"Jane,"
Adımın çağrılmasıyla başımı sesin geldiği yöne doğru çevirdim.
Zac koşar adımlarla yanıma gelerek ensesini kaşımaya başladı.
Başımı ne olduğunu sorar gibi salladım.
"Biraz konuşabilir miyiz?"
Gözleri Lessie'ye kaydı. Lessie gülmemek için dudaklarını birbirine bastırırken sessizce yanımızdan ayrıldı.
Bir süre onun gidişine baktıktan sonra karşımda endişeyle duran Zac'e döndüm.
"Ben sana şey diyecektim...Iımm.." Hâla ona aynı ifadeyle bakıyordum.
Zac , eliyle saçlarını karıştırdı ve başını bir anda kaldırarak "Benimle partiye gelir misin?"dedi.
" Im.." dedim bir anda sorunca."Parti.." dedim kendi kendime.
"Zac biliyorsun ben partilerden pek hoşlanmam."
Çünkü öldürme korkusu hiç eğlenceli olmuyor.
"Hadi ama Jane," dedi Zac ikna etmeye çalışır gibi bakarak.
"Olmaz Zac. Gelemem." yüzündeki hayal kırıklığı gerçekten suçlu hissetmeme sebep olmuştu.
"Gerçekten üzgünüm." dedim elimi omzuna koyarken.
"Pekâlâ sen bilirsin."
Zac yanımdan ayrıldığında Lessie bıkkın bir ifadeyle yavaş yavaş yanıma geldi.
"Ne diyor?"
"Parti için birlikte gitmeyi teklif etti."
Lessie güldü."Sen partilerden nefret edersin."
"Evet , reddettim."
"Üzülmüştür." dedi Lessie biraz buruk bir ifadeyle.
"Yapabileceğim bir şey yok. Beni sevmeyi tercih ederek büyük bir hata yaptı."
"Kendine haksızlık ediyorsun Jane."
İç çektim."Ben sevilecek birisi değilim."
Değilim çünkü ben tüm insanlara yemek gözüyle bakmamak için ölesiye direnen bir vampirim.
"Saçmalama Jane. Bence çok iyi de sevilecek birisisin."
Susarak yürümeye başladım. O da yürümeye başladı.
"Hem ne partisiymiş ki bu?"
Lessie bana bakmadan yürüyordu.
"Sormadım"
Kantine doğru ilerlerken başka hiçbir şey konuşmamıştık.
Lessie kendisine yemek sipariş ettikten sonra benim de vermem için bekledi.
"Ben aç değilim Lessie. Sen al ben oturacağım sadece."
"Jane , saçmalamadan al şu yemeği de oturalım."
"Gerçekten yemek istemiyorum."
Lessie iç çekti ve daha fazla üstelemeden kendi yemeğini alarak bir masaya oturdu. Ben de karşısına oturdum.
"Moralin mi bozuk?"
Lessie'ye doğru başımı çevirdim. "Hayır."
"Son zamanlarda hep böylesin Jane. Yaklaşık bir aydır."
"Nasılım?" dedim elime aldığım peçeteyle oynarken.
"Durgun, hüzünlü. Kısaca depresif."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOYU KIRMIZI
VampireEn derinlerdeki karanlık arzular bile aşkın önünde diz çöker. Peki aşk, bir vampirin donmuş kalbine hükmedebilir mi? Vampir öldürmek için yaratılmış bir avcıya tüm kuralları yıktırabilir mi?