Bölüm 36

923 35 2
                                    

GÖKTUĞ YİGİT

Bugün öğrendiğim şeye bir insan ne kadar şaşırırsa o kadar şaşırmıştım, sevdiğim kadın kuzenim çıkmıştı.
Amcamlar adına çok sevinmiş kendi adıma üzülmüştüm, Ada'nın kuzeniyle bir ilişki yaşamayacağını düşünmek canımı sıkmıştı.Taki Ada ile konuşana dek,hala bir şansım olduğunu öğrenmek beni mutlu etmiş yemeğe çıkma teklifi de bu mutluluğumu daha da arttırmıştı.
Yiğit Ali ve Doruk'un şu kıskanç halleri beni deli etmişti,akşamki yemek için ne giysem hepsine bir kılıf bulmuş beni canımdan bezdirmişti.En sonun da onların dediklerini dinlemeden kafama göre bir kombin yapmış AVM'fen çıkmıştık.
Eve gelir gelmez odaya çıkıp kapıyı kilitlemiştim,Yiğit Ali ve Doruk'un gelip işime çomak sokmakarı istiyeceğim en son şey bile değildi.
Aynada son kez kendime bakıp odadan çıktım, benle beraber Ada da odasından çıkmıştı.Gözlerim onu bulduğu an nefes almayı unutmuş her şey soyutlanmıştı.

-Hazırsan çıkalım mı?

-Ha..zır...hazırım.

Güzelliği karşısında konuşmayı becermek bile mümkün değildi.

-Söylemeden edemeyeceğim, çok güzel olmuşsun.

Yanakları al al olmuştu.

-Şey, teşekkür ederim.Sen de çok şık olmuşsun.

-Yanına yakışmak istedim.

Daha da utanmış,gözleri ben hariç her yere değdirmişti,daha fazla kızarmasına gönlüm el vermemişti.

-Çıkalım o zaman.

-Gökmen aşağıda bizi bekliyordu.

Beraber aşağıya indik,adım seslerini duyan ev halkının bakışları bize dönmüştü.Yengemin gözlerindeki mutluluk ne kadar açıksa kuzenlerimin de gözlerindeki kıskançlık o kadar belliydi.
Kuzenleri olmam bu açıdan benim için iyiydi,diğer türlü ikisinin de elli yakamda olacaktı.
Yapılan iltifatlar sonrası hemen çıkmış restorana gelmiştik.
Yemeğimizi sipariş etmiş bir yandan yemek yerken bir yandan da birbirimizi tanımak için konuşuyorduk.

-Eee,neyi bilmek istersin?Sen sor ben de cevap vereyim.

-Hangi rengi seversin,hangi yemeği,en çok ne yapmayı,nereye gitmeyi...ve daha nicesi.

-Renklerden yeşili,yemeklerden içli köfteyi severim.Yapmayı sevdiğim şey ise Akın ile beraber yaptığım her şeyi,kahveden çok çayı,tuzlu şeylerden çok tatlı şeyleri, Galatasaray'ın maçına gitmeyi severim.
Sevmedikleri ne gelirsek;Sık boğaz edilmeyi,bilip bilmeden yapılan yorumları,tatlılardan baklavayı.
Sen?

-Hemen hemen zevklerimiz aynı.
Ben de yeşili,içli köfteyi,tatlıyı buna baklava da dahil,çayı ve Galatasaray'ı severim.

-Sevmediklerin?

-Emir kipiyle konuşulması,istenilmeyen yere kendini zorla çağırtmaya çalışılmasını...

-Tepkilerinden anladığım kadarıyla böyle biri var ve sen pek onu sevmiyorsun?

-Evet, anmayalım şunu çıkar gelir bir yerden kurtulamayız.

-Merak ettim aslında kim ki bu?arkadaşın da değil belli.

-Başka zaman anlatırım,şu anı onu anıp tadımızı kaçırmayalım.

-Peki, öyle olsun.

Gece bitene kadar bir birimiz hakkında çok şey öğrenmiştik,yani en azından ben öyle düşünüyorum.
Restorandan çıkıp arabaya binmiş konuşmamız arabada da devam etmişti,eve geldiğimizde Gökmen çoktan arabada uyuya kalmıştı.
Ada arabadan inmeden kendime hakim olamamış yine evlenme teklifi etmiştim.
Bana öyle bir bakmıştı ki eve girene dek susmuş tek kelime etmemiştim,ne var yani heyecanlanıp evlenme teklifi etmişsem.Ben mi dedim bu kadar güzel ol diye Allah Allah.

Eve girdikten sonra o kendi odasına ben ve Gökmen de benim odama geçmiştik, Gökmen 'i yatağa yatırmış kendimi de odadaki tekli koltuğa atmıştım.
Bugün ne kadar güzel geçtiyse yarın ve sonraki günler  benim için bir o kadarda kötü geçecekti, çünkü yarın eve dönecektik ve ben bundan sonra Ada'sız bir gün dahi geçirmek istemiyordum.
Uykumun gelmesiyle koltuktan kalkıp kalkıp Gökmen'in yanına uzandım.

SABAH HAVALİMANI

Eve dönmek için sabah erkenden uyanmış kahvaltımızı yapmıştık.
Şuanda da havalimanında Ada ile vedalaşıyorduk,Ali Ada'ya sarılmış bırakmıyordu.

-Ben seni çok özlerim ama ya,sen de gel bizimle.

-Ben de seni daha doğrusu sizi özleyeceğim ama gelemiyeceğimi sen de biliyorsun,hem görüntülü konuşuruz sürekli.
Hem en kısa sürede ben de izin alır gelirim yanınıza.

-Ali hadi ayrıl kızımdan da biz de sarılalım.

Hepimiz Yiğit derken Ada Ali diye diye bizim de ağzımıza alıştırmıştı,bir kadın konuşma arasında neden Ali diye sorduğumuzda H.Z Ali den dolayı Ali ismini çok sevdiğini söylemişti.

-Kendine dikkat et kızım olur mu,arayı açmadan sen de gel hem daha baban ile de tanışmadın.

-İnşallah en kısa sürede gelirim,ben de isterdim sizinle gelip babamla tanışmayı ama burayı da bırakamam.
Hem bu meseleyi anlatmam gereken bir babam da burada var.

Yengemle ayrıldıktan sonra Doruk'a sarılmış kulaktan kulağa konuşmuşlardı, Doruk'tan ayrılıp bu sefer de Gökmen'e sarıldı.Sanırım sarılmayacağı tek kişi bendim.
Bana döndü bu sefer,biz konuşurken yengem diğerlerini de çekiştirerek uzaklaştı.

- Sen de dikkat et kendine.

-Olur ederim,sen de dikkat et.Kendini fazla özletme.
Sen gelmezsen biz geliriz haberin olsun, Ali'yi biliyorsun ben demeden o bile teklif eder.

-Biliyorum,iki dakika ayrılıyorduk diye peşimi bırakmıyordu.Şimdi ne yapar Allah bilir.

Biz konuşurken uçağın kalkacağı anonsu duyuldu.

-Allah'a emanet ol.

-Sen de.

Son bir kez daha yüzüne bakmış yengemlerle beraber uçağa binmiştik.

KİMSİN SENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin