Yani onca çalışan var. Bu adam çayı neden senden istiyor?" Tuhaf olansa arkadaşının üzerinde ki rahatlıktı. Kendisinden bir şeyler gizlediğini biliyor ama önce onun söylemesini bekliyor du. Ama Hicran hanım hiç bana mısın demiyor.
"Ne bileyim Sema istedi bende yaptım. Ayşe getirir dedim ama reddetti" hoş Hicran da istemiyor du. Adamın dengesiz tavırlarını o da görmek istemiyordu. Ama işe ihtiyacı olduğu için bazı şeyleri görmezden gelmeyi düşünüyordu. Sorunsuz ve sıkıntısız bir şekilde şu süreci atlatmak istiyordu
Doldurduğu kupayı tepsiye koyan Hicran, kolun daki saate baktı ve yarım saatin dolduğunu farketti.
Ama aklına gelen ilaç saatiyle hızlıca dolaptan bir bardak alıp kendine su doldurdu.Mutfakta asılı olan çantasından ilac paketini çıkartıp bir tane alıp suyla beraber içti.
"Ne kadar süre daha kullanacaksın?" Diye sordu Sema mutfak masasında oturmuş, arkadaşını izlerken.
"Aslında bırakmıştım ama tekrar başladım. Süresi de dolmak üzere tekrar Fatih e görünsem iyi olacak"
"Neden? İyi olduğunu söylemiştin"
Sema merakla ayağa kalkıp Hicrana yaklaştı.
"Bi sorun mu var?" Çattığı kaşlarıyla sorarken."Hayır hayır yok bir sorun sadece son zamanlar da tekrar uyku problemim başladı. Sanırım bir süre daha kullanmam gerek"
Sema hüzünle yaklaştı arkadaşına.
Yıllardır her üzüntüsune ve sevincine ortak olmuş ama yüreğinde ki yangınları durdurmak için elinden birşey gelmiyor du.Hicran, Sema nın bakışlarından bir duygu seline kapılacağını anladığında hızla toparlanıp masadaki tepsiyi eline alıp çıktı mutfaktan. Bir baş ağrısını daha kaldıramazdı.
Çünkü dün Kerim bey, gittikten sonra kendine gelememişti. Üzerinde eşinin kıyafetlerini gördüğü andan itibaren yine eski anıların içinde sürüklenmiş, geceyi de bi hayli zor ve kabuslarla geçirmiş ti. Sabah ise uyanmak onun için zor olmuştu.
Her ne kadar toparlanmış gibi de olsa, Ali aklına geldiği an yüreği sıkışıyor nefes almakta güçlük çekiyordu. O kıyafetleri saklamakla iyi yapmamıştı.
Belki de Kerim beye kıyafetleri vermesiyle iyi de yapmış olabilirdi emin değildi. Bu onun için iyi bir fırsat olmuş gibi düşüşündü. Çünkü eli varmıyor du onları da atmaya
Kadın, içinde bulunduğu düşüncelerle, Nezaman geldiğini farketmediği kapıya baktı. Dünden beri yine fazla düşünür oldu.
Öyleki bazen yaptığı işe odaklanamıyordu.Derin bir nefes alıp, boşta olan eliyle kapıyı hafifçe çaldı. Birkaç saniye sonra içerden duyduğu gir komutuyla, kapıyı açıp içeri girdi.
İçeri giren kadın odaya göz gezdirdi. Daha çok lacivert beyaz ağırlıklı olan odanın tonlamaları gözüne hoş görünmüştü. İlk defa bu odaya giriyordu. Ama kızların anlattıklarıyla, Kerim beyin düzen konusunda ki takıntılıkları anlattıkları kadar vardı. Temiz ve düzeni gözler önündeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİCRAN
No Ficción~~~~ "Siz kimsiniz de böyle bir soru soruyorsunuz?Sizi ilgilendirmez." Hicran, Kerim'in sözlerindense bakışlarına takılmıştı. Yiyecekmiş gibi dudaklarına bakması sinirlerini fazlasıyla bozmuştu. Adam açık açık niyetini belli ediyordu. Ve belliki ki...