❦19. Bölüm: "MEÇHUL ADIMLAR."

11.7K 482 256
                                    

Herkese merhabalar!

Size bir sitemimden bahsetmek istiyorum.
Hayalet okuyucularına sesleniyorum!!
Lütfen vote verin. Neden vermiyorsunuz?
Bu durum bizi çok üzüyor. Ben asla böyle sınır koyma taraftarı değildim ama, yeni bölüm nerde yazıp asla ne vote verip ne yorum yapan bir kesim gördükten sonra yapmaya karar verdik ..

☺️

Keyifli okumalar.

Keyifli okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Failin meçhul adımları, yankılanırdı kalbinin içinde. kalp ritimlerini değiştireni ilan etmişti; suçlu. Suçluyu bir yandan da. Böyle davranması, böyle olması, böyle bakması Melek için suçluydu. Eğer o böyle yaparsa, Melek kapılırdı o akıntıya. Yüzmeyi bilse de, yüzmez, boğulmayı beklerdi..


Aşağıda olan, hazırlık da bu suçlu içindi. Suçlu diyordu içinden. Dün gece onu odasına bırakmasıyla tam uykuya dalacakken, annesinin onu uyandırmasıyla Kalkmış, üstündekileri değiştirmiş yüzünü silip öyle uyumuştu. O kadar yorgun olmasına rağmen saat 8'de uyanmış, evlerine gelecek olan misafirler için hazırlığa yardım edecekti. Annesi, Azad'ın Urfa'dan gelen akrabalarını kahvaltıya davet etmişti. Bir yandan bunun hazırlığı bir yandan da akşam, gideceği için valiz hazırlama telaşına düşmüştü. Resmen nerdeyse bu sorunlar yüzünden uyuyamıyordu.

Buna kızgın veya sinirli olsa da, elden birşey gelmediği için yine susuyordu. "Eylül valizlerimi son kez kontrol ettin mi ablacım?" Eylül on dokuz yaşında, Seher ablanın ortancı kızıydı. Pek buralara uğramasa da, gelirdi arada annesine yardıma.

"Yaptım abla, için rahat olsun. Hem eksik birşey olursa, düğünden sonra anneme söylersin, o gönderir sana." Bilmiş bilmiş konuşmasıyla, Melek gülümsedi. Omuzunun üstüne biten siyah saçları, yeşile çarpan kahverengi ela gözleriyle, dolgun yüz hatlarıyla çok güzel duruyordu. "Doğru diyorsun canım. Ben biraz panik yapıyorum. Malum, heyecan var." durumu izah etmek adına konuştu Melek, gülümseyerek. "Nazar değmesin inşallah. Çok yakışıyorsunuz bu arada," Eylül'ün utana sakına, belirtmesiyle Melek aynanın karşısından çekilip arkasında duran kıza baktı. "Teşekkür ederiz. Darısı sana derdim ama daha çok var sana." dedi. Eylül, "Mesleğimi yapmadan, evlenmeyi düşünmüyorum." Diyince Melek gururla gülümsedi. Böyle, okuma isteğiyle içi yanan genç kızlar görünce, hep hemcinsleriyle gurur duyuyor, feminizmi halay çekiyordu.

"Aferin, inşallah bende Urfa'ya gidince görevime başlayacağım." dedi heycanla. Mesleğine aşık biriydi. Çok seviyordu Doktorluğu. Mesleğiyle arasında bir bağ vardı. Şanlıurfa'ya gidip, intörn doktorluk yapacaktı. Stajının Altıncı senesindeydi, ve bu sene içinde yapabilecekti.

ESARETİM SENSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin