𝟥𝟫. 𝘉𝘰̈𝘭𝘶̈𝘮- 𝘉𝘶 𝘣𝘪𝘻𝘪𝘮 𝘰̈𝘺𝘬𝘶̈𝘮𝘶̈𝘻

44 4 0
                                    

10.05.2022

Anne olmak, hayatta ki en güzel duygulardan biri.. Onun için, onlar için yaşıyorsun bir zaman sonra. Her ne kadar yorulsan da, onlar için değiyor. Büyüdükleri zaman insan kendisiyle gurur duyuyor. Onlar bizi kırsa da, üzse de, kızdırsa da.. Onlar her zaman sizin en değerliniz..

"Kalkmadılar mı?"

"Alaz kalktı fakat Arya kalkmıyor."

"Ben kaldırırım şimdi."

Ege gittiğinde yarım bıraktığı işi tamamlamak için mutfağa girdim. Tezgahta ki hazırlanmış olan yemekleri masaya taşıdım. "Anne.." Alaz'ın uykulu sesiyle ona döndüm. "Hazırlansana oğlum bu ne hal?" dedim gülerek. "Anne bugün önemli dersler yok ki ya! hem dayımlar, Yağmur teyzem, halam, Emir amca geliyor gitmeyelim bugün işte." Alaz beni ikna etmek için yanağımdan defalarca öptü. "İyi tamam gitmeyin." Alaz sevinçle yemek masasına oturdu.

"EGE! BUGÜN ÖNEMLİ DERSLERİ YOKMUŞ BIRAK UYUSUN."

"ÇOK GEÇ!"

Ege merdivenlerden Arya'yı beline atmış getiriyordu. Alaz ile birlikte kahkaha atmaya başladık. "Baba ya of!" Ege, Arya'yı koltuğa attı. "Anne bak kocan sürekli böyle yapıyor!" Arya uykulu sesiyle konuşuyordu, ciddiye almak mümkün değildi.

Gülüp, eğlenirken kapı çaldı. "Ben bakarım." Alaz kapıya doğru koştu. "Heh! işte benim adamlarım gelmiş!" Emre, Caner, Doğukan kapıdan girdiler. Ardından Yağmur ve Ece de girdi. En sonda da Emir. Hepsine tek tek sarıldım. Birlikte kahvaltıya oturup karnımızı doyurduk.

Bulaşıkları halledip yanlarına oturdum. "Caner dayı o elinde ki poşet ne senin." Caner poşeti havaya kaldırdı. "Bunlar annenin ve bizim gençliklerimiz. Nadir olsa da babanınkilerde var." Alaz ve Arya Caner'in yanına gittiler.

"Oturun yerinize durun bir, hep birlikte bakacağız." Caner ilk olarak bizim küçüklüğümüzü gösterdi. "Bu fotoğrafı biliyorum annemde de var." Tek tek fotoğrafları incelediler. "Oha! Emre dayı sen baya yakışıklıymışsın." Emre saçını düzeltti. "Şimdi değil miyim cimcime?" dedi. "Eh işte idare eder." Arya'nın verdiği tepkiye hep beraber güldük. "Benim sevgilim şimdi de yakışıklı." Ece, Emre'nin yanağından öptü. "Bu çocuk kim peki?" Alaz'ın sorduğu çocuk Bilal idi. "Hiç birinize benzemiyor."

Caner buruk bir şekilde tebessüm etti. "Bu Bilo, benim yani bizim öz kardeşimiz gibiydi." Arya fotoğrafı eline alıp uzun uzun baktı. "Peki şimdi nerede?" kimse cevap vermeyince ben konuştum. "Öldü o güzel kızım." Arya üzüntüyle yanıma gelip arkamdan boynuma sarıldı. "Ben sanki bunu tanıyorum." Alaz'ın elinde ki fotoğraf Melih'in fotoğrafıydı.

Doğukan ve Caner aralarında gülüşmeye başladı. Ege de gülmeye başladığında ben de güldüm. "Bu adam anneni seviyordu oğlum." Alaz şaşkınlıkla bana baktı. "Sen var mıydın o zaman?" Kafamı olumlu bir şekilde salladım. "Vardım oğlum tabii." Ege alttan alttan bana laf vuruyordu. "Hatta bir kere bu adam yüzünden baya bir kavga etmiştik, annen ayrılmıştı benden." Arya kıkırdamaya başladı.

"Bu kim peki baba yanında ki sen ve Emir amca?" Ege ve Emir birbirine baktı. "O bizim en yakın arkadaşımızdı amcacım. Fakat aramız bozuldu, babana büyük bir iftira atmıştı." Alaz incelemeye devam etti. "İftira neydi peki?" Arya sorup çenesini kafama koydu. "Adam öldürme." Dedi Emir. "Yuh!" İkizler aynı anda, aynı kelimeyi söyledi.

"Siz baya bir şeyler yaşamışsınız."

"Bu ne ki halacığım."

"Peki şu kim Emre dayı senin yanında bi de, hızlı zamanların mı?" Bu sefer söze ben atladım. "Oğlum o kız babanı seviyordu." Arya ve Alaz gülüşmeye başladı. "Hatta babanı ilk tanıdığım zamanlar babandan uzak durmamı söyledi. Sevgilisiyim diye yalan attı." Benden sonra Ece araya girdi. "Ve o dayınızın eski sevgilisi, o zaman ben yoktum." Alaz mırıldanıp bir şeyler söyledi. "Hızlıymışsın yanı dayı.. Ne diyeyim." Dedi gülerek. "Eyvallah."

"Herkes, herkesin bir sevdiği ya!" Arya gülerek yanıma oturdu. "Siz böyle misiniz?" Ege sorusunu sorduğunda Arya ne yapacağını şaşırdı. Arya'nın babasından sakladığını sandığı 1 yıllık ilişkisi vardı. Oysa ki saklayamamıştı. "Yok be baba biz sizin gibi çapkın değiliz." Alaz, Arya'ya sinirli bir şekilde baktı.

"Olsun istersen bir de."

"Allah allah! sana ne oluyor?"

"Aaa! tamam başlamayın yine." Söylenip onları durdurdum. Ege eline bir fotoğraf alıp bana gösterdi. Cinsiyet partisinde çekilmiş bir fotoğraftı. "Oha! siz cinsiyet partisi de mi yaptınız anne!" Arya heyecanla sordu. "Evet kızım, ikiz olduğunu bilmiyorduk bir baktım ki.. İkizimiz olacak." Ege ile birlikte kısaca özet geçtik onlara.

"Hala sormayı unuttum ben, Aybüke niye yok?"

"Sınavı vardı onun güzelim." Arya dayılarının ortasına oturup onlarla birlikte fotoğraflara baktı. O sırada Ege yanıma oturdu. Elimi tuttu. "Bak.. Büyüdüler şimdi de anılarımızı inceliyorlar." Dolu gözlerimle, gözlerini izledim. "İyi ki sevgilim.." Kafamı omuzuna koyup onları izledim. Kahkaha atıp fotoğraflara baktıkça eğleniyorlardı.

Bizim geçirdiğimiz zor zamanlara gülüyorlardı. En güzeli de bu değil mi? Geçirdiğimiz kötü zamanları hatırlayıp gülmek. "Annemin kafasında ki şapkaya bak Arya." Alaz şaşırıp kalınca gülmeye başladık. "Oğlum annen serseriydi bizimle takılıyordu normal." Arya bana bakıp öylece kaldı. "Babamda sen bu yüzden 'Serserim' diye kayıtlısın yani." Emre'nin gözü irileşti. "İlk başta nasıl kayıt ettiyseniz duruyor mu?" Ege bana trip atarcasına baktı. "Bahar beni ilk 'Meymenetsiz.' Diye kayıt etmişti orası ayrı."

Yaklaşık 1 saat boyunca resimlerimizi incelediler. "Tamam hadi bu kadar yeter." Deyip albümü ellerinden aldım. "Ya anne daha bakıyorduk." Dedi Arya. "Kızım hepsine baktınız zaten." Dediklerini dinlemeden albümü kaldırdım.

"Emre dayı sıra sende hadi, halamla nasıl tanıştınız." Arya ve Alaz aynı yere oturup birbirine yaslandılar. "Ece yurt dışından gelmiş, Ege'yi arıyordu. O sırada bir olay olmuştu." Bahsettiği olay gözlerimin önüne gelmişti Caner ile babamın kavgasıydı.

"Ben Caner için bir şey almaya gitmiştim ve arabayla mahalleye girdi. Ege'yi tarif etti bana. Bende acele ettiğim için bilmediğimi söyledim. Ama daha çok zorladı. Hiç bir şey demeden gittim. Bizimkilerin yanına gittiğimde neden geç kaldığımı söyledim. Dakikalar geçti. Baktım yine aynı araba aslında herkes bu şekil tanıdı onu." Ece ile Emre birbirine aşk dolu bir şekilde baktı.

Alaz yere eğilip düşen fotoğrafı aldı. "Burada kalmış da bu kim?" Alaz fotoğrafı bana çevirdi. Gösterdiği fotoğrafta Sinem vardı. "Ver oğlum onu." Elime alıp parçalara böldüm. Kızın yüzünü gördükçe sinirleniyorum. "Ow o kim?" Doğukan, Arya ve Alaz'ın kulağına eğilip bir şeyler dedi.

Ege yanımda kıkırdıyordu. Kolumla, koluna sertçe vurdum. "Ah!" hiç bir şey yokmuş gibi gülümsedim.

Geçmişimiz kötü olabilir ama geleceğimiz çok güzel olacak..

"Size bizim bir sürprizimiz var." Alaz ve Arya mutfağa doğru gitti. "Allah allah." Arya elinde bir pasta ile içeriye girdi. Pastayı salonun ortasında ki masaya koydu. Pastanın üzeri mum ile kaplıydı. "Bu ne şimdi?" Alaz mumları tek tek yaktı. Arya ilk olarak Ege ve benim elime kağıt verdi. Ardından herkese aynı kağıtlardan verdi.

"Annemiz olduğun için çok şanslıyız.. İyi ki sen annem." Ege'ye gurur ile baktım. Ege de kendi kağıdını açıp aynı şekil bana baktı. "Hepiniz iyi ki bizi ailemizsiniz, biraz çocukça olabilir ama elimizden bu kadarı geldi. Sadece size teşekkür etmek istedik." Eğilip mumların hepsini üfledik.

"Ulan sizin nasıl şeylersiniz gelin lan buraya." Caner titreyen sesiyle konuştu. "Küçücük bir şeylerdi.." Ege elimi tutup omuzuma kafasını koydu. "Biz de küçücüktük sevgilim.. Büyüdük ikizlerimiz oldu." İyi ki oldu..

"İlk kucağıma aldığım zaman miniciklerdi, şimdi ise 18 yaşındalar." 

Çocuklarım, sevdiğim adam ve kardeşlerim yanımdaysa ben başka ne isteyebilirim ki? kardeşlerim çocukluğumdan beri yanımdalar, sevdiğim adam hayaller kurduğumdan beri yanımda, çocuklarım ölene kadar yanımda olacak. 

39. Bölümün sonu..

Beğendiyseniz, oylamayı unutmayınız.<3

Mahalle'nin Gençleri/ Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin